Sorun olmaz mı traduction Anglais
1,140 traduction parallèle
Çocuğun beyninde bir sorun olmaz mı?
Won ´ t the kid get it right on the head?
Üst kat, sorun olmaz mı?
Upstairs, no problem?
Yani eğer sık sık buralarda olursa sorun olmaz mı?
So you guys don't mind if he's hanging around a lot?
Bu senin için sorun olmaz mı?
You feel comfortable with that?
Bu kadar yakınlaşmamız sorun olmaz mı?
WOULD YOU MIND NOT STANDING SO CLOSE?
Yani ben de kendi çukurumu kazsam senin için sorun olmaz mı?
Nuh-uh. So, I guess you wouldn't mind if I was to dig a hole of my own?
- Annen için sorun olmaz mı?
- Are you sure your mom's okay with this?
Hey, laboratuarda olmaman sorun olmaz mı?
is it okay for you not to be at the lab?
Eminim sorun olmaz.
I'm sure i'll be fine.
Ben çaresine bakarım, sorun olmaz.
I'll take care of it.
Umarım bu senin için sorun olmaz.
I hope that won't be a problem for you.
Umarım, nakit ödemem sorun olmaz.
I hope you don't mind if I pay you in cash.
Umarım sorun olmaz. Sorun değil.
That you do not mind?
Sorun olmaz efendim. Onlar sadece serseri takımı.
Well, they are slapjanussen.
Umarım sorun olmaz.
I hope you don't mind.
Vatandaş bizim yetki alanımızda. Sorun olmaz.
The Citizen has been ours from the start.
Cedric, canımı sıkıyorsun. İstersen inip otostop çekeyim, sorun olmaz yani.
cedric, you're bugging the shit out of me.IF you prefer, i get off now and hitch hike, not a problem for me.
Benim olduğum yerde sorun olmaz.
You will have no problems till I'm around!
Umarım sorun olmaz.
I hope that's okay.
- Sorun olmaz, güzel bir akşam yemeği yeriz.
- lt's no big deal, I'm making a great dinner.
- Sorun olmaz, daha var.
- No problem, I'm right in there.
Birbirimize yardım etmemiz sorun olmaz değil mi?
Is it OK if we help each other?
Sorun olmaz dediğimi biliyorum burada bir süreliğine yaşamanın yani, ama dürüst olmak gerekirse şimdi pek emin değilim.
I know that I said I was OK with... you staying here for a while, but... to be totally honest, I'm not really sure that I am.
Eğer ben, buraya bakarsam... eminim sizin için sorun olmaz!
I'm sure you don't mind if I, uh... took a look in here!
Umarım sorun olmaz.
Hope that won't cause trouble.
Umarım fazla hassas değilsinizdir. Sorun olmaz.
I hope you're not too squeamish about it.
Benim için sorun olmaz ben de yalnızım!
I don't only mind, I am desolate!
Umarım zamanımızı yükleme yaparak geçirirsek sorun olmaz.
I hope you don't mind if we take ourtime loading up.
Ama bu sorun olmaz. Ben Amerika'dan geldim. Çok yakışır.
But that shouldn't be a problem. I'm from America, we should fit right in!
Birkaç adımı atlarsak sorun olmaz.
If we skip a few steps, so be it.
Eğer beş saniyeden az sürmüşse, birisiyle öpüşen bir erkek benim için sorun olmaz.
I don't have a problem with the man I'm seeing kissing someone if he breaks it off within five seconds.
Umarım kanepede yatmak sorun olmaz.
Hope you don't mind the couch.
Sanırım bu sorun olmaz.
I guess that'd be okay.
Umarım sorun olmaz, oyunlarınızı bulduk.
Hope you don't mind, we raided your games.
O yüzden pazartesi günü için hiçbir program yapma ki sanırım bu senin için sorun olmaz.
So, make sure that you are clear on Monday... which I'm sure is not going to be a problem for you.
Hala Crixivan ( HIV ilacı ) kullanıyorum. Sorun olmaz değil mi?
I'M STILL ON THE CRIXIVAN, THAT'S NOT A PROBLEM?
Sanırım benimle dans etmesi için başkasını bulmam gerekiyor. Sorun olmaz.
I GUESS I'LL JUST HAVE TO FIND SOMEONE ELSE TO DANCE WITH.
Telefon hakkımı kullanabilirim. Bunu kıçımla yapmam sorun olmaz değil mi?
I'm allowed one phone call You don't mind if I make it with my ass?
Senin için sorun olmaz umarım.
I hope you don't mind.
Ona bir torun vermek için uğraştığımızı düşünürse sorun olmaz.
He ain't gonna have no problem with it if he thinks we're making a grandbaby.
Umarım sorun olmaz, bakıcım son anda gelemeyeceğini söyledi. Bu yüzden geç kaldım.
I hope you don't mind, my baby-sitter cancelled on me, at the last minute, so...
Sorun olmaz canım.
She'll be right there.
- Sorun olmaz, umarım?
You don't mind, I hope?
Sen de gelmek istersen, eminim Ria için sorun olmaz.
If you want come along I'm sure Ria won't mind
Masrafı paylaşalım lütfen. Hayır olmaz, sorun değil.
Let's split the repair costs no, why?
Umarım sorun olmaz.
I... I hope that's all right.
Hayır, yardım ederim, sorun olmaz.
I couldn't. - I'll help, no problem.
- Sadece, geceleri onu kilitli tutmayı unutma, tamam mı? - Sorun olmaz.
- Just keep him locked up at night, OK?
Umarım bu senin için sorun olmaz. Kafeden gelen yabancı.
I mean, I hope that's okay with you, stranger from the coffeehouse.
Hiçbir şeyi şansa bırakmayacaksın. Yoksa sana yarım saat nutuk çeker. Onun dediği gibi 2. bir mayo getirirsen, mayon hiç kimsenin aklına gelmeyecek bir havuz kazasında kopsa da sorun olmaz.
Never give her the opportunity to give you a thirty-minute lecture on how, if you'd brought the second bathing suit like she told you to, it wouldn't have mattered that the first one's strap broke in a freak poolslide incident
Umarım sorun olmaz ama yanımda birini getirdim.
I hope you don't mind, i, uh... brought along a friend.
sorun olmaz 185
sorun olmazsa 18
sorun olmaz değil mi 17
olmaz mı 346
michael 2337
michele 109
michèle 40
mina 105
mike 2004
miss 41
sorun olmazsa 18
sorun olmaz değil mi 17
olmaz mı 346
michael 2337
michele 109
michèle 40
mina 105
mike 2004
miss 41