Adımı biliyorsun traduction Espagnol
682 traduction parallèle
Yalakalık yapma. Adımı biliyorsun.
Déjate de tonterías, ya sabes cómo me llamo.
Bir sonraki adımı biliyorsun.
Sabe cuál es el próximo paso, ¿ verdad?
Demek adımı biliyorsun.
Entonces conoce mi nombre.
"Adımı biliyorsun, ama ben senin adını bilmiyorum."
Sabe mi nombre, pero yo no sé el suyo ".
Adımı biliyorsun?
¿ Sabes mi nombre?
- Adımı biliyorsun.
- Sabes mi nombre.
- Adımı biliyorsun. Ne istiyorsun?
Bueno, ¿ qué quiere?
- Adımı biliyorsun, baba.
Sabes mi nombre, papá.
- Adımı biliyorsun?
- Sabe cómo me llamo.
Adımı biliyorsun.
¿ Conoces mi nombre?
Adımı biliyorsun.
Sabes mi nombre.
Adımı biliyorsun...
Conoces mi nombre...
Adımı biliyorsun.
Sabe mi nombre.
- Adımı biliyorsun.
- Sabe mi nombre.
Adım Donald Duck. Adımı biliyorsun.
Ya sabe cómo me llamo.
- Adımı biliyorsun demek?
- ¿ Gconocéis mi nombre?
Merhaba. Adımı nereden biliyorsun?
Hola.
Adımın ne olduğunu biliyorsun.
Sabes como me llamo.
Adımı nerden biliyorsun?
Cómo sabe mi nombre?
Biliyorsun çene, göğüs dik ve en iyi adım.
- Vamos, ya sabes. Mentón arriba, pecho afuera y el mejor pie adelante.
Bir adım var, biliyorsun.
Tengo un nombre.
Şirket adına, Türk Donanması'yla uzun süre çalıştığımı biliyorsun.
Ta sabes cuántos meses llevava trabajando para la marina turca.
Adımı nereden biliyorsun?
¿ Cómo sabes mi nombre?
Benim adımı nereden biliyorsun?
¿ Cómo sabía mi nombre?
- Adımı nereden biliyorsun?
- ¿ Cómo sabe mi nombre?
Oğlum Joseph'in karısı, biliyorsun, daktilograf. Sokağa düşmenin bir adım uzağında.
La esposa de mi hijo Joseph, tú sabes, la que es dactilógrafa es casi una prostituta.
Adımı nerden biliyorsun?
¿ Cómo sabes mi nombre?
Adımı nereden biliyorsun?
¿ Cómo sabe mi nombre?
Adımı nereden biliyorsun?
- ¿ Cómo sabes mi nombre?
Adımı nereden biliyorsun?
¿ Cómo ha sabido mi nombre?
- Adımı nereden biliyorsun?
- ¿ Cómo sabes quién soy?
- Adımın Sarah olduğunu ne biliyorsun?
- ¿ Cómo sabes que me llamo Sarah? - Me lo dijiste.
Gerçek adımın Françoise olmadığını biliyorsun.
Usted sabe que mi verdadero nombre no es Françoise.
- Adımı nereden biliyorsun?
Un cigarrillo corriente, de los que causan cáncer.
- Adımı nereden biliyorsun?
- ¿ Cómo sabes mi nombre?
Adımı nereden biliyorsun?
- ¿ Cómo sabe mi nombre?
- Adımı nereden biliyorsun?
- Cómo sabe mi nombre?
- Nereden biliyorsun adımı?
- ¿ Cómo lo sabes? Wells nos lo dijo.
Tabi ya, çocuklarımın adını biliyorsun.
Oh, claro, sabe los nombres de mis hijos.
Adımı nasıl biliyorsun?
¿ Cómo sabes mi nombre?
Biliyorsun, Pedro adında bir arkadaşım vardı.
Yo tenía un amigo... Pedro.
Adımı nereden biliyorsun?
¿ Cómo lo ha sabido?
Bak şimdi evladım, neden söz ettiğimi adın kadar iyi biliyorsun.
Muchacho, sabe muy bien de lo que hablo.
Biliyorsun benim bir de adım var.
¿ Sabe que tengo un nombre de pila?
Tanrım. Kendim için bir şey istemediğimi biliyorsun. Krallığımın ve senin görkemli adının korunmasını istiyorum.
Padre Celestial, lo que pretendo no es por mí, como Tú sabes, sino por la salud futura de mi reino y la eterna gloria de Tu nombre.
Arkadaşının sadece adını mı biliyorsun?
¿ Ud. conoce a su amigo solo por Tex? .
- Adımı nereden biliyorsun kibar adam?
- ¿ Cómo sabe mi nombre, buen hombre?
- Gerçek adım.Nerden biliyorsun bunu?
Mi verdadero nombre. ¿ Cómo lo sabéis?
- Adımı nereden biliyorsun?
¿ Cómo sabes mi nombre?
Evet, artık biliyorsun. Benim adım Reinhold.
Bien, ahora lo sabes mi nombre es Reinhold.
- Biliyorsun adımı
- Usted sabe mi nombre.