Buraya geliyorlar traduction Espagnol
568 traduction parallèle
Şşşt, buraya geliyorlar.
Silencio, ya vienen.
- Neden buraya geliyorlar?
- ¿ Por qué vienen aquí?
Buraya geliyorlar.
Vienen hacia acá.
Buraya geliyorlar.
- ¡ Están aqui!
- Filmlerde oynamak için dünyanın dört bir yanından buraya geliyorlar.
Vienen de todas partes, buscando... -... entrar en las películas.
Buraya geliyorlar!
¡ Ya vienen!
İşaretler Kırmızı Ceketlerin kaleden ayrıldığını söylüyor.Buraya geliyorlar.
Señal decir que casacas rojas salieron del puesto. Estar en camino aquí.
Buraya geliyorlar.
Ya vienen.
Eğer nedenini bulamadıysan, anlaman için buraya geliyorlar.
Por si no lo entiende, se lo diré yo : vienen a por usted.
Bizim Herr Hitler'imiz sabah onların değerlerine tecavüz ediyor ama akşam olduğunda hepsi tekrar iyileşip elçilikteki akşam yemeği için buraya geliyorlar.
Nuestros Herr Hitler se olvidan de la moralidad por la mañana pero por la noche, la recuperan y estan aqui en la cena en la embajada.
Üsteğmen Smith ve Doktor White'ı bulmuşlar, buraya geliyorlar.
Han encontrado al teniente Smith y a Doc White. Vienen para aquí.
Üçüncü senelerinde kültür öğrenmek için buraya geliyorlar.
Vienen a hacer 3º y a culturizarse.
Üç-dört gündür buraya geliyorlar... koruma istiyorlar... fakat Allahın belası küçük bir korumaya sahipler.
Han estado llegando y se quedarán por tres o cuatro días, buscando protección, pero lo que tienen es una maldita pequeña protección.
Buraya geliyorlar.
Vienen para acá.
Buraya geliyorlar, Carney ile şerifin burada olup olmadığına bakacaklar ve ben senin dışarıya ön tarafa çıkmanı istiyorum.
¿ Sra. Benson? Sí. Me llamó Haggerty.
Günlerdir bu serseriler Batı'daki zorlu kasabalardan... -... buraya geliyorlar. - Evet baba.
Esos camorreros llevan días llegando de las ciudades duras del Oeste.
Buraya geliyorlar. Ne yapacağız?
Vienen hacia aquí. ¿ Qué hacemos?
Buraya geliyorlar.
Vienen hacia aquí.
- Diğer arkadaşları ellerinde ve buraya geliyorlar.
- Ya tiene a sus dos amigos, y ahora vienen hacia aquí.
Buraya geliyorlar.
- Brady, Io he matado. - ¿ Has matado a Brady?
Buraya geliyorlar çünkü güleceğini, komik olduğunu düşüneceğini biliyorlar.
Es tuya. Vienen aquí porque saben que te reirás.
Seninle konuşmağa buraya geliyorlar. Sharon, sen bu işe karışmamalısın.
Y que van a venir aquí para hablar contigo y Sharon, no debes involucrarte.
Günlerce arkanızda izinizi sürdüğünü düşündüğünüz askerler buraya geliyorlar.
Los soldados, a quienes creen lejos, ya están en camino y se dirigen hacia aquí.
- Sonra buraya geliyorlar.
- Seguro que vienen hacia aquí.
Numara yapma, buraya geliyorlar.
Están los dos aquí.
Seninle buluşmak üzere buraya geliyorlar.
Vienen a conocerte ahora mismo. ¿ Qué diantre les digo?
Zengin turistler bu nedenle buraya geliyorlar
Los turistas ricos vienen para eso.
John'un ailesiyle birlikte buraya geliyorlar.
Están de camino, con los padres de John.
Patron, buraya geliyorlar.
Jefe, lo ha traido aquí
At değiştirmek için buraya geliyorlar.
Querían 4 caballos para el cambio.
Ve şimdi de, Çarınızı kurtarmaya buraya geliyorlar.
¡ Y ahora vienen para acá a salvar a tu zar!
Onu öldürmek için buraya geliyorlar.
Van a venir a matarlo.
Geliyorlar. Buraya, sizi kurtarmaya.
Vienen a rescatarlos.
Buraya doğru geliyorlar!
Nos buscan.
- Buraya gelene kadar kapatmayalım. - Ama geliyorlar.
No sirve de nada apagarla hasta que lleguen.
Buraya Noel için geliyorlar. Ve arabayla geliyorlarmış.
Vienen en carreta, y los estamos esperando para Navidad.
Marslılar buraya doğru geliyorlar.
Los marcianos se aproximan.
Buraya mı geliyorlar?
¿ Vienen para acá?
Buraya geliyorlar.
Están subiendo.
Buraya geliyorlar Michal!
Wanda... ¡ Hola!
Hızla buraya doğru geliyorlar.
Ya os están pisando los talones.
- Buraya doğru geliyorlar!
- Bajaban de las colinas.
Buraya, benimle tanışmak için geliyorlar.
La realeza. Vienen a conocerme.
İnsanlar oraya buraya gidip geliyorlar.
La gente va arriba y abajo.
İnsanlar buraya konuşmaya geliyorlar görmeye ve görülmeye değil.
Las personas vienen aquí para hablar, no para ver y ser visto.
O zaman buraya doğru geliyorlar!
Entonces ellos están en su camino hacia aquí!
Bu izler yabancının Cocatlan'da atını terk ettiği kuru vadide bulduklarımızın aynısı. Buraya kadar geliyorlar. Sadece daha belirginler.
Estas huellas son las mismas que encontramos... en el arroyo de Cocatlán... donde el gringo dejó su caballo... y nos trajeron hasta aquí... pero son más profundas.
Buraya doğru geliyorlar.
Te están buscando.
Buraya konsere vermeye falan mı geliyorlar?
¿ Teneis una compañia de opereta?
Her Şabat'ta, Sibirya'dan buraya bizi ziyarete geliyorlar sanki.
Vendrán a visitamos todos los sábados desde Siberia.
- Buraya doğru geliyorlar!
- ¡ Vienen hasta aquí!
geliyorlar 662
geliyorlar mı 19
buraya gel 5102
buraya 1484
buraya gelecek 17
buraya bak 279
buraya kadarmış 49
buraya gelir misin 63
buraya neden geldin 73
buraya geldin 19
geliyorlar mı 19
buraya gel 5102
buraya 1484
buraya gelecek 17
buraya bak 279
buraya kadarmış 49
buraya gelir misin 63
buraya neden geldin 73
buraya geldin 19
buraya kadar 304
buraya getir 71
buraya gelin 820
buraya gelsene 50
buraya koy 29
buraya gelebilir misin 28
buraya gelip 69
buraya geldim 45
buraya gelirken 28
buraya oturabilirsin 16
buraya getir 71
buraya gelin 820
buraya gelsene 50
buraya koy 29
buraya gelebilir misin 28
buraya gelip 69
buraya geldim 45
buraya gelirken 28
buraya oturabilirsin 16