English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ K ] / Kararımı verdim

Kararımı verdim traduction Français

2,135 traduction parallèle
Kararımı verdim.
Je marche.
Ben kararımı verdim. Şimdi yapmalıyım.
Mon esprit travaille, je transmet.
Kararımı verdim.
J'en suis. J'ai changé d'avis.
Sonra oğlumu gördüm ve kararımı verdim.
Je regarde mon garçon et... J'ai changé d'avis.
Ailem hep üniversiteye gitmemi istermiştir ben de kararımı verdim ve işte buradayım.
Mes parents ont toujours voulu que j'aille à la fac, donc je me suis faite à l'idée et me voilà.
Hayır, ben kararımı verdim, bitti.
Non, j'ai décidé que c'était terminé.
Endişelerini anlıyorum, Ethan, fakat kararımı verdim.
Je sais ce qui vous embête, Ethan, mais j'ai pris ma décision.
Kararımı verdim yapabileceğin hiçbir şey yok sadece bu gece bizim için dua edebilirsin.
Mon idée est faite. Tu ne peux rien y changer, mais tu peux prier pour nous ce soir.
Özür dilerim, ama kararımı verdim.
J'ai pris ma décision.
Kararımı verdim.
J'ai pris ma décision.
Kararımı verdim.
J'ai changé d'avis.
Ben de kararımı verdim.
Et maintenant, je sais.
Ve... Tamam mı, devam mı deme konusunda kararımı verdim.
Donc, à propos du "non-retour", j'ai pris ma décision.
Şahaneydiler ama dediğim gibi ben kararımı verdim.
Elles sont épatantes, mais je vous l'ai dit, j'ai déjà pris ma décision.
- Ben zaten kararımı verdim.
- Je me suis décidée.
Kararımı verdim ve sizinle oldum. Ve bu bir onurdur.
J'ai pris la décision de me joindre à vous.
Kararımı verdim.
- T'en es sûre?
Aldığım yüzüğün onun için yeterince iyi olmadığına karar verdim.
- Seigneur. J'ai décidé que ma bague n'était pas assez bien pour elle.
- Kararımı çoktan verdim.
- J'ai déjà pris ma décision.
İnandığım tek çareyi denemeye karar verdim.
" J'ai décidé de tester le seul remède auquel je crois encore.
Ama bu benim seçimim ve kararımı verdim.
C'est décidé.
Dostluk ve aile bağı hakkında epey düşündüm ve onlara, yollara verdiğim kadar değer veremediğime karar verdim. Bu yüzden, burada bir düzen kuracağım.
J'ai beaucoup réfléchi aux amis et à la famille et j'ai décidé que je ne pouvais pas m'occuper d'eux sur la route, alors je m'installe ici.
Sanırım kendimi karakterimden daha ayrıymış gibi hissetmek kararını verdim.
J'en suis arrivé au point où j'ai la sensation que je ne parviens plus à prendre de distance par rapport au personnage.
Çünkü tatlım, bu işi çözesiye kadar seni burada tutmaya karar verdim.
J'ai décidé de te garder ici jusqu'à ce qu'on trouve une solution.
Claire, kararımı verdim.
- Claire, fais-le.
- Kararımı verdim.
- J'ai pris ma décision.
Federallerle görüştüğümü Patty'ye söylemeye karar verdim.
Je lui ai dit que le FBI m'avait contactée.
İşte o zaman karar verdim. Kaçmayacaktım.
Et j'ai décidé que je ne fuirai plus.
Sana yardım etmeye karar verdim.
J'ai décidé de t'aider.
Sana gerçekten yardım etmeye karar verdim.
J'ai décidé de vraiment t'aider.
Çünkü her zaman, hayatımı mahveden feministleri yaratanlarına göndermeye karar verdim.
"Car j'ai décidé d'envoyer ad patres " les féministes qui m'ont toujours gâché la vie.
