Sana bir şey aldım traduction Français
349 traduction parallèle
Sana bir şey aldım bu gece için.
Je vous ai acheté quelque chose. Pour ce soir.
Sana bir şey aldım ama yarın sabaha kadar alamazsın.
J'ai quelque chose pour toi, mais demain matin.
Sana bir şey aldım. Enerji verir.
Ça va te retaper!
Sana bir şey aldım.
J'ai quelque chose pour toi.
Sana bir şey aldım.
Je t'ai acheté quelque chose.
Sana bir şey aldım tatlım.
J'ai un cadeau pour vous.
Barbara, tatlım, sana bir şey aldım.
Barbara, mon ange, j'ai quelque chose pour toi.
Sana bir şey aldım.
C'est pour toi.
Jane, bu sabah... sana bir şey aldım.
- Jane, ce matin... j'ai acheté quelque chose pour toi.
Sana bir şey aldım.
Je t'ai acheté une veste.
- Sana bir şey aldım.
Quoi?
Sana bir şey aldım.
Je t'ai donné quelque chose...
Sana bir şey aldım.
Je t'ai apporté quelque chose.
Sana bir şey aldım.
J'ai quelque chose pour toi
- Sana bir şey aldım.
- J'ai quelque chose pour toi. - Quoi?
- Sana bir şey aldım.
- Je t'ai apporté quelque chose.
Sana bir şey aldım. Oro-Dent.
J'ai une brosse à dents Oro-Dent, pour toi.
Ve, Raymond, sana bir şey aldım.
Tiens, c'est pour toi.
Ben de sana bir şey aldım. Bekle bir saniye.
J'ai aussi quelque chose pour toi.
Sana bir şey aldım.
- J'ai quelque chose pour toi.
Sana bir şey aldım.
Ça me laisse libre de choisir. J'ai un truc pour toi.
Sana bir şey aldım. Bilirsin, şov için işte.
Je t'ai acheté quelque chose pour le concours.
Sana bir şey aldım.
Petit cadeau.
- Sana bir şey aldım.
Je t'ai apporté quelque chose.
Ama biliyor musun, bugün sana bir şey aldım.
Mais tu sais quoi? Je t'ai acheté quelque chose aujourd'hui.
- Sana bir şey aldım. - Ne?
J'ai une surprise pour toi.
Artık bir şey yapman için geç olduğuna göre sana söylesem de olur, kaybetmekten zevk aldığım tek dava bu.
Maintenant qu'il est trop tard... autant vous le dire : ça m'a fait plaisir de perdre ce procès.
Kızkardeş Blanche doğumgünün anısına sana küçük bir şey aldım.
Petite sœur blanche, mon cadeau d'anniversaire.
Tony, bütün ekip bir araya geldik. Hepimiz aramızda para topladık ve sana satın aldığımız şey... hiçbir şey.
Toute la troupe s'est réunie pour t'acheter... rien.
Sana küçük bir şey aldım.
J'ai un cadeau pour toi.
Ben daha güler yüzlü bir şey hayal etmiştim. Meleğim, sana birkaç resim satın aldım.
Ma céleste, je t'ai acheté des images avec le premier revenu d'appoint, pour que notre maison soit encore plus belle.
Hayır. Harley, ancak Bay Willowby'den o mektubu aldığım zaman ve sana Cheyenne gideceğimi söylediğimde, sen hiç bir şey söylemedin. Tek kelime bile.
Mais quand je t'ai parlé de la lettre de M. Willowby et que je t'ai dit que j'allais à Cheyenne, tu n'as pas dit un mot.
Sana bir şey diyeyim, eğer sizler de öyle ateş edebilseydiniz... bütün emniyet homoseksüel olsa aldırmazdım.
Je vais te dire, que tous nos gars soient des tantes, pourvu qu'ils tirent comme eux!
- Hiç sana bir şey satın aldı mı?
Il te faisait des cadeaux?
- Bir şey aldım sana.
- J'ai quelque chose pour toi.
Sana ve ailene küçük bir şey aldım.
J'ai amené un petit quelque chose pour toi et ta famille.
Sana bir şey aldım.
J'ai quelque chose pour vous.
Sana bir şey aldım.
Je t'ai ramené quelque chose.
Sana söyleyeceğim bir şey var. Bugün Gloria Pelizado'dan bir kart aldım.
J'ai reçu une carte de Gloria Pelizado.
- Sana aldığım küçük bir şey.
- C'est juste une babiole.
- Sana söylemem gereken bir şey var! - Bu mudur aldığım teşekkür?
J'ai quelque chose à te dire.
Onu seviyorum. - Sana bir şey aldım.
Je l'adore.
Sana harika bir şey aldım. Victoria's Secret'da buldum.
- Ça vient de chez Victoria's Secret.
Ben de sana bir şey aldım.
J'ai un truc pour toi, moi aussi.
Sana bir ofis bile aldım. Her şey hazır.
- Tu as même un bureau.
Şey, uzun zaman önce, Baba, sana bir doğumgünü hediyesi aldım.
Puisque je suis debout... J'ai ton cadeau d'anniversaire.
Birbirimize hediye almayacağımızı söylediğimi biliyorum fakat sana küçük bir şey aldım.
Je sais qu'on avait dit pas de cadeaux, mais j'en ai un pour toi. mais j'en ai un pour toi.
Ben de sana küçük bir şey aldım.
Moi aussi, j'en ai pour toi.
Bu yüzden sana yeni bir dijital Kamera aldım Bak Acayip bir şey!
Observe les indiens qui n'ont rien mais vie heureux!
Ve verdiğin sözü hatırlatmak için Sana mabetten bir şey aldım
Viens attaché ça sur ton cou.
Ne yani, bir şey istediğim için mi sana DVD aldığımı sanıyorsun?
Tu crois que je t'ai acheté ce DVD parce que je veux quelque chose?
sana bir şey sorabilir miyim 124
sana birşey sorabilir miyim 28
sana bir şey göstereceğim 128
sana bir şey söylemek istiyorum 85
sana bir şey vereceğim 40
sana bir şey söyleyeyim 221
sana bir soru sorabilir miyim 71
sana bir şey söyleyeceğim 168
sana birşey soracağım 16
sana bir şey göstermek istiyorum 135
sana birşey sorabilir miyim 28
sana bir şey göstereceğim 128
sana bir şey söylemek istiyorum 85
sana bir şey vereceğim 40
sana bir şey söyleyeyim 221
sana bir soru sorabilir miyim 71
sana bir şey söyleyeceğim 168
sana birşey soracağım 16
sana bir şey göstermek istiyorum 135