Tamam mi traduction Français
4,147 traduction parallèle
- iyi is çikarin, tamam mi?
Alors, faites du bon travail ce soir, - d'accord?
Beni burada bekle ve seni kaldigin otele falan birakayim, tamam mi?
Tu peux m'attendre, et je vais te reconduire à ton hôtel.
Sakin ol, tamam mi?
Calme-toi, d'accord?
Uslu dur, tamam mi?
Tu seras un gentil garçon. D'accord?
Tamam mi?
D'accord?
Senin agzina siçarim, tamam mi?
Je vais te botter le cul. Compris?
Sorun yok, Lisa. Gayet iyiydi. Ama daha fazla kendine guvenmelisin, tamam mi?
Ok Lisa, c'est super mais tu dois être plus confiante...
İlgi cekmek icin tum sempatini kullan, butun cocuklar burada, tamam mi?
Projette ton impertinence sur les garçons, d'accord?
Cirkin oldugu icin onunla dalga gecmelisiniz, tamam mi?
Vous devriez vous foutre d'elle parce qu'elle est moche, Ok?
Yuzune kizgin kurekle vurulmus gibi gorunuyor. İste bu yuzden o berbat, tamam mi?
On dirait que quelqu'un lui a aplati la tronche avec une pelle et c'est juste pour ça qu'elle est naze, Ok?
Hayir Wendy, Kim, her seyiyle mukemmel olabilir ama bir kadinin dis gorunusu her seyi demek degildir, tamam mi?
Ecoute, Wendy, Kim est peut-être un peu enrobée, mais l'apparence extérieure d'une femme n'est pas le plus important.
Bu dogru olabilir, Wendy, bir feminist ve kinci biri olmak arasinda cok ince bir cizgi vardir, tamam mi?
C'est sûrement vrai mais il n'y a qu'un pas, Wendy, entre être féministe et être haineuse, m'voyez?
Wendy, sana karsi sabirli olmaya calistim cunku her zaman iyi bir ogrenciydin, tamam mi?
Bon, Wendy. J'ai essayé d'être patient avec toi, parce que tu as toujours été une bonne élève, m'voyez?
Kiskanc olmakla ilgili bir sorunun var, Wendy, tamam mi?
Tu as un problème de jalousie, Wendy. M'voyez?
Tamam, aslinda ben de gercekten kiskanclik okuluyla konusmuyordum, Wendy, tamam mi?
Ok, bon, je ne suis pas vraiment au téléphone avec l'école des jaloux.
Tamam, 1 + 1 = 2. Ancak 1 + 1 = 2 dediğinizde önemli olan nedir? Sonuç mu, toplama işlemi mi, yoksa "1" mi?
C'est-à-dire que, bon, 1 + 1 = 2, ok, mais la question est de savoir si quand on dit 1 + 1 = 2, est-ce que l'important c'est le résultat, c'est l'addition, ou c'est le fait que c'était 1?
Öyle değil mi? Tamam, her neyse.
OK, peu importe.
Tamam, eğer dediğin doğruysa bu listedeki kişiler yüzükleri ve nerede saklandıklarını biliyor olmalılar. - Değil mi?
Si ce que tu dis est vrai, les gens sur cette liste sauraient pour les anneaux, et où ils ont été cachés.
- Tamam, bitti mi?
- D'accord, c'est bon?
Tamam. Nerede olduğunu veya ne yaptığını söylemedi mi?
Il n'a rien dit d'où il est ni ce qu'il fait?
Tamam. Dash ile bir araya gelmelerinden mi endişelisin?
Tu t'inquiètes pour elle et Dash?
- Tamam. Ru kostümümü giymem garip mi olur dersiniz?
C'est bizarre si je porte mon costume?
Bak, şimdi Kenny'i izlemiyorsun işte tamam mı? Öyle mi?
Voilà, elle est éteinte.
