Biliyor muydunuz traduction Français
1,480 traduction parallèle
Biliyor muydunuz, aslında bunların gay-övünç günleri de var.
A l'instar de la gay pride...
Bayan Pierce'ın sabıkasını biliyor muydunuz?
Mme Pearce a un casier judiciaire.
Kış mevsiminin her yıl bir önceki seneden daha geç yaşandığını biliyor muydunuz? olduğunu biliyor muydunuz? - Çok hoşuma gitti.
Vous avez remarqué que l'hiver est de plus en plus tardif?
"Odasına erkek getirdiğini biliyor muydunuz?"
Savez-vous qu'elle ramène des hommes dans sa chambre? "
Benim o küçük kız olduğumu biliyor muydunuz?
Vous saviez que c'était moi?
Benim için çalıştığını biliyor muydunuz?
Saviez-vous qu'il travaillait pour moi?
Peder, Emily'nin rahibi olarak ilmihal eğitim gördüğünü biliyor muydunuz?
Mon Père, vous étiez le curé d'Emily, saviez-vous qu'elle avait assidûment étudié le catéchisme?
Nola Rice'ın günlük tuttuğunu biliyor muydunuz?
Vous savez que Nola Rice tenait un journal?
Rasputin'in penisinde bir siğil olduğunu biliyor muydunuz?
Vous saviez que Raspoutine avait une verrue sur le pénis? - Quoi?
Bu testleri askerlerin icat ettiğini biliyor muydunuz?
Savez-vous que les tests de sélection furent inventés par les militaires?
Böyle olduğunu biliyor muydunuz?
Tu veux dire que vous saviez déjà que...?
Onun ezildiğini biliyor muydunuz?
Vous savez qu'il était maltraité?
Biliyor muydunuz?
Vous le saviez?
Ne kullandığını biliyor muydunuz?
Savez-vous ce qu'elle utilisait?
"Bunları biliyor muydunuz?" alıntısı için teşekkürler Zack bir, iki, dört, sıfır, iki, beş, bir, sıfır, iki, iki, bir.
C'est une anedocte amusante, Zack. Merci. Un, deux, quatre, zéro, deux, cinq, un, zéro, deux, deux, un.
Bay Lester, Karınızın bir ilişkisi olduğunu biliyor muydunuz?
Mr Lester... vous saviez qu'elle avait un amant?
Kocanızın böyle bir ilişkisi olduğunu biliyor muydunuz?
Vous ne saviez pas?
İyi, Peki bu ikisinin hep beraber çalıştıklarınıda biliyor muydunuz?
Vous saviez qu'ils travaillaient ensemble?
Bill'in Amy'yi taciz ettiğini biliyor muydunuz?
Saviez-vous que Bill abusait d'Amy?
Berelerin zaman içinde belirli bir sırayı izlediğini biliyor muydunuz?
Saviez-vous que les ecchymoses comportent plusieurs stades d'évolution?
Bir oğlunuz olduğunu biliyor muydunuz?
Vous saviez que vous aviez un fils?
- Ne o yok biliyor muydunuz?
Ah, ok. Comment saviez-vous qu'il pouvait faire ça?
Nereye gideceğini biliyor muydunuz?
Savez-vous avec qui?
Oğlunuzun sizi öldürmeyi planladığını biliyor muydunuz?
Saviez-vous que votre fils avait prévu de vous tuer?
Dövüşün ayarlanmış olduğunu biliyor muydunuz?
Saviez-vous que le combat était truqué?
Oğlunuzun ne kadar hasta olduğunu biliyor muydunuz?
Avez-vous conscience à quel point votre fils est malade?
Huysuz bir sarhoştu. Bayan Raleigh- - Onu dövüyordu, biliyor muydunuz?
Mais enfin, toute femme mariée à Eric Miller l'aurait été.
Gelinimin bir erkek arkadaşı olduğunu biliyor muydunuz?
Savez vous que ma belle-fille a un petit ami?
Gelinimin bir erkek arkadaşı olduğunu biliyor muydunuz?
