Ciddi traduction Français
33,117 traduction parallèle
Belli ki, iki ay önce karnından ciddi şekilde bıçaklanmış.
Il a reçu un sérieux coup de couteau à l'abdomen, il y a deux mois.
Keyfinizi kaçırmak istemem ama gemi doktoru olarak alkol tüketmemizin bu aracı güvenli şekilde yönetme becerimize ciddi şekilde zarar vereceğini söylemek zorundayım.
Ce n'est pas pour être rabat-joie, mais comme médecin naviguant, je dois te prévenir que la consommation d'alcool peut sérieusement altérer notre capacité à conduire ce bateau en toute sécurité.
Bu da ciddi beceri ister.
Ça demande des compétences.
Özel Kuvvetler ciddi bir darbe aldı.
Le SWAT a été durement touché.
Peki ama aramızda ciddi bir şey yoktu.
D'accord, mais toi et moi on n'est pas exclusifs.
Ciddi mi bu ya?
Sérieux?
Bu sefer durum ciddi, DNA'mı bulmuşlar.
- Ils ont mon ADN.
Ciddi bir şey mi?
- Rien de grave?
Bekle, ciddi ciddi bunların benim suçum olduğuna dair bir imada mı bulunuyorsun?
Attendez. Vous n'allez pas inventer une réalité dans laquelle tout est ma faute?
Ciddi misin?
Tu es sérieux?
Önceden çok ciddi ve titiz birisi için çalışırdım sürekli bana ne yapmam gerektiğini söyler dururdu.
J'ai travaillé pour un vrai maniaque... le genre de gars qui me disait quoi faire.
- Ciddi misin?
- Sérieusement?
Ciddi bir suçlama olan tecavüz bu planın bir parçası değildi. Chris de babasından korkuyordu.
Donc, est-ce de l'ordre du possible qu'un homme comme Roger Nelms tienne son fils de 16 ans à l'écart pour lui éviter de craquer et d'avouer ce qu'il avait fait?
Ciddi ciddi öldürecek.
Elle va littéralement me tuer.
Ciddi ciddi birine bunu yapabileceğimi düşünmüyorsun değil mi?
Vous ne croyez vraiment pas que je pourrais faire ça à quelqu'un?
Bu durum ciddi.
C'est sérieux.
Oahu'ya yol alan Cessna uçağındayım ve çok ama çok ciddi bir sorunum var.
Je suis dans un avion Cessna en route pour Oahu. Et j'ai un sérieux problème.
Millet, bir saniye ciddi olalım mı?
Les gars, je peux être honnête une seconde?
Ciddi mi?
Elle est sérieuse?
Ciddi misin?
Vous êtes sérieuse?
Bu ciddi hasta analizleri, sınamalar, başvurular gerek...
Cela demanderait une analyse exhaustive du patient, des audiences de sursis, des appels...
Penguin seçimi ciddi ciddi kazanacak gibi, inanabiliyor musun?
Vous y croyez, que le Pingouin puisse gagner?
Ciddi misin?
Sérieusement?
Şu an benimle ciddi ciddi röportaj yapmaya çalışmıyorsundur umarım?
Vous n'êtes pas sérieusement entrain de m'interviewer?
Ciddi misin ya?
Sérieusement?
Ciddi misin?
Vraiment?
Bruce! Ciddi misin?
Sérieusement.
- Ciddi olamazsın.
Vous n'êtes pas sérieux?
Ciddi misin?
Sérieux?
- Ciddi misin? Hâlâ "annem yaptı" olayında mıyız?
On est encore sur tout le truc, "ma mère a fait ça"?
Ciddi misin? O nasıl oluyor? Önüne gelen her cinayeti annene yıkmaya çalışıyorsun.
Vous n'arrêtez pas de mettre des meurtres sur le dos de votre mère.
- Lütfen ciddi olur musunuz?
S'il vous plaît prendre cela au sérieux?
- Belli ki kadının ciddi bir güven sorunu var.
Cette femme a clairement de sérieux problèmes de confiance en soi.
Ölü kızların dairesine taşınmamı mı öneriyorsun ciddi ciddi?
Tu suggères que je déménage? dans l'appartement d'une fille morte?
Hepimiz için bu işin ciddi sonuçları olacak, Lucifer.
Il y aura de réelles conséquences, Luci, pour nous tous.
Hadi bakalım. Ciddi misin?
Sérieux?
Anlamı ciddi ciddi "yağlı hayalar".
Littéralement "boules huileuses". C'est meilleur qu'il n'y parait, croyez-moi.
- Bir kere olsun ciddi davranabilir misin?
Les Dan sont dessus. Pouvez-vous être sérieux?
Bu adamın ciddi bir şiddet geçmişi var.
Ce type est sacrément violent.
- O zaman çok ciddi sorunların var, oğlum.
Alors tu as de vrais problèmes, mec.
Bu ciddi bir konu, dedektif.
C'est sérieux, Inspectrice.
Deride ciddi miktarda ezilme var, bıçak yumuşak dokunun yanı sıra kemiği de delmiş.
On a des bleus substantiels sur la peau, la lame n'a pas traversé que les tissus mous mais aussi les os.
Hayır, ciddi bir soru.
C'est une véritable question.
- Bence de. Çünkü konuşmak istediğim ciddi konular var, doktor.
- Parce que j'ai réellement des choses dont j'aimerais parler avec vous, Docteur.
Ciddi ciddi bir avuç tatlı çamur yüzünden beni şişleyecek misin?
Vous allez vraiment me frapper Sur un pot de matière visqueuse adoucie?
Laboratuvar çalışanıyla mı yatacaksın? Ciddi misin?
Vraiment?
- Biri ciddi ciddi mantarını patlatmış.
Quelqu'un a fait sauter le bouchon.
Ciddi ciddi kendi babasını öldürdüğünü düşünüyor olamazsınız.
Vous ne pouvez pas croire qu'il ait tué son propre père.
En azından, Paulie Şerif Departmanı ciddi, kritik hatalar yaptı.
Je pense qu'ils ont rapidement... certainement poussés par Roland Foulkes... conclu que Daniel était le tueur, et ont fait en sorte de le prouver.
Sen ciddi misin?
Tu es sérieux?
Sen ciddi misin?
Sérieusement?
ciddi misin 751
ciddiyim 1107
ciddi misin sen 46
ciddi mi 132
ciddiyim ben 26
ciddi değilsin 32
ciddi ol 66
ciddisin 16
ciddiydim 20
ciddi misiniz 112
ciddiyim 1107
ciddi misin sen 46
ciddi mi 132
ciddiyim ben 26
ciddi değilsin 32
ciddi ol 66
ciddisin 16
ciddiydim 20
ciddi misiniz 112