Ciddi değilsin traduction Français
227 traduction parallèle
Canım, neden böyle yapıyorsun bilmiyorum ama söylediklerinde ciddi değilsin. Olamazsın.
Chérie, je ne sais pas pourquoi tu dis ça, mais je sais que tu ne le penses pas.
Bunda ciddi değilsin.
Tu n'en penses pas un mot.
Ciddi değilsin, değil mi?
Sérieusement?
- Ciddi değilsin.
- Tu ne Ie penses pas.
- Ciddi değilsin, Webb.
Tu n'es pas sérieux, Webb.
Ciddi değilsin, Jeff.
Tu n'es pas sérieux!
Bu konuda ciddi değilsin.
Es-tu sérieuse?
Kovulduğum konusunda ciddi değilsin, değil mi?
Vous n'allez pas me chasser?
Ciddi değilsin herhalde Henry. Onu Baloya götürmeyi düşünüyor olamazsın.
Tu ne comptes pas sérieusement l'emmener a ce bal?
- Bence sen sözlerinde ciddi değilsin.
- Je crois que tu crois être sérieuse.
Onları mümkün olan en kısa sürede savaşa hazırlamanı istiyorum. - Ciddi değilsin?
Je veux qu'ils soient prêts à combattre dès que possible.
Söylediklerinde ciddi değilsin.
Tu ne penses pas ce que tu dis!
Herhâlde ciddi değilsin.
Vous ne pensez pas ça.
Ciddi değilsin
Vous plaisantez.
Ciddi değilsin ya?
Vous ne parlez pas sérieusement?
- Ciddi değilsin.
- Tu ne le penses pas.
- Ciddi değilsin. - Yakında bulunuyor.
- Tu dis n'importe quoi.
Çok naziksin ama ciddi değilsin.
C'est tres gentil Mais tu sais bien que tu ne penses pas ce que tu dis
- Ciddi değilsin, değil mi?
- Tu me charries.
- Ciddi değilsin.
- Stephanie. Moi c'est Lisa.
- Müzikte ciddi değilsin.
- Tu ne t'adonnes pas à la musique.
Ciddi değilsin, değil mi?
Tu n'es pas sérieuse, hein?
Ciddi değilsin herhalde.
Tu parles sérieusement?
- Ciddi değilsin, değil mi?
- Vous ne le pensez pas vraiment?
Ciddi değilsin.
Tu ne le penses pas.
- Ciddi değilsin, değil mi?
- Tu n'es pas sérieux?
- Tatlım, ciddi değilsin herhalde.
Vous ne parlez pas sérieusement.
Gitmek konusunda ciddi değilsin değil mi?
Tu n'es pas sérieux...
Ciddi değilsin.
Tu n'es pas sérieux.
Ciddi değilsin değil mi?
Tu ne parles pas sérieusement.
Sen ciddi değilsin, değil mi?
Vous plaisantez, c'est ça?
Ciddi değilsin.
- Je peux te parler?
Ciddi değilsin.
Ne dites pas ça.
Ciddi değilsin, değil mi?
C'est une blague?
Görüyor musun? Ustalık hakkında ciddi değilsin.
Tu n'as jamais pris le métier au sérieux.
Ciddi değilsin ya?
Tu n'es pas sérieux.
Şu dediklerine bir son ver, çünkü bunları söylerken ciddi değilsin.
Arrêtez ce que vous dites maintenant... parce que vous ne voulez pas dire ce que vous dites.
Onunla ciddi değilsin. - Sadece rol yapıyorsun belki de korkuyorsun.
Tu n'es pas sérieux avec elle.
- Ciddi değilsin.
- Tu n'es pas sérieuse.
- Ciddi değilsin.
Tu n'es pas sérieux.
- Ciddi değilsin sen.
- Tu n'es pas sérieuse.
Kelso, dostum. Akşam yemeğine gelmekte ciddi değilsin, değil mi?
Tu viens pas vraiment dîner, ce soir?
- Ciddi değilsin di mi?
- C'est pas sérieux, si?
Ciddi değilsin.
Vous plaisantez.
- Ciddi değilsin.
Enlève-la.
Jim, ciddi ol. Sen herhangi birisi değilsin.
Tu n'es pas n'importe qui.
Sen ciddi değilsin, Komiser.
Ce n'est pas vrai, inspecteur.
Farkında değilsin. Sorunumuz ciddi.
Tu ne te rends pas compte que c'est grave.
- Ciddi değilsin, değil mi?
Vous parlez sérieusement?
Ama şimdi biraz daha ciddi bir şeye doğru ilerliyor ama sen istiyor musun emin değilsin.
Il veut passer aux choses sérieuses et tu doutes de toi.
Sanırım bunun ne kadar ciddi olduğunun farkında değilsin.
Vous ne comprenez pas que c'est grave?
değilsin 303
değilsiniz 26
ciddi 72
ciddi misin 751
ciddiyim 1107
ciddi misin sen 46
ciddi mi 132
ciddiyim ben 26
ciddi ol 66
ciddisin 16
değilsiniz 26
ciddi 72
ciddi misin 751
ciddiyim 1107
ciddi misin sen 46
ciddi mi 132
ciddiyim ben 26
ciddi ol 66
ciddisin 16