English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ D ] / Dinleyin şimdi

Dinleyin şimdi traduction Français

653 traduction parallèle
Mahoney olacaktı, şimdi beni iyi dinleyin...
Le nom, c'est Mahoney et je vais vous dire...
Şimdi dinleyin.
Écoutez.
Şimdi beni iyi dinleyin dangalaklar.
Écoutez, bande de crétins.
Şimdi, şu mektubu dinleyin hele.
Écoutez cette lettre.
Şimdi beni dinleyin. Sizinle yalnız konuşmam gerekiyordu, yanında aileniz yokken.
Je devais vous parler seul.
Elbette herkes şimdi savaş için hiç uyarmadılar diyecek. Dinleyin.
Ils ont dit que cette fois ils déclencheraient les hostilités sans déclaration de guerre.
Şimdi dinleyin. Bu adama hiçbir şey söylemeyin.
Ne lui dites rien!
Şimdi, beni dinleyin. Bir yıl alsa da burada bekleyeceğim. Bana gerçeği söylemenizi bekliyorum.
Je mettrai le temps qu'il faudra, mais je tirerai ça au clair.
Siz de herkes gibi her sentini ödeyeceksiniz. Şimdi beni dinleyin.
Vous paierez jusqu'au dernier cent, comme tout le monde!
Asıl şimdi söyleyeceğimi bir dinleyin bakalım.
Attendez un peu.
- Şimdi dinleyin.
- Écoutez.
Yeni bir ayakçı arıyoruz. Şimdi iyi dinleyin. Eğitimli, sağlıklı, iyi bir ailesi olan ve huyu temiz birini istiyorum.
Nous cherchons un coursier, bonne education, bonne sante, bonne famille, bonnes manieres.
Şimdi şunu dinleyin.
Ecoutez bien!
- Dinleyin, şimdi olmaz.
- Pas maintenant.
Şimdi, dinleyin.
... coutez...
Hakkımda ne düşündüğün umurumda değil. Şimdi dinleyin.
Peu importe ce que vous pensez de moi.
Dinleyin, şimdi Yargıç Cullman'a gidiyorum, ama bana bir söz vermenizi istiyorum.
Je vais chez le juge Cullman. Mais promettez-moi une chose.
Şimdi öğütlerimi dinleyin.
Suivez mon conseil.
- Şimdi beni dinleyin beyler.
Vous marchez?
Şimdi söyleyeceklerimi iyi dinleyin, çocuklar.
Écoutez-moi bien, les enfants!
Şimdi dinleyin.
Ecoutez :
Şimdi, hepiniz beni dinleyin.
Ecoutez, on va rester ici trois ou quatre jours.
Şimdi çok dikkatle dinleyin.
Écoutez-moi bien.
Şimdi son kez olarak isimlerini dinleyin. Adları bir daha anılırsa öfkelenirler.
Écoutez une dernière fois leurs noms que personne ne devra plus prononcer.
Şimdi beni dinleyin.
Écoutez-moi :
Şimdi, siz ikiniz, beni dinleyin.
Ecoutez-moi, toutes les deux.
Eğer bir kez daha bürokrasi duvarına çarparsak yiyeceğim. Şimdi beni dinleyin...
Je le serai si nous continuions à perdre du temps avec la bureaucratie.
Şimdi, bayanlar ve baylar, dinleyin şimdi. Eminim, her şeyin dört dörtlük olmasını istiyorsunuzdur.
Le garçon d'honneur du marié, Edward Owens.
Dostlarım, şimdi beni çok dikkatli dinleyin.
Mes amis, il est impératif que vous écoutiez attentivement.
Öyle olsun, söyleyeceklerimi şimdi dinleyin, ikiniz de.
Bon, eh bien, vous entendrez tous les deux ce que j'ai à dire.
- Şimdi beni iyice dinleyin.
Ecoutez-moi, les gars.
Şimdi, dinleyin beni hepiniz dikkatlice dinleyin.
Écoutez-moi tous.
Ford. Alo, Bayan Laurel. Şimdi beni dikkatlice dinleyin.
Mlle Laurel, écoutez-moi attentivement.
Şimdi yürü hadi. - İkiniz de burayı dinleyin.
- Ecoutez-moi...
Dedi ki- - - Neyse. Şimdi, dikkatlice dinleyin Bayan Laurel.
Ecoutez-moi bien, Mlle Laurel.
Ama şimdi dinleyin,
A présent, écoutez-moi.
Şimdi dinleyin!
Maintenant écoutez!
- Şimdi beni dikkatlice dinleyin.
Ecoutez de toutes vos oreilles.
- Şimdi hepiniz beni dinleyin.
- Écoutez-moi tous.
Şimdi dinleyin.
Écoutez ça.
Şimdi beni dinleyin. Ben bitirince hikayemi onlara anlatabilirsiniz. Belki o zaman bana inanırlar.
Si vous racontez mon histoire, on vous croira.
Şimdi şunu dinleyin.
Votre attention.
Şimdi dikkatlice dinleyin.
Ecoutez-moi attentivement.
Pekala şimdi, dinleyin :
Ecoutez :
Şimdi beni dinleyin, Bayan Mims.
Écoutez-moi, Mme Mims.
Lütfen, Jake. - Şimdi, dinleyin, Bayan.
Bon, écoute ma belle.
Şimdi, dinleyin, Bayan.
Ecoutez-moi bien.
Şimdi beni dinleyin.
A présent, écoutez-moi.
Şimdi beni iyi dinleyin.
A présent, écoutez-moi bien.
Kaptanınız konuşuyor! Şimdi bunu dinleyin...
C'est le commandant qui vous parle.
Dinleyin şimdi..
aiguisez bien vos oreilles.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]