English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ H ] / Haklısınız

Haklısınız traduction Français

3,753 traduction parallèle
Çok haklısınız hanımefendi.
Vous avez tout à fait raison, madame.
Evet, Dr. Cruz haklısınız.
Dr Cruz, vous avez raison.
Sanırım haklısınız.
T'as sûrement raison.
Haklısınız.
Vous avez raison.
Ama haklısınız. Adam garip davranıyordu.
Mais c'est vrai qu'il était bizarre.
Haklısınız ; ancak iyi şartların masrafı çok olur.
Oui, mais ça peut coûter cher.
Bayan Parsons... siz haklısınız.
Mlle Parsons...
- Haklısınız... Ben de gördüm. Ama biraz aklı başında davranmamız gerekiyor.
C'est exact, mais restons rationnels.
İkiniz de haklısınız ve sen biraz tuhafsın.
Vous avez toutes les deux raisons, et vous êtes putain de bizarre.
Haklısınız komiser yardımcısı.
Vous avez raison, Sergent.
O kural konusunda haklısınız.
Les règles, c'est bien mais...
Haklısınız, efendim.
Vous aviez raison, monsieur.
Evet, haklısınız.
Vous avez raison :
Haklısınız, Mario'nun ameliyat edilmesi gerek.
Vous aviez raison : il faut opérer Mario.
Haklısınız, o sonuncuyu oluşur?
Tu as inventé celui-là, non?
- Haklısınız, gösteriyi gördün?
- Vous avez vu le show, non?
- Haklısınız, olmayacak.
- Tu as raison.
Haklısınız.
Très juste.
Haklısınız.
Tu as raison.
Haklısınız, haklısınız.
Tu as raison, tu as raison.
Evet, haklısınız.
Oh, oui, vous aviez raison.
- Bu gece dinlenin, yarın bakarız. - Sanırım haklısınız.
Après une bonne nuit de sommeil, vous irez bien.
Haklısınız.
Très bien.
Söyleyin şimdi niye Koruba'yı öldürmek istesin ki? Haklısınız. Eğer izin verirseniz müvekkilimi görmek isterim.
Pourquoi il aurait voulu blesser Koruba? je veux voir mon client.
- Haklısınız Muhafız.
- Oui, Gardien.
Bunun erkeklerin sahip olduğu niteliklerinden birisi olduğunu söylemekte haklısınız.
Il est vrai que leur nature pourrait avoir cette inclinaison barbare.
Kesinlikle haklısınız.
Vous avez tout à fait raison.
- Haklısınız.
Bien sûr.
Haklısınız.
Correct.
Haklısınız, kötü bir karar Eğer düşünce değil çünkü.
Tu as pris une mauvaise décision, oui, parce que tu n'as pas réfléchi.
Haklısın, pratik yapmamız gerekiyor.
On a besoin d'entraînement.
Haklısınız. Bunu yapabilirim.
Vous avez raison.
- Haklısın. - Artık ikiniz kesinlikle birlikte olamazsınız.
Maintenant vous deux ne pouvez définitivement pas coucher ensemble.
Kesinlikle haklısın, beni rahatsız ediyor.
Curtis, je suis un peu inquiète qu'il y ai peut-être un peu trop de pression sur vous.
Theissens, Duval'ı boynuzladığınızı öğrenmişse o halde bu gerçeği ortaya çıkarmakta haklı ki sen de onu öldürmekte haklısın.
Si Theissens a appris que vous cocufiez Duval, il avait toutes les raisons de révéler ces faits, ce qui vous donnait une raison de le tuer.
Haklısın, yapmalıyız.
Tu as raison, on devrait.
Haklısın anne. Evli değilim, hala yalnızım istediğin yine olmadı. Bay doğru büyük ihtimal yanlış yerden döndü.
pas mariée, toujours celibataire je ne peux pas le faire asses remarquer j'imagine qui Mr droit a du prendre un faux virage
Haklısınız.
OK.
Hayır, sen haklısın bunu yapamayız.
Non, vous avez raison. On ne peut pas faire ça.
Haklısın D, koca bir gün! Hadi bir dilim pizza alalım. Olur!
Eh bien Z est la dern... tu sais, je n'ai même pas envie d'expliquer la blague débile'un woaaah...
Hayır, haklısınız.
Non, vous aviez raison.
Haklısın nazik insanlar gibi korkunç birşey olabilir, Arkamızı kollayıp, koridorda gördüklerinde "merhaba" diyebilirler.
Oui, quelque chose de terrible, comme de gentilles personnes, qui pourrait nous chercher, ou dire, "Salut," dans le couloir quand ils te voient
Haklısın, tabii bulacağız.
Tu as raison. Bien sûr.
Bazen Batman'in peleririni çıkarmaya ihtiyacı oluyor. Haklısın ama akşam saat 5'e kadar oldukça sıkı çalışacağız.
En effet, mais on travaillera dur jusqu'à 17 h.
Haklısınız.
Je ne peux pas me l'enlever de la tête.
Çünkü haklısın, ve rahatsız edici bir durum bu.
Tu as raison. Et ça m'énerve.
Haklısın, sayıları birleştir oyunundan oynayacağız.
Oh, non. On fait une peinture par numéros.
Haklısınız Majesteleri.
Oui.
Ve ayrıca Regina ne yapmış olursa olsun bu yaptığınızı haklı çıkarmaz.
Et parce que peu importe ce que Regina a fait, ça ne justifie pas ceci.
Bu iki gün bittiğinde kafası kırık ailenle uğraşmaktan zevk aldığımız o anlara dönebiliriz. Tamam, haklısın.
Alors on peu tourner le dos au fun de passer chaque seconde à marchander avec ta folle de famille.
- Av silahı aradığımızı sanıyordum. - Bu konuda haklısın.
J'imagine qu'on cherche des armes de chasse?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]