Artık dayanamıyorum traduction Espagnol
953 traduction parallèle
Artık dayanamıyorum.
No puedo soportarlo más.
Pat, artık dayanamıyorum.
Pat, no aguanto más.
Artık dayanamıyorum!
No aguanto más.
Artık dayanamıyorum!
¡ No lo soporto!
Artık dayanamıyorum.
No lo puedo soportar.
Artık dayanamıyorum!
¡ No puedo soportarlo!
Artık dayanamıyorum.
No puedo soportar más.
Artık dayanamıyorum, dayanmayacağım da.
No lo aguanto y no lo aguantaré más.
Bu evde durmaya artık dayanamıyorum.
No soporto más estar en esta casa.
Artık dayanamıyorum.
Ya no lo aguanto más.
Artık dayanamıyorum.
Ya no lo soporto más.
Artık dayanamıyorum.
Ya no aguanto más.
Yeter! Artık dayanamıyorum.
Espere, ya no puedo más.
Buna artık dayanamıyorum!
- No puedo soportar esto por más tiempo.
Ama artık dayanamıyorum.
Y ya no puedo más.
Artık dayanamıyorum.
¡ No puedo más!
Artık dayanamıyorum.
No lo aguanto más.
Azap içinde olan insanların iniltilerini duymaya artık dayanamıyorum.
No puede oír mas los gemidos de personas en tormento
- Artık dayanamıyorum.
- Ya no aguanto.
- Dur, Guido. Artık dayanamıyorum!
Basta Guido, no tengo ganas de hablar más.
Artık dayanamıyorum!
Siento que no sé lo que hago.
Artık dayanamıyorum.
Ya no puedo más.
Artık dayanamıyorum. Dayanamıyorum.
Smi, no soporto más esta tortura.
Artık dayanamıyorum.
No aguanto más.
Alex, bu çok fazla. Artık dayanamıyorum.
Alex, es demasiado.
Ama artık dayanamıyorum ve bu yüzden gidiyorum.
Y ahora buenas noches, señores. La fiesta ha terminado
Artık dayanamıyorum.
- No lo puedo soportar.
Artık dayanamıyorum, Fante.
No lo soporto.
Ama kardeşimi tanırım... Buna artık dayanamıyorum.
No puedo más.
Buna artık dayanamıyorum!
No puedo más, no puedo más...
Artık dayanamıyorum!
¡ No me quedan fuerzas!
- Artık- - onlara dayanamıyorum.
- Ya no puedo lidiar con ellos.
Buna artık dayanamıyorum!
¡ Perdóname!
Usta aile yadigârı eşyalarınızın açık artırmada böyle satılıyor olmasını görmeye dayanamıyorum. Başka çaresi yok.
EION SOUND SYSTEM.
Bay Zhong, artık buna dayanamıyorum.
Señor Zhong, no quiero llevar esto más.
Buraya dayanamıyorum artık.
No aguanto más aquí.
- Dayanamıyorum artık!
- No puedo más. - ¿ Qué pasa?
Canım sevgilim Klara, artık daha fazla dayanamıyorum.
Mi querida, mi dulce Klara, no puedo soportarlo más.
Dayanamıyorum artık!
¡ Ya no soporto esto!
- Kaza değildi. Buna dayanamıyorum artık.
No fue un accidente.
Dayanamıyorum artık.
No puedo aguantarlo más.
Dayanamıyorum artık.
No puedo seguir...
Artık buna dayanamıyorum.
Ya no puedo más.
Dayanamıyorum artık!
¡ Traidor!
Onun titizlik huyuna dayanamıyorum artık.
No soporto su manía por el orden.
Artık dayanamıyorum.
Ahora se la clase de gente que son.
Artık dayanamıyorum.
Y se todas las veces que me has mentido.
Ölsem de kurtulsam, çünkü ölüm görmeye dayanamıyorum artık.
Déjame morir para no contemplar más la muerte.
Buna dayanamıyorum artık.
No puedo más
Monica, dayanamıyorum artık!
¡ No puedo soportarlo!
Artık senin görüntüne dayanamıyorum.
No soporto verte más.
dayanamıyorum 241
dayanamıyorum artık 51
artık 611
artık yeter 112
artık değil 377
artık biliyorum 66
artık bitti 204
artık bilmiyorum 31
artık istemiyorum 47
artık yok 173
dayanamıyorum artık 51
artık 611
artık yeter 112
artık değil 377
artık biliyorum 66
artık bitti 204
artık bilmiyorum 31
artık istemiyorum 47
artık yok 173
artık özgürsün 32
artık çok geç 412
artık var 39
artık her şey bitti 29
artık korkmuyorum 38
artık gidebiliriz 26
artık senin 35
artık güvendesin 54
artık önemi yok 34
artık gidebilir miyim 65
artık çok geç 412
artık var 39
artık her şey bitti 29
artık korkmuyorum 38
artık gidebiliriz 26
artık senin 35
artık güvendesin 54
artık önemi yok 34
artık gidebilir miyim 65