Yedi yıldır, yaşam bana keyif vermedi ve her şeyden bıkmış bir şekilde şu cadalozlara'dur'demeye karar verdim.
"Depuis 7 ans que la vie ne m'apporte plus de joie, " et étant totalement blasé, " j'ai décidé de mettre des bâtons dans les roues
Başardım ve bir süre denedim, ama sonunda bana göre olmadığına karar verdim ve buraya geri döndüm.
J'ai été accepté, j'ai essayé quelques jours, mais je ne suis pas fait pour ça. Alors j'ai décidé de revenir travailler ici.
Çok düşüncelisiniz ama ben kararımı çoktan verdim.
C'est très gentil, mais j'ai déjà pris ma décision.
File benzediğimi söylemiştin ben de kilo vermeye karar verdim.
Après que tu m'as traitée de pachyderme, j'ai décidé de perdre du poids.
Hayatımı sanat tarihine adamaya karar verdim.
J'ai décidé de me consacrer à l'histoire de l'art.
Muhtemelen bildiğiniz üzere, özellikle de halka ilişkiler uzmanımın e-postasının altıncı sayfasını okuduysanız, saçımı kesip bunu hayır kurumuna bağışlamaya karar verdim.
Comme vous devez le savoir, surtout en lisant la page 6 des emails de mon publiciste, j'ai décidé de me couper les cheveux pour une bonne oeuvre.
Onu yıkayıp, çaldığım Uzay Kampı'na temiz olarak geri götürmeye karar verdim.
Alors, je l'ai lavée pour la rendre aussi propre qu'avant de la voler.
Ve ben de günümü biraz rahatlayıp, insanlara sadece "karma listeli adam" olmadığımı göstermekle geçirmeye karar verdim.
Je décidais de prendre une journée de repos pour montrer que j'étais pas seulement "le type avec sa liste".
Bir hata yaptım, hata bile değil senin katılmadığın bir karar verdim.
Je fais une erreur, pas même une erreur, un choix qui vous déplaît.
Ama çok güzel bir tazminat aldım ve önemli bir karar verdim.
Mais j'ai eu une bonne prime de départ et j'ai pris une grande décision.
Birçok kez düşündükten ve harika kızkardeşiniz Kitty'nin de manevi desteğiyle, - Başkanlığa adaylığımı koymaya karar verdim.
Après de longues réflexions, et l'énorme soutien de votre incroyable soeur Kitty, j'ai décidé de me présenter pour être gouverneur.
Karım da dahil olmak üzere. Bu çok hoş ama şimdilik farklı araştırmalara odaklanmaya karar verdim.
C'est gentil, mais j'ai décidé de me concentrer sur d'autres projets.
Sakatlanmaya mı karar verdin? Ölmemeye karar verdim, Jeremy.
Vous préférez être mutilé?
Evet bugün lavman yaptıracaktım fakat bekleyebileceğine karar verdim.
J'étais censée avoir un lavement aujourd'hui, mais ça peut attendre.
Bir karar verdim. Yükünüzü hafifletmesi için bir hemşire tutacağım.
Donc... j'ai décidé d'engager une infirmière pour vous soulager de ce fardeau.
Uyandığımda babam kalkar kalkmaz ondan özür dilemeye karar verdim.
En me levant, je me suis dit que dès que mon père allait se réveiller, j'allais m'excuser.
"O gün" gelene kadar sadece ve sadece canımın istediği şeyleri yapmaya karar verdim.
J'ai toujours voulu faire ce que bon me semble, jusqu'à ce que ça m'arrive.
Kararımı çabucak ve kolaylıkla verdim.
Ma décision était précipitée, mais pas difficile.
Beni bu akşamki partisine davet etti, ve ben de gitmeye karar verdim.
Elle m'a invitée à une fête ce soir, et je vais y aller.
Bak, içmemeye karar verdim ve bu benim hakkım.
J'ai décidé de ne pas boire et c'est mon droit.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]