Umurumda değil traduction Français
13,860 traduction parallèle
Umurumda değil, senin için ölmeyi göze alırım.
Je m'en fiche. Je mourrais pour toi.
Peki, hiç çıkamasak da umurumda değil.
Cool, je m'en fiche si on ne sort jamais.
Yardımın için minnettarım Patterson, ama dürüst olmalıyım ki şu anda Riddle'ın ne dediği ya da ne yaptığı umurumda değil.
J'apprécie ce que tu fais pour moi, Patterson, mais pour être honnête, actuellement, je m'en fiche de ce que Riddle dit ou fait. C'est compréhensible.
Ne düşündüğünüz umurumda değil.
Je me fous de ce que les gens pensent.
Bak Nahele, işlerin istediğin gibi gitmediğinin farkındayım ama... Mahkemenin ne düşünd... Yargıcın ne dediği umurumda değil.
Nahele, je sais que les choses ne se sont pas passées comme tu voulais, mais... je me fiche que... je me fiche de ce que le juge a dit.
Umurumda değil.
Je m'en fiche.
- Umurumda değil.
- Je m'en fiche.
Patterson ya da diğerleri umurumda değil.
Je me fiche de Patterson ou des autres.
Bir şeyler çeviriyorsunuz gibi ama umurumda değil.
J'en pense que vous cachez un truc, mais je m'en fiche.
Ama umurumda değil.
Mais je ne me soucie pas.
Tom Kocourek, Stevie'ye " Suçlu olup olmaman umurumda değil.
Tom Kocourek a dit à Stevie... PÈRE DE STEVEN... "Je m'en fiche que tu l'aies fait ou pas. Tu vas payer quand même."
Kimin ne dediği umurumda değil, Manitowoc için bu çok büyük para.
On peut dire ce qu'on veut, ça fait un paquet de fric pour le comté de Manitowoc.
Benden nefret etsinler, umurumda değil. Bir şekilde bir tezgâh kuruldu.
Ils peuvent me détester, mais je crois que c'était un coup monté.
Kim olduğu umurumda değil.
Je me fiche de qui l'a fait.
Nerede çalıştığın umurumda değil.
Ça m'est égal. Dégagez.
Umurumda değil.
Rien à foutre.
Kaça patlayacağı umurumda değil. Bana Altın Smokin lazım!
Peu importe le prix, je veux un Smok d'Or!
Neye inandığın umurumda değil.
Je me fous de ce que tu crois.
Bu şeyler umurumda değil, hayır.
- Non. Jamais à ce sujet.
Umurumda değil!
JE M'EN FICHE!
Ne istediğin umurumda değil!
Je me fiche de ce que tu veux!
Beni neden uyandırdığın umurumda değil!
Je m'en fiche pourquoi tu m'as réveillé!
- Umurumda değil, sen ölürsen ben de ölürüm.
Je m'en fous! Tu meurs, je meurs.
Kadın olman umurumda değil.
Je me fous que tu sois une femme.
Önemli değil. Umurumda değil.
Pas de problème, ça ne me fait rien.
Umurumda değil.
Ça m'est égal.
Otel çalışanıyla görüşmüşler. Kiminle görüştükleri umurumda değil.
- Ils ont parlé à un employé de l'hôtel.
- O hasta ve senin umurumda değil.
- Elle est malade, vous vous en fichez.
"Buyur sana hediye kartı aldım, çünkü ne sevdiğin umurumda değil, başım ağrısın istemiyorum."
"Je ne te connais pas, " je me fiche de toi et je ne veux pas d'ennuis. "
- Umurumda değil. - Ne?
- Je m'en fiche.
Sorunların umurumda değil.
J'en n'ai rien à foutre de tes problèmes.
Müteahhitin de mühendisin de ne dediği umurumda değil.
Je me fiche de ce que disent l'entrepreneur et l'ingénieur.
- Strateji falan umurumda değil, geberteceğim onu. - Beni dinle.
Je me fiche de la stratégie, je vais le tuer.
Bir dövüşçü olarak ne kadar yetenekli olduğunuz umurumda değil. Eğer düşünemiyorsanız, parktaki dilenciden bir farkınız olmaz.
On a beau être le meilleur boxeur au monde si on ne sait pas réfléchir, on n'est qu'un clochard de plus dans la rue.
Dene de gör bakalım 1988 Domates Güzeli'yle oynaşman umurumda değil
Je relève le défi, bébé. Ça ne me dérange pas que tu flirtes avec Miss Pneumatic 1988.
Umurumda değil ki.
Je m'en fiche.
Umurumda değil.
J'en ai rien à foutre.
Ama açıkçası azizim, umurumda değil.
Mais en fait, je m'en fiche. Laissez tomber.
Ailesinin, senin ya da başkalarının ne söylediği umurumda değil.
Je me fiche de ce que ses parents, toi ou n'importe qui pensez.
- Babamın dedikleri umurumda değil.
- Je me fiche de ce qu'il dit.
Annem umurumda değil.
Je m'en moque, de ma mère.
- Annem umurumda değil.
- Je m'en moque. Ben voyons.
Prensiplerin zerre kadar umurumda değil çünkü Japonların da değil.
Je n'accorde aucune importance à tes principes parce que les japonais non plus.
İstemiyorsan umurumda değil.
Tu refuses, je m'en fiche.
Umurumda değil!
Je m'en fiche.
- Umurumda değil!
C'est quoi?
Kimi siktiğin umurumda değil.
Je me fous de qui vous baisez.
Gömleğinin ne renk olduğu umurumda bile değil.
Peu importe la couleur de sa chemise. Pas seulement parce qu'il...
Donna, Ray Riddle'ın unvanı umurumda dahi değil.
Je me fous du titre qu'a Ray Riddle.
Umurumda değil.
On efface.
Neden bahsettiğinizi bilmiyorum. Ve dürüst olmak gerekirse, umurumda da değil.
Je vois pas où vous voulez en venir et franchement, je m'en fiche.
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil misin 154
değil miyim 77
değil mi efendim 66
değildim 75
değil mi çocuklar 56
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil misin 154
değil miyim 77
değil mi efendim 66
değildim 75
değil mi çocuklar 56