Ne yaptım traduction Français
25,169 traduction parallèle
Ne yaptım?
J'ai fait quoi?
Ne yaptım ben?
Qu'est ce que j'ai fait?
Şimdi de beni sevdiğim, hayatımı birlikte geçirmek istedğim kadına yönlendirdiniz. Ortalama bir davul efekti ve Savitar'ı Iris'e yönlendirmekten başka ne katkım oldu? Peki ben ne yaptım?
Vous m'avez conduit jusqu'à la femme que j'aime et avec qui je souhaite finir mes jours, et en remerciement, qu'ai-je fait?
Ben ne yaptım?
Qu'ai-je fait?
Ne yaptım ki ben?
Quel péché ai-je commis?
Peki ben ne yaptım?
Et qu'est-ce que je fais?
Ona ne yaptıklarını izlemek zorundayım.
Je vois ce qu'il lui font à elle. À ta mère.
Ben ne yaptığımı biliyorum.
Je sais ce que je fais.
Leyland Okuluna başka yıkım bunların kimler olduğu ve ne yaptıklarının açığa çıkarılması.
Encore plus de dégâts pour l'école Leyland... en dénonçant les gens pour ce qu'ils sont et ce qu'ils ont fait.
Her gün bana ne yaptılar bir fikrin var mı?
Ce qu'ils m'ont fait, jour et nuit?
- Benim yaptığım hiç...
Allez. - Je ne...
Ne yaptığımı bile bilmiyorum.
Je ne sais même pas ce que j'ai fait.
Onu yaptığında beynimde ne tetiklendiyse duygularımı kesip attı, değil mi?
Tu sais, peu importe ce qui a bugué dans ma tête quand il a fait ça... C'est ce qui m'a coupé de mes émotions, non?
Umarım ne yaptığını biliyorsundur.
J'espère que tu sais ce que tu fais.
Ellie, bizi takip etmek için dijital bir şey yapmadı ekmek kırıntılarımızı takip etti. ama büyük bir hata yaptı.
Ellie ne nous a laissé aucune miette digitale à suivre, mais elle a fait une grosse erreur.
Bu yaptığımız şey ne ki zaten?
On construit quoi, en fait?
Yaptığımız onca güzel şey ne olacak?
Et tout le bien qu'on a déjà fait, ça ne compte pas?
Mayfair bizi kütüphanede yakaladıktan sonra onunla ne bir fotoğraf ne de bir bilgi paylaşımı yaptım.
Après que Mayfair nous ait surpris, je n'ai plus rien partagé avec lui.
Ben yaptım.
Je ne suis pas.
Bana burada ne yaptığımızı söyleyecek misin?
Tu vas me dire ce qu'on fait ici?
Ne söylediysen yaptım.
J'ai suivi vos ordres.
Bunun duyulmaması için ne yaptığımı biliyor musun?
Sais-tu ce que j'ai dû faire pour garder cela secret?
Ne mi yaptım?
Ce que j'ai fait?
- Ne yaptığımı bilmiyorum.
Je ne sais pas ce que je fais.
- Ben ne yaptım?
- Qu'est-ce que j'ai fait?
Rick, biraz önce ne yaptığımı gördün mü?
Rick, t'as vu ce que je viens de faire?
Ne yaptıkları umurumda değil, cevabım hayır.
Je veux rien savoir, c'est non.
- Ne yaptığım hakkında en ufak fikrim yok.
- Je suis à la ramasse complet. - Ah bon?
Gel şuranın altına, ben de ne yaptığımızı göstereyim.
Viens là-dessous, je vais te montrer.
Aman Tanrım! Ne yaptın sen?
Mon dieu, qu'as-tu fait?
Bana ne yaptılar bir bilseydin, içime neler yaptıklarını, o zaman anlardın onu götürmem gerektiğini.
Si tu comprenais ce qu'ils m'ont fait, au plus profond de moi, tu comprendrais pourquoi je veux la ramener.
Yıldırım çarptığından beri neler yaptığımı biliyor musun? Bana verdiğin güçlerle ne kadar insana yardım ettiğimi neleri feda ettiğimi biliyor musun?
Tu ne sais rien de tout ce que j'ai fait depuis que j'ai été frappé par l'éclair, combien de personnes j'ai aidé avec le pouvoir que tu m'as donné... tout ce que j'ai sacrifié?
Tek yaptığın, çıtayı çok yükseğe çıkarmak oldu. Başarısız olmaktan başka şansım yoktu.
Tu avais placé la barre si haute que je ne pouvais qu'échouer.
Bu benim kampanyam ve ne yaptığımı biliyorum.
C'est ma campagne, je sais ce que je fais.
Ben yaptığım iş değilim.
Je ne suis pas mon boulot.
Ama bunu neden yaptığımı bilmiyorum.
Je ne sais même pas pourquoi je le fais.
Ben ne yaptığımı bilmiyordum.
Je savais pas dans quoi je m'engageais.
Geçmişte ne yaptığımız, nasıl hatırlanacağımız önemli değil.
Alors peu importe notre passé ou le souvenir qu'on laissera.
Tam olarak ne yaptığımı düşünüyorsun?
- De quoi m'accuses-tu?
Ne yaptığımı sordu.
"Tu fais quoi ici?"
- Ona ne yaptırdın bana?
Que m'avez-vous fait faire?
- Ne yaptın? - Bir şey yapmadım.
- Qu'avez-vous fait?
Ne yaptığımı biliyorum.
Je sais ce que je fais.
Cooper.... hiç aynada kendine bakamayacağın kadar lafını edemeyeceğin korkunç bir şey yaptın mı?
Cooper. Cooper, As-tu déjà fait quelque chose de tellement horrible que tu ne pouvais même plus te regarder dans un miroir?
Sanırım Justina'yla birlikte yaptığım iş hakkında çok da heyecanlı değiller.
Je crois qu'elles ne sont pas trop excitées à propos du travail que je fais avec Justina.
Bana ne yaptın Vaiz?
Vous m'avez fait quoi?
Of Tanrım, ne yaptın sen?
Qu'est-ce que t'as foutu?
- Neden ne yaptım?
- Pourquoi?
Ne yaptığımız umurumda değil.
- Je m'en fous.
Aman Tanrım. Ne yaptınız?
Seigneur, qu'avez-vous fait?
Sence Cat, aldatanların isimlerini açıklamamakla doğru olanı mı yaptı?
Tu penses que Cat a fait ce qu'il fallait en ne publiant pas la liste des tricheurs?
ne yaptım ben 178
ne yaptım ki ben 27
ne yaptım ki 124
ne yaptım biliyor musun 20
yaptım 350
yaptım bile 41
yaptım mı 24
ne yapıyorsun 7063
ne yapiyorsun 66
ne yapacaksın 1355
ne yaptım ki ben 27
ne yaptım ki 124
ne yaptım biliyor musun 20
yaptım 350
yaptım bile 41
yaptım mı 24
ne yapıyorsun 7063
ne yapiyorsun 66
ne yapacaksın 1355
ne yaptın 710
ne yapıyorsunuz 1080
ne yapıyorsun burda 17
ne yapıyorsun ya 16
ne yapmak istiyorsun 234
ne yani 731
ne yapacağız 1293
ne yapıyorsun orada 124
ne yapabilirim 379
ne yapayım 319
ne yapıyorsunuz 1080
ne yapıyorsun burda 17
ne yapıyorsun ya 16
ne yapmak istiyorsun 234
ne yani 731
ne yapacağız 1293
ne yapıyorsun orada 124
ne yapabilirim 379
ne yapayım 319