Vous savez que ma belle-fille a un petit ami?
Burada bir oda olduğunu biliyor muydunuz?
Hé, vous saviez qu'il y avait une pièce ici?
Viper'ı da o yapmış, biliyor muydunuz?
Il a aussi fait la Viper, tu sais?
Bu evde hiç likör olmadığını biliyor muydunuz?
Vous savez qu'il n'y a pas une goutte d'alcool, ici?
Siz ikiniz bunu biliyor muydunuz?
Étiez-vous au courant?
Bunu biliyor muydunuz?
Vous étiez au courant?
Kocanızdan bahsetmişken, sizin için kayıp ilanı verdiğini biliyor muydunuz?
En parlant de votre mari, saviez-vous qu'il vous avait mise dans le fichier des personnes disparues?
Bu ufaklığın adı Latincede Danaus Plexippus, biliyor muydunuz? Başkalaşım geçirirken deri değiştiriyor.
Vous saviez que le nom latin de ce petit gars est Danaus plexippus, et qu'il s'extirpe réellement de sa propre peau pour se métamorphoser?
Oğlunuzun, Isabel'in aradığı intihar hattıyla aynı olan bir intihar hattında gönüllü olarak çalıştığını biliyor muydunuz?
Saviez vous que votre fils était bénévole à SOS suicide? Ce même numéro qu'Isabel avait l'habitude d'appeler?
Otopsi kelimesinin Yunanca'dan geldiğini ve anlamının bizzat görmek olduğunu biliyor muydunuz?
Savez-vous que le mot "autopsie" vient du Grec, signifiant "voir pour soi-même"?
Kampüste yedi tane gerilim yazarları internet atölyesi olduğunu biliyor muydunuz?
Tu savais qu'il y a 7 ateliers d'auteurs de polars en ligne au campus?
Düğün günümüzde beni aldattığını biliyor muydunuz?
Vous saviez qu'il m'a trompé le jour de notre mariage?
- Hamile olduğunuzu biliyor muydunuz?
- Vous saviez que vous étiez enceinte?
Esas kızınızın bir One Niner malı olduğunu biliyor muydunuz?
Tu sais que la fille est propriété des One-Niners?
Madam Rousseau'nun burada tam 40 yıldır Fransızca öğrettiğini biliyor muydunuz?
Savez-vous que Mme Merceaux enseigne le français depuis 40 ans?
Kardeşinizin, Aryan çetesine üye olduğunu biliyor muydunuz?
Vous saviez que votre frère était membre d'un gang d'Aryens?
- Siz bu konuda herhangi bir şey biliyor muydunuz?
- Vous ne saviez vraiment rien?
İsa olduğunu biliyor muydunuz?
Ce petit bébé Jésus est devenu... Jésus?
Doc'ın efsanevi bir yarış arabası olduğunu biliyor muydunuz?
Oh, mon Dieu! Les gars! Doc est un coureur célèbre.
Howard'ın ellerini on milyon dolara sigortalattığını biliyor muydunuz? - Dr.
- oui.
Biz kadın dikenler tükürür bu biliyor muydunuz?
Heu, espèce de métal dégoutant... chose!
Nasıl bu lanet yapmak biliyor muydunuz?
Oh, hey, qui êtes-vous... avez-vous la moindre idée de ce que vous faites?
- Carla'nın yakın zamana kadar bir... erkek arkadaşı olduğunu biliyor muydunuz?
Saviez-vous que récemment, Carla avait un petit ami?
biliyorum 15888
biliyorsun 4418
biliyormusun 262
biliyor musun 6673
biliyor 196
biliyorum tatlım 44
biliyorum ama 99
biliyorum canım 32
biliyorsunuz ki 33
biliyorum hayatım 20
biliyorsun 4418
biliyormusun 262
biliyor musun 6673
biliyor 196
biliyorum tatlım 44
biliyorum ama 99
biliyorum canım 32
biliyorsunuz ki 33
biliyorum hayatım 20