English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ H ] / Haklisin

Haklisin traduction Français

216 traduction parallèle
Dogru, haklisin.
Oui, c'est vrai.
Haklisin.
Correct!
Belki de sen haklisin. Yeniden düsün.
Vous avez peut-être raison.
Sen haklisin uyku sifadir.
Le sommeil est réparateur, tu as raison.
Haklisin.
Tu as raison.
Haklisin Jake.
Tu as raison, Jake.
Istemekte haklisin.
Tu as raison de le vouloir.
Hangi tarafta olursan ol, hep sen haklisin.
D'un côté ou de l'autre, on a toujours raison.
- Sizi rahatsiz etmek istememistim, efendim. - Haklisin, etmemissin.
- Je voulais pas vous ennuyer avec ça, chef.
Sanirim haklisin.
Probable.
Haklisin.
Vous avez peut-être raison.
- Haklisin.
- C'est vrai.
Galiba haklisin.
Tu as sans doute raison.
Adamlarinin sadakati konusunda haklisin.
Ils le suivraient en enfer, tu as raison.
Ama bu benim gibilerle anlaºma yaptigin için... senin aldigin bir riskti. Haklisin Binbaºi.
C'est exact.
Haklisin, ihtiyaci var ama bunun farkinda degil.
Tu as raison, il a besoin de moi, seulement il ne le sait pas.
- Haklisin, özür dilerim.
Tu as raison, pardon.
Haklisin, degilsin.
Tu as raison. Tu ne l'es pas.
- Haklisin.
Bon.
- Evet, belki de haklisin.
- Oui, vous avez peut-être raison.
Sanirim haklisin.
Tu as raison.
Evet, galiba haklisin ama bunun artik önemi yok.
Vous avez sûrement raison mais c'est trop tard, maintenant.
Haklisin.
Vous avez raison.
- Bu sanki "Bu gun yemek yiyeceksin" gibi bir sey. - Evet haklisin...
C'est comme dire Vous mangerez, aujourd'hui.
- Once bizi bulmalilar. - Haklisin.
- Faudrait d'abord nous attraper.
Ksinlikle haklisin onu birakmaliyim onunla konusup soyle diyecegim...
Je devrais le quitter, lui dire :
Haklisin Biz disarida bekleyecegiz onu
Je comprends. Pas de problème, on va l'attendre dehors.
Hey, haklisin, Cindy. Belki polisi armaliyiz.
On devrait peut-être les appeler.
Hadi! - Haklisin, haklisin, haklisin.Evet, hadi!
T'as raison.
EVET, HAKLISIN.
Vous avez raison.
Hayir haklisin.
Non, t'as raison.
Haklisin, tum bati banliyosunu besliyor.
T'as raison, il fournit toute la banlieue ouest.
- Haklisin. Temiz damar içi tüp hazırlayın.
- Ouvrez des tubes d'IV stériles.
Tamam, haklisin, haklisin.
Tu as raison, tu as raison.
Bana bir "LANET OLSUN, HAKLISIN" demeyecek misin?
Donnez-moi un... Ouais!
"LANET OLSUN HAKLISIN!"
Ouais!
Haklisin, Wiggles.
Exact, Wiggles.
Sonunu görmememiz için provada bizi istemeyebilirsiniz. Haklisin!
Vous ne voulez sûrement pas que nous vous voyions répéter ou ça va gâcher le dénouement.
Unut onu. Önemli olan iç güzelliktir Sen haklisin.
Il devrait regarder profondément dans ton cœur...
Evet, haklisin.
Tu as raison! Et maintenant, qu'est-ce que je fais?
Tamam, haklisin, eger yemeklerini almazlarsa hepsi olecek...
Ils vont par mourir s'ils ratent un repas...
Oh, hayir, haklisin.
Oh, non, tu as raison.
- Kesinlikle haklisin.
nous laver les mains!
Evet, sanïrïm haklïsïn, Lucky.
Vous avez raison, Lucky.
- Belki de haklïsïn.
- Vous avez peut-être raison.
Haklisin allahin cezasi.
- C'est exact!
- Haklïsïn.
- En effet, Sam.
Haklisin.
Je suis fichu, vous avez raison.
Bence haklïsïn, Nell.
Tu as tout compris, Nell.
- Haklîsîn.
- Tu as raison.
Haklisin.
T'as raison.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]