English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ S ] / Sol el

Sol el traduction Anglais

263 traduction parallèle
Sağ elim çantamın içinde, sol elim de bisiklette olacak. Hayır sağ el de bisiklette olmalı. Sol elimle çantamı tutup, sağ elimle mektubu çıkarırım.
If my right hand's on the satchel and my left hand's on the saddle, how can I steer?
Sol el.
Right hand.
Büyük kardeş sol el.
Old Brother Left Hand.
Diğer iki parmağa gerek yok ve sol el daima kucağınızda.
You don't use the other two fingers, and always the left hand in the lap.
Önce sol el, efendim.
Left hand first, sir.
Sol el değil, sağ el.
Not the left hand, the right hand.
Kalbe daha yakın olan sol el aşk hakkında çok şey anlatır.
The left hand, being closest to the heart, reveals much about love.
Sol el, 80.
Left hand, 80.
Sol el.
Left hand.
Sol el yazılı notaları çalarken sağ el notaya uyum ve uyumsuzluklar yaratır.
The left hand plays the notes written down... but the right hand catches consonances and dissonances to it.
Sol el!
Your left hand
Sonra sol el, sol ayak sağ el, sağ ayak.
Then the left hand, left foot right hand, right foot.
İki sol ellinin arasından, kısa bir sağ el şampiyonluğa uzanıyor.
Two left hooks and a short right buys a run on the champion.
Sol el ve sağ ayağının bir kısmında felç varmış. Nedendir bilinmez ama Olivier sağ el, sol ayak olarak oynamayı tercih etti. Ayrıca sağ yanak ve göz kapağında da sinir hasarı varmış.
There was some paralysis of the left hand and right foot Olivier chose to play the right hand and left foot, God knows why as well as nerve damage to the right cheek and eyelids.
Sol el barın üstünde.
Left hand on the barre.
Herşeyi sol el ile mi yaparsın?
You do everything left-handed?
İlk önce... sol el
First, the left hand
Evet, sol el saat 10'da, sağ el saat 2'de.
Let's see, left hand at 10 o'clock and right hand at 2 o'clock.
- Sol el çiğ, sağ el çak kafaya.
- Left hand raw, right hand smack him.
Parlat, sol el daire yapsın.
Wax off, left hand make circle.
Dar tahta, sol el.
Small board, left hand.
Nebraskalı bir çiftçi çocuğu, müthiş bir sol el hızı var.
A Nebraska farm boy, blazing left-handed speed.
Sol el yukarı, sağ el aşağı.
Left hand up, right hand down.
Şimdi, el yazısı hiç kuşkusuz sol elle yazılmış.
Now, the calligraphy is, without question, left-handed.
Sol el kullanan bir bahçıvansınız.
You're a left-handed gardener.
Sol el?
But left-handed?
Bir el, durmadan öbürüyle kavga eder. Sol el, karşısındakini güzelce patakladı, öyle gibi görünüyor.
One hand is always fighting the other hand, and the left hand is kicking much ass.
Piyanoda, "Sol El" Lacey.
Left Hand Lacey on the piano.
Sana soran oldu mu "Sol El"?
- Who asked you, Left Hand?
Yani demek istediğin, "Sol El" yine gecikti.
Even for Left Hand, who's late again?
Sol el, sağ el.
Left hand, right hand.
Sol el.
Lend a hand.
Sol el sağ eli desteklesin.
Left hand supports the right.
Sol el, hangi artılar ve hangi eksilerle doğduğunu gösterir.
The left is what you are born with.
Şimdi sol elimi, tetikteki parmağım olarak ele alalım ve sağ el benim kafanın üstüne vurmadan önce o tetiği çekemeyecek iyi bir şansın var...
Now let's pretend that my left hand... is that finger on the trigger... and my right hand's me... there's a good chance you can't pull that trigger before I knock you upside the head.
Mavi sol el.
Right hand red, left hand blue.
Japonya'da sol el kullanılmaz.
In Japan, no left hand.
Sıkı tut, sağ el, sol el, avuçlarını iyice bastır, tamam mı?
Dynamic tension, left hand, right hand, palms pressed together, okay?
Sol el efendim.
Left hand, sir.
Oh, çok iyi sol el.
Oh, very good left hand.
çok çok iyi sol el.
Very good left hand.
Sol el öbür yanda.
Left hand on the other side.
Sol tarafta büyük demokrasi ve halk aşığı El Libre bulunuyor.
On the left... you have that great lover of democracy and the people, El Libre.
- Sağ el ve sol bacağının.
- Right arm, left leg.
Özür dilerim, bir kez daha lütfen.
En el sol, por favor.
Gecenin Güneşi.
El Sol de la Noche.
"Dört yıl önce Arjantin'de sol bacağa kurşundan aksıyor, kara borsa, çift-amaçlı el bombaları, Burma, El Salvador, Nikaragua..."
"Limp from gunshot wound in left leg, four years in Argentina, black market, dual-purpose grenades, Burma, El Salvador, Nicaragua"...
Sol El.
Left Hand.
Sol El, buna cidden ihtiyacım var
Left Hand, I need this solid, man.
Sol el kırmızıya.
Left hand, red.
Ve bu iki el elbette ki biri sol gözünüz tarafından görülen diğeri de sağ gözünüz tarafından görülen elinizdir.
And these two hands, of course, are the one that's being seen by your left eye and the one that's being seen by your right eye.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]