Kaybediyoruz traduction Espagnol
1,949 traduction parallèle
4. bölgede güç kaybediyoruz.
Whoa, perdimos la energía en el sector 4.
- Callahan'ı kaybediyoruz, kaybettik onu.
- Perdí a Callahan, lo perdí
Zaman kaybediyoruz.
- Estamos perdiendo el tiempo.
- Bu ihtiyar bunakla vakit kaybediyoruz.
Estamos perdiendo nuestro tiempo con este viejo tonto.
- Seni kaybediyoruz, olan bu!
Te estamos perdiendo, eso es lo que está pasando.
- İrtifa kaybediyoruz.
- Estamos perdiendo altitud.
Zor bir savaş veriyoruz ve kaybediyoruz.
Esta es una batalla cuesta arriba y la estamos perdiendo.
Kızartma arabasını adamlarıyla birlikte kaybediyoruz.
Oh, perdimos las fritas.
Çok zaman kaybediyoruz.
Hemos perdido mucho tiempo.
Farkında mısın bilmiyorum ama, şu sıralar eşek yüküyle para kaybediyoruz.
Creí que estábamos perdiendo dinero a raudales.
Vakit kaybediyoruz.
Nos estamos quedando sin tiempo.
Vakit kaybediyoruz.
Perdemos el tiempo.
Kahretsin, kaybediyoruz!
Maldita sea, estamos perdiendo
Kıvılcımımızı kaybediyoruz.
Estamos perdiendo la chispa.
İnsanlarımızı kaybediyoruz. Acıyla farkında olduğumuz bir gerçeklik.
Perdemos gente, hecho del que todos somos dolorosamente conscientes
Haydi. Onu kaybediyoruz.
Lo estamos perdiendo
Onu kaybediyoruz.
Lo estamos perdiendo.
İrtifa kaybediyoruz!
¡ CTU, nos derribaron!
Onu kaybediyoruz!
Lo estamos perdiendo.
Çok fazla kan kaybediyoruz. Kelepçeyi tak.
Estamos perdiendo mucha sangre.
- Çünkü kaybediyoruz.
Porque estamos perdiendo.
Oldu, yani kazanıyor olduğumuz için aslında kaybediyoruz.
Bien, ¿ o sea que porque estamos ganando, en realidad vamos a perder?
Çok büyük miktarda güç kaybediyoruz.
Estamos perdiendo cantidades enormes de energía.
Boşa harcadığım her saniye daha fazla güç kaybediyoruz.
Cada segundo que pierdo, estamos perdiendo más energía.
Onu kaybediyoruz.
La estamos perdiendo.
O adamları kaybediyoruz!
¡ Estamos perdiendo a estos hombres!
- John, onu kaybediyoruz.
- John, la estamos perdiendo.
Onu kaybediyoruz.
Estamos perdiéndola.
Yetki alanını ve kimin yetkili olduğunu tartışarak vakit kaybediyoruz.
Sé que perdemos el tiempo discutiendo sobre la jurisdicción o discutiendo a quién le corresponde qué cosa.
Onu kaybediyoruz!
¡ Está colapsando!
Biz sadece zaman kaybediyoruz, sonu bu.
Ya casi no hay tiempo para cambiar nada.
Hayatımızdaki bütün güzel şeyleri, trajik bir biçimde kaybediyoruz.
Tarde o temprano, todo lo bueno en la vida se desmorona.
Boşuna zaman kaybediyoruz, Çavuş.
Terminas con un plato vacío y un tenedor congelado. Así es como termina.
Güneş ışığını kaybediyoruz!
Estamos perdiendo la luz!
Aslan, savaşı kaybediyoruz.
Aslan, estamos perdiendo la batalla.
Sponsorlarımızı kaybediyoruz.
No importa lo duro que trabaje, los patrocinadores huirán.
Kaybediyoruz.
Oh, está bajando. Sí.
Boşuna zaman kaybediyoruz.
Sólo estamos perdiendo el tiempo.
ABC, 3 hatta. Popüleri kazanıyoruz, seçiciyi kaybediyoruz.
ABC en tres... gana el electoral, pierde el popular.
Vakit kaybediyoruz.
A esta hora ya estarán cerca.
Kaybediyoruz.
Aprieta ese botón de alerta.
Wichita'yı kaybediyoruz.
Oye, perdemos Wichita.
Wichita'yı kaybediyoruz...
Oye, perdemos Wichita...
Teklif 6'yı % 60'la kaybediyoruz ve siz orada ayaklanmayı kutluyorsunuz.
Perdemos la Propuesta por un 60 %, y estás ahí festejando los disturbios.
San Francisco'da kaybediyoruz. Hazır mısın?
Perdemos San Francisco. ¿ Listos?
Şimdi beni onlardan uzaklaştırıyorsun ; arkadaşlarımızı kaybediyoruz ve bu hiç hoşuma gitmiyor.
Y ahora me estás llevando lejos de ellos y estamos perdiendo a nuestros amigos y no me gusta eso.
Onu kaybediyoruz!
¡ Esperen!
Lex'i kaybediyoruz.
Lex está empeorando.
Kasabayı kaybediyoruz.
Estamos perdiendo esta ciudad.
Tekrar ediyorum, irtifa kaybediyoruz!
Repito, nos derribaron!
Savaşı kaybediyoruz.
Estamos perdiendo.
kaybettim 177
kaybettin 183
kaybettik 72
kaybetmek 19
kaybetti 30
kaybeden 20
kaybedeceksin 23
kaybedecek zaman yok 60
kaybettiniz 25
kaybedersem 24
kaybettin 183
kaybettik 72
kaybetmek 19
kaybetti 30
kaybeden 20
kaybedeceksin 23
kaybedecek zaman yok 60
kaybettiniz 25
kaybedersem 24