Gayet basit traduction Espagnol
468 traduction parallèle
Gayet basit :
Colmillos.
Gayet basit, tatlım.
Es muy simple, querida.
İstersen açıklayabilirim, gayet basit.
Si quieres te lo explico, es sencillo.
Konu gayet basit, değil mi?
Es bastante sencillo, ¿ no?
- Patentim gayet basit.
- Mi patente es elemental...
Bu da benim teklifimi gayet basit yapıyor.
Eso simplifica mi propuesta :
Gayet basit Stella.
Es muy sencillo, Stella.
Gayet basit ve doğru bir düşünce ortaya attım ve bir dakika çeneni kapatırsan savunacağım.
He hecho una afirmación, verdadera además, la cual podría demostrar si te callaras un minuto.
Gayet basit.
Verá, es muy sencillo.
Gayet basit.
Muy sencillo.
Gayet basit... farklı.
¿ Cómo de diferente? Ya sabes diferente.
Senin için bile anlaması gayet basit olmalı.
Bueno, debería ser fácil de entender, incluso para ti.
Gayet basit.
Es muy simple.
Şimdi, sorun şu ki ölümünüzün detayları gayet basit olmalı.
Además, está el problema de que las circunstancias de su muerte deben ser simples.
Şimdi iyi dinle Yvonne, gayet basit.
Es muy sencillo :
Ama gayet basit.
Es muy simple.
Bence savunmam gayet basit.
Mi defensa es muy simple.
Ama İngilizler için gayet basit bir şey.
Pero para los británicos muy fácil.
- Test edilmedi. - Gayet basit.
No ha sido probado.
Gayet basit.
Es sencillo.
- Gayet basit, O'Hanlan.
- Es sencillo, O'Hanlan.
Ama bu gayet basit, ellerini kullan ve dizlerini okşa.
Pues eso es fácil. Ponle la mano en la rodilla.
İş gayet basit.
Es bastante simple.
Bana göre, seçim gayet basit.
Para mí, está muy claro.
Aslında o kadar da zor değil, gayet basit.
Pero si es sencillísimo.
Aslında gayet basit.
Es muy simple.
Gayet basit bir soru.
Es una pregunta sencilla.
Gayet basit.
Muy simple.
Gayet basit.
Es fácil.
Bu gayet basit bit şey.
Tiene suerte de que no haya sido peor.
Söylediğim şey gayet basit. Bu, izleyicilerinizin pek hoşuna gitmeyebilir.
Seré muy claro, aunque resulte desagradable... para sus espectadores.
- Gayet basit.
- Es simple.
Nedeni gayet basit, baba.
Qué típico.
Gayet basit.
Así de simple.
Gayet basit :
Es muy fácil.
Gayet basit.
Eso es sencillo.
Plan gayet basit.
Muy bien. El plan es sencillo.
- Sevgili Watson, kendi içinde gayet basit fakat bir öncekiyle ilişkili, birtakım sonuçlara ulaşmanın, ne kadar kolay olduğunu göreceksin.
Mi estimado Watson, no es realmente difícil construir una serie de inferencias, cada una dependiente de su predecesora y cada una simple de por sí.
Bunu konuşmuştuk, olay gayet basit.
Oye, lo hemos hablado y es muy sencillo.
Olay gayet basit.
Es muy simple.
Anlarsın, kendini şöyle mucit düşünce yapısına... sokman gerekir, ve sonrası gayet basit.
Tienes que entregarte a una especie... de pensamiento reflexivo, y luego es muy simple.
- Gayet basit.
- Eso es obvio.
- Gayet basit bir dosya.
- Es un caso clarísimo.
Gayet iyi demek çok basit kalir.
"Con holgura" es quedarse corto.
Gayet basit sevgili Bayan Eberli.
- Elemental, querida Srta. Averly. -
Olduğuna eminim. Gayet basit.
No lo dudo.
Aslında sorun gayet basit.
Es muy sencillo.
Gayet basit.
Es muy sencillo.
Ben basit bir adamım, ve kendi aramıza kavga tohumları ekmekte gayet başarılı olan.. .. De Vita gibi konuşmasını bilmem.
Yo soy un hombre simple, y no sé usar las palabras como las usa De Vita, que ha logrado crear desacuerdos en nuestro grupo.
Gayet açık söyledim : Her yer karanlık olacak ışıklar kapanınca o şeyleri kim aldıysa geri getirecek, bu kadar basit.
¡ Lo he dicho bastante claro : estará oscuro cuando las luces se apaguen, y quien sea que haya tomado las cosas las devolverá aquí y no será de otro modo!
O zaman yapacağın gayet basit, ilk önce aday seçilirsin,..
Muy fácil.
basit 264
basitçe 52
gayet iyi 353
gayet güzel 79
gayet iyiyim 119
gayet iyi biliyorsun 23
gayet iyiler 20
gayet iyi gidiyorsun 17
gayet iyi anlıyorum 19
gayet normal 21
basitçe 52
gayet iyi 353
gayet güzel 79
gayet iyiyim 119
gayet iyi biliyorsun 23
gayet iyiler 20
gayet iyi gidiyorsun 17
gayet iyi anlıyorum 19
gayet normal 21