English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ H ] / Hepsini değil

Hepsini değil traduction Français

608 traduction parallèle
Bu sözleri hatırlayabiliyor musun? Hayır, hayır, hepsini değil.
- Vous vous souvenez des mots?
Hepsini değil, almak üzere olduğumu.
Pas du tout seulement améliorer la gestion.
Hepsini değil.
Pas toutes.
- Hepsini değil. Kesinlikle değil.
- Pas tout, non.
Hepsini değil, hele baştan sona hiç.
Pas tous, et jamais complètement.
- Hepsini değil. Meydan telefonları çalışıyor.
- Pas les téléphones de campagne.
Hepsini değil, efendim. Sadece üsttekileri.
Juste pour ceux du haut, figurez-vous.
Hepsini değil, birini al.
Entre toutes, choisis l'unique.
Yaptıklarından bazılarını biliyorsun,... ama hepsini değil.
Vous savez ce qu'il faisait... Mais pas tout!
Hepsini değil bayan.
Oh, pas en entier, Missy.
- Hepsini değil.
- Tout n'est pas parti?
- Hepsini değil.
Pas toutes.
- Hepsini değil. Kodos koloni nüfusunu bölerek ayırdı.
Kodos a séparé les colons.
- Hepsini değil.
Non, pas qu'eux.
Hepsini değil. Biri kaçtı efendim, gerçi kaçmadan kılıçla yaraladım onu.
Non, l'un d'eux est seulement blessé, il m'a échappé.
Hepsini değil, Teğmen.
Pas tout, lieutenant.
Hepsini değil ama işimi görecek kadar yeterli.
Pas accablantes, mais suffisantes pour semer le doute.
Hepsini değil ama bir kısmını.
- Pour certains, mais pas pour tous.
- Hepsini değil. Anlayamadım, affedersiniz.
Pas du tout.
Hayır, hepsini değil.
Pas entièrement.
Hepsini değil. Birazını.
Juste un tout petit peu.
Endişe, sıcak ve heyecanın hepsini aynı anda yaşadın işte bu da hiç iyi değil.
Tu te fais du mauvais sang, tu as chaud et tu es énervé et ce n'est pas bon.
Hepsini planladın, öyle değil mi?
Tu as tout manigancé.
Sadece Sioux'ları değil, hepsini.
Qui les en blâmerait? Pas moi!
Bunların hepsini biliyorsunuz, değil mi?
Vous saviez tout ça n'est-ce pas?
Onların hepsini yok edeceğiz, değil mi?
On les aura tous, non?
Bütün yasaları senin yazdığını sandı. Sadece... İspanyol Kayası yasalarını değil, hepsini.
Il pensait que tu créais les lois... et pas seulement pour Spanish Bit.
Daha hepsini anlatmadım, değil mi?
Je vous ai tout dit? Non!
- Ama hepsini değil.
- Mais pas tout.
Ama hepsini değil.
Tous?
Bu sefer hepsini atlatmayı başardık, değil mi?
Nous les avons bien eu, cette fois!
zaten hepsini inkar ettin, değil mi?
Mais vous niez tout, non?
şüphesiz hepsini inkar ediyorum, çünkü hiç birisi doğru değil, bir kelimesi bile.
Bien sûr que je nie tout, parce que ce n'est pas vrai - Pas un mot.
Hepsini içtin bitirdin değil mi?
- T'as tout bu, hein?
Bilirsin hepsini vurmak, bunu hissetmek, kendini tanrı sanmak ölümün korkunç gücü ellerinde oluyor değil mi.
Tuer tout le temps... Tu as l'impression d'être... un dieu tout puissant?
- Bunların hepsini yemeyeceğiz değil mi?
On ne va pas manger tout ça!
Belgelerin hepsini imzaladım, değil mi?
J'ai signé tous vos papiers, non?
Hapishane hepsini alacak kadar büyük değil.
La prison est trop petite pour les contenir tous.
Diğerlerinin hepsini satabilirsin, ama bu kadını değil.
Tu peux vendre les autres, mais pas celle-ci.
Şimdi hepsini kaybettin değil mi, Willoughby?
Maintenant, il s'est calmé, pas vrai?
- Hepsini kontrol ediyoruz, değil mi?
- Vous avez enquêté?
Hepsini birlikte yakmak iyi değil.
Pourquoi tout brûler ensemble?
Hepsini bir kerede değil.
pas tout à la fois.
Hepsini kazayla yapmadın şimdi, öyle değil mi?
Tu ne crois pas que c'était accidentel?
Hepsini biliyorsun, değil mi?
Vous les connaissiez toutes, n'est-ce pas?
- Hepsini sattım. Aynen istediğin gibi, değil mi?
- Tout est vendu, comme prévu.
Mücevherlerin hepsini kendin için almak istiyorsun değil mi?
Tu les veux rien que pour toi ces bijoux, hein?
Olayın üzerinden 17 yıl geçmişken, Buna şimdi karar verilmesi mümkün değil. Kronstadt'daki ölümlerin sorumlusu ister ben olayım, ister olmayayım,... tarih ya hepsini aklayacak, ya da mahkûm edecektir.
On ne peut déterminer aujourd'hui, 17 ans après l'événement, si oui ou non les morts de Kronstadt dont je suis responsable étaient justifiés par l'Histoire ou pas.
Rico, o palyaçoların ne dediği umurumda değil. Adamların hepsini istiyorum... Bir dakika.
Je me fous de ce que ces charlots ont dit, je veux un homme à chaque... une minute.
Mucize solvent hepsini çekiyor buraya, değil mi?
Impossible de résister au produit Miracle!
- Hepsini sen alacaksın, öyle değil mi?
Vous touchez le paquet, hein?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]