Ondan hoşlanıyorum traduction Espagnol
928 traduction parallèle
Ondan hoşlanıyorum.
Ella me gusta.
Ben de ondan hoşlanıyorum.
Yo también la aprecio.
Ondan hoşlanıyorum!
Me gusta.
- Maalesef ben de ondan hoşlanıyorum.
- Por desgracia, yo también lo quiero.
Ayrıca ilk gelişinde ona oyunlarını okumaya kalkma, olur mu? Çünkü ondan hoşlanıyorum.
Y mamá, por favor, no le leas ninguna de tus obras la primera vez que venga, porque me gusta.
Ondan hoşlanıyorum.
- A mi también me gusta.
- Ama ondan hoşlanıyorum.
- Pero a mí me gusta.
- Ondan hoşlanıyorum.
- Ese chico me gusta.
Ben ondan hoşlanıyorum.
No puedo decir que no me caiga bien.
Ondan hoşlanıyorum ama bazen beni istemediğini düşünüyorum ve bu beni çok yıpratıyor.
Yo le quiero pero, a veces parece que me rechaza.
Ben de ondan hoşlanıyorum.
También tengo debilidad por él.
Michael benimle evlenmek istiyor ve ben de ondan hoşlanıyorum.
Michael viene porque quiere casarse conmigo y me gusta.
Ondan hoşlanıyorum ama...
- Yo no tengo inconveniente.
Karım dahil 6 kadını alıp havaya at hangisi tavana yapışırsa, ondan hoşlanıyorum demektir.
Tome seis, incluyendo a mi esposa láncelas al aire. Me gusta la que se queda pegada del techo.
onunla sadece tesadüfen tanıştım, ama ondan hoşlanıyorum.
Sólo lo vi un par de veces, pero me gusta.
fakat aldırma. ondan hoşlanıyorum.
Pero no importa. Me gusta.
Daha şimdiden ondan hoşlanıyorum.
Ya empiezo a pasarla bien.
Ondan hoşlanıyorum.
- Qué? Me gusta.
- Ondan hoşlanıyorum ama çok genç.
Me gusta, pero es demasiado joven.
Oh, ondan hoşlanıyorum.
Me gusta.
Ondan hoşlanıyorum.
Estoy enamorada de él.
Ama ondan hoşlanıyorum.
- Pues me gusta.
Michelle çok hoş bir bayan, ve ondan hoşlanıyorum.
Pero Michelle es una muchacha maravillosa y sin duda me gusta. Supongo que...
Ne olursa olsun, ondan hoşlanıyorum.
De todas maneras, me gusta.
Ondan hoşlanıyorum, ama...
Y me cae bien, pero...
- Ondan hoşlanıyorum.
- ¿ Qué? - Me gusta de veras.
- Ondan hoşlanıyorum.
- ¿ Entonces cómo le digo?
- Ondan hoşlanıyorum.
- Me agrada.
- Çünkü ondan hoşlanıyorum.
- Porque me gusta. - ¿ Ah si?
Ama ben ondan hoşlanıyorum.
Me gusta.
Ondan çok hoşlanıyorum.
Yo mismo le aprecio mucho.
Ondan çok hoşlanıyorum.
Me agrada mucho.
Ondan çok hoşlanıyorum.
Me gusta mucho.
Sadece, ondan çok hoşlanıyorum.
Me simpatiza nada más.
Ondan hoşlanıyorum.
Él es comprensivo, pero... yo salí con otros hombres. Yo lo quiero, le estoy agradecida.
- Ondan sahiden hoşlanıyorum ama...
Me gusta, pero...
Ayrıca ondan hoşlanıyorum da.
Además, me gusta.
Bu Hint tarzı selamlamayı her görmemde ondan daha da çok hoşlanıyorum.
Cada vez que lo veo me gusta más ese saludo indio.
Ondan çok hoşlanıyorum.
La tengo en gran estima.
ondan hoşlanıyorum.
Me gusta.
Evet ondan ben de hoşlanıyorum Joey.
Sí, muy bien, Joey.
- Evet. Ondan çok hoşlanıyorum.
- Pues sí, me gusta mucho.
Yazık, ondan cidden hoşlanıyorum, ama şimdi muhtemelen beni asla görmek istemez.
Seguramente no querrá volver a verme.
Uygun mu bilmiyorum ama ondan hoşlanıyorum.
¿ Y tú qué crees?
Ondan çok hoşlanıyorum.
A mi me gusta mucho.
Ondan, hoşlanıyorum. - Ne?
- Yo... me gusta.
Ondan hala hoşlanıyorum ve dostluğumuzun bitmesini istemiyorum.
Sigo apreciándole mucho y no quiero perder nunca su amistad.
Ondan çok hoşlanıyorum, bizimle oynama.
Me agrada muchísimo, no juegues.
- Gittikçe ondan daha çok hoşlanıyorum.
- Estaba empezando a tomarle cariño.
Helen diyorduk ondan gerçekten çok hoşlanıyorum.
Respecto a Helen. Realmente me gusta mucho.
Ondan çok hoşlanıyorum.
Le quiero mucho.
hoşlanıyorum 43
ondan 152
ondan korkmuyorum 32
ondan sonra 224
ondan korkuyorum 25
ondan sonra da 27
ondan uzak dur 185
ondan nefret ediyorum 223
ondan bahsetmiyorum 20
ondan kurtuldum 19
ondan 152
ondan korkmuyorum 32
ondan sonra 224
ondan korkuyorum 25
ondan sonra da 27
ondan uzak dur 185
ondan nefret ediyorum 223
ondan bahsetmiyorum 20
ondan kurtuldum 19