English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ I ] / Izle bak

Izle bak traduction Espagnol

205 traduction parallèle
Bak Marcello, izle bak, ne var. Hatırladın mı?
Mira Marcello...
İşte, izle bak.
Aquí, aquí. Mira, mira.
Çocuk oyuncağı, izle bak.
Pan comido.
Hey, dostum, izle bak.
Oye, camarada, mira esto.
VA Linux Systems izle bak.
Pero vea los sistemas VA Linux.
Buna iyi bak. Sen de izle, yapabilecek misin görelim.
"Vamos, mira esto y ve si puedes hacerlo".
İzle bak.
Mira eso.
Geçen taksiyi izle, içinde kim var bak.
Sigan a ese taxique acaba de pasar y miren quién va dentro.
Gidiyorlar kızım, bak, izle.
¿ Has visto? Se marchan, mira.
İzle bak.
Observa esta actuación.
Evet, onu izle ve nereye gittiğine bak.
- ¿ Ahora? - Sí, quiero que veas a donde va.
İzle bak!
¡ Observa!
İzle bak.
Atento.
İzle bak. Her zamanki eşim değil ama göreceksin.
Ésta no es la pareja con que bailo, pero ya verás.
Bunu izle, T.J. Bakın burada neler var.
Mira esto, T.J. Veamos lo que tenemos aquí.
Bak izle.
- Mira... observa esto.
Bak dikkatle izle
- Mira... observa con cuidado.
İzle bak.
Mira esto.
Onu dışarı çağır, onun gözlerinin içine bak ve onun harap olmasını izle.
Que acaba de llamarlo a cabo, en su globo ocular mirada al globo ocular, y ver lo crumbIe.
- Rocky'nin nasıl havalanamadığına bak... - Şunu izle,
Mira eso,
Şimdi, izle bir bak. J.C. gider ve olaya el koyar.
JC va hacia el evento principal... cuenta regresiva.
- Bak. Şunu izle.
- Mirad quién está aquí.
Benden emir alıyor, izle de bak şimdi!
El recibe mis órdenes, así que cuidado, amigo.
Şuradaki daha da iyiymiş. Bak Henry, şunu izle.
Mira, Henry. ¡ Henry, mírala!
İzle. Gözlerime Bak!
Mírame a los ojos.
- İzle bak!
- Mira esto.
Sen de izlesen anlardın. İzle. Bak, gidiyor.
Si te quedaras mirándolo, aprenderías. ¡ Mira!
Bak, izle.
Aquí, mira.
İzle beni bak nasıl aralarına karışıyorum.
Mira como paso desapercibido.
Bu harika bir icat. İzle bak.
Es un invento fantástico.
Şimdi beni izle, ne yapıyorum bak, tamam mı?
Tú escucha lo que voy a hacer.
İzle bak.
Mira.
Bak, Nadya, dikkatlice izle.
Mira, Nadia, mira bien.
İzle bunu, Jordan'ın ne yaptığına bak!
Fíjate, ojo a lo que hace Jordan.
Bak! bunlarda izle öde var, işte bu o kutu.
Aquí puedes ordenar películas...
İzle bak.
Fíjate.
Bak izle!
¡ Nos vemos!
Bak, Teletubbies'i izle.
Mejor mira los Teletubbies.
Ne zaman, kendi ya da başka birisinin gözüne herhangi bir şey yaklaşsa kafayı yiyor. Bak izle.
Cuando algo se acerca a su ojo o al de otro ella se vuelve loca.
İşte bak, izle.
Eso es. Mírame.
İzle şimdi, aşağı bak.
Bueno. Mira hacia abajo.
İşte, beni izle. Ayaklarıma bak.
Sígueme, observa mis pies.
İzle bak.
Miralos.
Bi saniye.İzle bak Bunun için evde çalışıyorum.
Mira esto. Lo he practicado en casa.
- Şunu izle, bak.
Mira esto, mira.
İzle bak.
Observa esto.
Bak, beni iyi izle.
Mírame.
Kapıya bak, kapıyı izle.
Mira a la puerta. Mira la puerta.
Bak, bak, şunu izle.
Mira, mira, observa esto.
- Sadece izle. - Ne diyorum bak?
Aquí vamos.
İzle bak.
Mire esto.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]