Bana bir çanta aldın diye bunu söyleyebileceğini mi sanıyorsun? Tamam, özür dilerim.
Tu pense que parce que tu m'as offert un sac à main, tu peux me dire ça?
- Tamam. Bizi Nathan'ın cep telefonundan buldun değil mi?
Tu as utilisé le portable de Nathan pour nous trouver, exact?
- Evet dostum. - Öyle mi? Tamam.
C'est la magie de l'édition.
Kathy, Brian, tamam. Sahi mi?
Vraiment?
Tamam, Axl gittiğinden beri fark ettin mi bilmiyorum, ama ben tamamen yeni bir insan olarak tekrar filizlendim.
Ok, depuis qu'Axl est parti, Je ne sais pas si t'as remarqué, mais je suis une sorte de nouvelle personne épanouie, et j'ai commencé à penser plus à ce que je veux, et je me demandais si -
- İyi mi? Tamam.
- C'est bon?
Tamam. Bu ismi hiç duymadınız, değil mi?
Vous n'avez pas encore entendu ce nom, hein?
Beni düşük bir ücrette mi tutmak istiyorsunuz, tamam.
Vous voulez que je me contente d'un montant fixe, très bien.
- Öyle mi? Bunu sıkmanı istiyorum, tamam mı?
Tu vas encore devoir la pincer.
Tamam onu hemen uyandırmanızı istiyorum. Uyandırabilirsiniz değil mi?
J'ai besoin que vous le réveilliez... maintenant.
Peki tamam. Bilmiyorum Onu öldürmedin değil mi.
Ou tu pourrais ne pas l'avoir tué.
Peki tamam. Bilmiyorum Onu öldürmedin değil mi.
Ou tu peux ne pas l'avoir tué.
- Tamam mi?
Oui.
Tamam, bitirdik mi?
OK, on a fini là ou...?
Tamam, burda senin gibi kadınlardan bahsediyoruz, değil mi?
Il y a un mot pour les femmes comme toi.
Tamam. Şarkıcı olan mı Pepper'ın köpeği mi?
La chanteuse ou le chien de Pepper?
Tamamı olabilir mi?
- Laissez moi y réfléchir.
Tamam, tamam iki kez yapmak sihir değil mi?
C'est pas magique si on le fait pas deux fois.
Tamam. İyi mi?
Il est bien?
- Tamam, bak burası cesedin bulunduğu yer değil mi? Şuranın üzerinde.
Alors, ici, c'est la zone où le corps a été trouvé, non?
Kendi kanından birine böyle mi diyeceksin, tamam.
Tu dis que ça t'appartient, très bien.
- Kirli mi? - Evet, kirli, tamam mı?
Oui, déloyal, OK?
Işgal bina tamam, onun tarzı değil mi?
Les bâtiments occupés ne sont pas son style.
- Öyle mi? Tamam, belki bize uğrayabilir bir ara.
Peut-être pourrait-elle venir un de ces jours?
Duvara sprey boyayla "Jay Cutler berbattır." yazarsam her şey tamam olacak, değil mi?
Je pourrais tout aussi bien taguer "Jay Cutler craint" sur le mur et compléter l'image, non?
İyi olduğunun söylenmesini mi istiyorsun? Tamam Mer.
Tu as besoin d'entendre dire que tu es douée?
Tamam, sen anaokulundayken tuzlu krakeri mi graham krakerini mi tercih ederdin?
Bien, quand tu étais au jardin d'enfants, biscuit salé ou biscuit salé complet?
Tamam. Jack iyi mi?
Jack va bien?
tamam mı 13610
tamam mıyız 25
tamam millet 88
tamam mısın 18
tamam mı tatlım 20
michael 2337
michele 109
michèle 40
mina 105
mike 2004
tamam mıyız 25
tamam millet 88
tamam mısın 18
tamam mı tatlım 20
michael 2337
michele 109
michèle 40
mina 105
mike 2004