Düşündüğüm gibi traduction Français
845 traduction parallèle
" Ama sen benim düşündüğüm gibi olabilirsin...
Mais vous pouvez être celui auquel je pense...
Gitmiş... tıpkı düşündüğüm gibi.
Il est parti... comme je le pensais.
Tam düşündüğüm gibi.
Je m'en doutais.
Tam düşündüğüm gibi.
C'est ce que je pensais.
Tam da düşündüğüm gibi.
C'est ce que je pensais.
Şimdi "Benim düşündüğüm gibi düşün, yoksa kafana bombayı yersin." diyorlar.
Maintenant, c'est plutôt : "Pense comme moi, ou je t'estourbis!"
Düşündüğüm gibi.
Très bien
Tam da düşündüğüm gibi : Cirrhosis pectoris.
Sérosité pectorale.
Düşündüğüm gibi, 3 kilo zayıfsın.
C'est ce que je pensais.
Aynı düşündüğüm gibi. - Sen aşırı şekilde duygusallık ettin. - Neden?
Je m'en doutais... vous êtes le parfait sentimental!
Ve sanırım beni düşündüğüm gibi dışarı çıkarmak istemedin.
Vous ne vouliez pas sortir avec moi.
Tam da düşündüğüm gibi, bu belge mikrofilme alınarak küçültülmüş ve gizlenmesi mümkün hale getirilmiş.
C'est ce que je pensais. Le document a été mis sur microfilm pour pouvoir être dissimulé.
Tıpkı düşündüğüm gibi.
C'est bien ce que je pensais.
Tam düşündüğüm gibi.
- C'est ce que je pensais.
Tam düşündüğüm gibi, bunlar sahte.
C'est ce que je pensais, faux.
Tam düşündüğüm gibi.
C'était bien ça!
Düşündüğüm gibi, tam burada! Tanrım, Flint ne kurnaz adammış böyle.
Il nous indique la voie ça me fait froid dans le dos de penser que Flint
Haklıydın. O hiç de düşündüğüm gibi biri değil.
Ecoutez, c'est exactement comme vous l'avez dit.
Bir gün sahip olmayı düşündüğüm gibi bir yer.
Je rêve d'en être propriétaire.
Eğer başta düşündüğüm gibi onu içeri atsaydım sonu böyle olmayacaktı.
Rien ne serait arrivé si je m'étais occupé de lui.
Tam da düşündüğüm gibi.
C'est exactement ce que je crois.
Tam da düşündüğüm gibi.
C'est bien ça!
Tıpkı düşündüğüm gibi.
- Je me disais.
Düşündüğüm gibi.
Mort!
Düşündüğüm gibi, zeki bir adamsın.
Je te savais rusé...
Tam düşündüğüm gibi.
Tout comme je l'imaginais.
Düşündüğüm gibi.
Je m'en doutais.
Düşündüğüm gibi.
C'est bien ce que je pensais.
- Düşündüğüm gibi. - Haydi!
Je m'en doutais...
Bu tam düşündüğüm gibi.
C'est ce que je pensais.
Düşündüğüm gibi, her şeyi çabucak anlıyorsun.
Tu comprends vite... Je m'en doutais.
Düşündüğüm gibi.
J'en étais sûre!
Düşündüğüm gibi. 862, Bayan McGinty'nin pansiyonunun numarası.
Comme je pensais. 862 est le téléphone de la maison de Mme. McGinty.
Dediğiniz gibi. - Tam düşündüğüm gibi.
C'est comme vous avez dit.
Tam düşündüğüm gibi...
C'est ce que je pensais.
- İşte, tam düşündüğüm gibi.
- C'est bien ce que je pensais.
Fakat sonrasında, her şey düşündüğüm gibi ise bir dosta ihtiyacın olacak.
Mais ensuite, si les choses se passent comme prévu, vous aurez besoin d'un ami.
Şimdi ısındık ve karnımız doyacak, eğer ev sahibi düşündüğüm gibi biriyse keyifli bir akşam da geçireceğiz demektir.
A présent, nous allons dîner au chaud. Et si j'en crois mon intuition, nous allons bien nous amuser.
Ailesinde erkek çocuk olanlar el kaldırsın. Tam da düşündüğüm gibi!
Ceux qui ont des garçons, levez la main.
- Düşündüğüm gibi!
C'est ce que je pensais.
Senin istediğini düşündüğüm gibi değil, senin istediğin gibi.
Tu l'emportes!
Düşündüğüm gibi.
Je me suis jetée exprès dans les escaliers.
Evet, tam da düşündüğüm gibi.
J'avais raison.
- Tam düşündüğüm gibi.
Je m'en doutais.
Düşündüğüm gibi. İşte o polis.
Je m'en doutais.
Dönmesi düşündüğüm kadar sağlam olmadı gibi görünüyor.
Il ne semble pas aussi convaincu que je le pensais.
Benim gibi biri olduğunu düşündüğüm için sana güvendim.
J'ai été honnête avec vous, parce que je pensais que vous étiez comme moi.
- Kendimi bu yola girdiğimde yolumun açık ve dürüst çalışmanın mümkün olduğunu düşündüğüm zamanlardaki gibi mutlu hissediyorum.
- Je me sens rajeuni, comme si je débutais et que j'avais un avenir brillant et honnête devant moi.
Seni düşündüğüm zaman hep böyle düşünmek istiyorum. Hayatım boyunca hep senin gibi bir kadın istedim.
Et à chaque fois que j'y pense, c'est avec une fille comme toi que je m'imagine.
Tek düşündüğüm, benim gibi dadılık yapanlar.
C'est toutes les autres comme moi.
Biliyor musun, bu tam Paris için düşündüğüm şey bunun gibi küçük bir yer, kareli masa örtüleri kırmızı şarap.
J'avais rêvé Paris comme ça. Un bistrot de ce genre, nappe à carreaux, vin rouge...
gibi 298
gibi mi 48
gibi görünüyor 21
gibi şeyler 18
gibi bir şey 16
düşündüm 122
düşünüyorum 297
düşünüyorsun 44
düşün 451
düşünün 108
gibi mi 48
gibi görünüyor 21
gibi şeyler 18
gibi bir şey 16
düşündüm 122
düşünüyorum 297
düşünüyorsun 44
düşün 451
düşünün 108
düşünmüyorum 81
düşüneceğim 105
düşünceler 16
düşünmek 24
düşünmedim 36
düşünemiyorum 69
düşünceli 20
düşünürüm 38
düşünme 63
düşünüyor 23
düşüneceğim 105
düşünceler 16
düşünmek 24
düşünmedim 36
düşünemiyorum 69
düşünceli 20
düşünürüm 38
düşünme 63
düşünüyor 23
düşüneyim 58
düşünmem lazım 60
düşününce 41
düşünmeliyim 39
düşünüyorum ki 20
düşünüyordum 129
düşünüyor musun 27
düşünsene 342
düşünsenize 76
düşünüyorum da 210
düşünmem lazım 60
düşününce 41
düşünmeliyim 39
düşünüyorum ki 20
düşünüyordum 129
düşünüyor musun 27
düşünsene 342
düşünsenize 76
düşünüyorum da 210