Yalan söylediğini biliyorum traduction Français
181 traduction parallèle
"Yalan söylediğini biliyorum."
- "Je sais bien que tu mens".
Boynunu kırayım mı bilmiyorum... ama bana yalan söylediğini biliyorum.
Je ne sais pas si je devrais vous briser le cou ou pas... mais vous me mentez et je le sais.
- Yalan söylediğini biliyorum...
- Pour qui me prends-tu? Tu mens...
Bunca zamandır yalan söylediğini biliyorum.
Jusqu'à présent, vous avez menti.
- Yalan söylediğini biliyorum.
- Je sais que vous mentez.
Yalan söylediğini biliyorum.
Je sais que tu mens.
Ben de : " David, bana yalan söylediğini biliyorum.
Je lui ai dit : " David, je sais que tu me mens.
Frankie, bana yalan söylediğini biliyorum.
- Frankie, je sais que tu me mens.
Asla. Yalan söylediğini biliyorum Jimmy. Ama bunu duymak güzel.
Je sais que tu mens, Jimmy, mais c'est bon de l'entendre.
- Şimdi yalan söylediğini biliyorum.
- Là, je sais que tu mens. - Non.
Buna ne gerek var? Yalan söylediğini biliyorum.
Ça sert à rien
- Yalan söylediğini biliyorum.
Je sais que tu mens.
Sadece Jack'in bu konuda yalan söylediğini biliyorum.
Tout ce que je sais, c'est qu'il ment.
- Yalan söylediğini biliyorum!
- Elle ment!
Geçinmek için yalan söylediğini biliyorum.
Tu oublies, je sais que mentir, c'est ton métier!
- Hadi ama... şimdi yalan söylediğini biliyorum.
Arrête! Tu dis n'importe quoi.
Yalan söylediğini biliyorum.
Je saurai si tu mens.
Yalan söylediğini Biliyorum.
Je sais que tu mens.
Bana yalan söylediğini biliyorum.
Je sais que tu m'as menti.
- Müşterilerim kötü muhitlerde. - Neden yalan söylediğini biliyorum. Ama buna gerek yok.
- Je sais pourquoi tu mens mais t'es pas obligé.
Bana yalan söyledin, Libby'ye yalan söylediğini biliyorum o yüzden ne düşündüğüne osuruk kadar değer vermezsem beni affet.
Tu m'as menti, à moi et à Libby... alors je n'en ai rien à cirer de ce que tu penses.
Yalan söylediğini biliyorum. Ama nedenini bilmiyorum.
Je sais que tu mens mais j'ignore pourquoi.
Tamirci hakkında yalan söylediğini biliyorum!
Je sais que tu mens au sujet du réparateur!
O kelimelerden sadece ikisi annemi tanımlar, o yüzden bana yalan söylediğini biliyorum.
Seul un de ces mots décrit maman, donc, tu me mens.
bana yalan söylediğini biliyorum, ama ben büyük bir kızım.
Je sais que tu mens pour me protéger, mais je suis une grande fille maintenant
Bir şeyi açıklığa kavuşturayım, yalan söylediğini biliyorum.
Que ce soit clair, je sais que vous mentez.
Bana yalan söylediğini biliyorum çünkü benim kim olduğum hakkında hiçbir fikri yok tamam mı?
Je sais que vous me mentez, car elle n'a aucune idée de qui je suis.
Dur, lütfen, dur, ben- - Bana yalan söylediğini biliyorum.
Arrête, s'il te plait, arrête. Je sais que tu me mens, OK?
Tamam, Bana yalan söylediğini biliyorum.
Je sais que tu mens.
Şimdi yalan söylediğini biliyorum
Maintenant je sais que tu mens.
- Herkesin yalan söylediğini biliyorum. Ama birlikte biraz zaman geçirdikten sonra dürüst olmak bu kadar zor olmaz.
- Je sais que tout le monde ment mais on penserait qu'après un certain temps passé ensemble ce serait plus simple.
Joey, yalan söylediğini biliyorum.
Joey, je sais que tu mens.
Kibar sözlerin için teşekkür ederim, ama yalan söylediğini biliyorum. Senin dostun falan değil.
Je te remercie pour tes gentilles paroles, mais je sais que tu mens.
J.D., neden her şey konusunda yalan söylediğini biliyorum.
Ecoute, JD... Je sais que tu mens à propos de tout.
Şimdi yalan söylediğini biliyorum.
Là, je sais que tu mens
Yalan söylediğini biliyorum, Hector.
Je sais que tu mens, Hector.
- Yalan söylediğini biliyorum.
- Je sais que tu mens pas.
Yalan söylediğini biliyorum.
Je sais, t'as menti.
Yalan söylediğini biliyorum. - AAH!
Je sais que tu mens.
Onun yalan söylediğini kabul ediyorum, fakat biliyorum ki bir şey daha var.
J'avoue qu'il a menti. Mais je sais une chose.
Etrafta neden ürkmüş tavşan gibi koşturduğunu biliyorum ve az önce neden yalan söylediğini de.
C'est pour ça que tu cours comme un lapin terrifié... - et que tu as menti tout à l'heure?
Yalan söylediğini de biliyorum.
Je sais que vous m'avez menti.
Biliyorum herhangi birinin Regressiflerin bile bu konuda yalan söylediğini... kabul etmek senin için çok zor,... fakat hepsi manipülasyonlarının bir parçası.
Je sais combien il est difficile d'imaginer qu'on ait pu te mentir sur un sujet aussi grave, mais c'est ainsi qu'ils manipulent.
20 dakika once adamin biri kendini FBI'danim diye tanitti, ama yalan soyledigini biliyorum.
Il y a 20 minutes, un type a prétendu être un agent du FBI, mais il a menti.
.. bana neden daha önce yalan söylediğini artık biliyorum. Beni korumak için.
Et je sais que tu as menti pour me protéger.
- Yalan söylediğini biliyorum.
- Je sais qu'elle ment.
Saldırı ve darp söz konusu. Yalan söylediğini nereden biliyorum?
Savez-vous pourquoi je sais que vous mentez, Todd?
Beni suçlayan çocuklardan birinin babası olarak... kendi çocuğunuza bakıp onun yalan söylediğini kabullenmenin zor olduğunu biliyorum.
Je sais que pour les parents de mes accusateurs, il est dur de regarder son enfant et d'accepter le fait qu'il ait menti.
Bana yalan söylediğini biliyorum.
Je sais que vous mentez.
Yalan söylediğini biliyorum.
Je sais quand tu mens :
Yalan söylediğini biliyorum. Nereden biliyorum?
Je sais que tu mens.
biliyorum 15888
biliyorum tatlım 44
biliyorum canım 32
biliyorum ama 99
biliyorum hayatım 20
biliyorum baba 24
biliyorum biliyorum 28
biliyorum efendim 52
biliyorum ki 71
biliyorum bunu 16
biliyorum tatlım 44
biliyorum canım 32
biliyorum ama 99
biliyorum hayatım 20
biliyorum baba 24
biliyorum biliyorum 28
biliyorum efendim 52
biliyorum ki 71
biliyorum bunu 16
biliyorum anne 31
biliyorum işte 83
yalancı 695
yalan 387
yalancısın 41
yalan yok 19
yalan söyleme 168
yalan söylüyorsun 705
yalandı 35
yalan söylemedim 30
biliyorum işte 83
yalancı 695
yalan 387
yalancısın 41
yalan yok 19
yalan söyleme 168
yalan söylüyorsun 705
yalandı 35
yalan söylemedim 30