Yanılmışsın traduction Français
175 traduction parallèle
Belki Aralığın 9'unda evde ceviz kabukları ayıkladığın konusunda da yanılmışsındır.
Peut-être n'étiez-vous pas à la maison... avec votre femme le 9 déc.
Korkarım yanılmışsın Tom.
Il est encore là.
- Demek ki yanılmışsınız.
- Vous avez tort, tort.
Doğru otel,..... doğru oda, doğru adam, doğru orkestra. - Kadında yanılmışsınız sadece.
C'était le bon hôtel, la bonne suite, le bon homme, les bons tziganes... pas la bonne femme.
- Evet, sen yanılmışsın.
Je vous le dis... vous vous montez la tête.
- Bay Sheldrake hakkında yanılmışsınız. - Sanırım.
- Vous aviez tort pour M. Sheldrake.
Yanılmışsın.
Eh bien, vous vous êtes trompé.
Belli ki, yanılmışsınız.
Vous avez eu tort.
O halde yanılmışsınız.
Alors vous aviez mal compris.
Yanılmışsın.
Tu te trompes.
- Yanılmışsın.
- Mais non.
Beni lekesiz zannettiysen yanılmışsın. Sekiz yaşındaydım.
Et si vous pensiez à moi comme à une fille intacte, vous devez savoir que c'est tout Ie contraire.
Beni lekesiz zannettiysen yanılmışsın. "
"Si vous pensiez à moi comme à une fille intacte, vous devez savoir que c'est tout Ie contraire."
O zaman onun hakkında yanılmışsın, değil mi?
Donc tu t'es trompé sur son compte.
İstismar filmlerinde oynayan kötü adamlardan daha yüksekte mi sandın. Yanılmışsın!
Que je ne m'abaisserais pas... jouer les méchants dans un film d'exploitation?
Görünüşe göre, yanılmışsın.
Apparemment, ce n'est pas le cas.
Yanılmışsın çünkü burada olağandışı bir şey yok.
Tu as dû te tromper. Il ne se passe rien, ici.
Sen yanılmışsın, hepsi bu.
Vous vous êtes trompé. C'est tout.
Yanılmışsın.
Tu te trompais.
- Yanılmışsın.
- Tu avais tort.
Yanılmışsın.
Tu as pensé à tort.
Yani, eğer siz- - Düşüncesizliklerinizle bundan kurtulabileceğinizi sandıysanız yanılmışsınız.
Si vous pensiez vous en tirer avec vos indélicatesses vous vous trompiez.
Görülüyor ki yanılmışsınız.
Il semble que non.
- Öyleyse yanılmışsın.
- Eh bien, vous faisiez erreur.
Yanılmışsın Shakes.
Tu avais tort.
Yanılmışsın.
Vous vous trompiez.
Sanırım kendin hakkında yanılmışsın.
Il s'est trompé à ton sujet.
Kim olduğun hakkında yanılmışsın.
Comme tu t'étais trompé sur toi-même.
Benim hakkında yanılmışsın, ha baba.
Tu te trompais sur mon compte.
Kısaca şunu. Onun cesedini bulduğunu söyledin. Görünen o ki yanılmışsın.
Tu affirmes avoir vu son cadavre, mais visiblement ce n'était pas le sien.
Bana bir keresinde söylediklerini düşündüm de,... yanılmışsın.
J'ai repensé à ce que tu m'as dit l'autre fois. Tu avais tort.
Yanılmışsın.
C'est faux.
E, öyleyse, yanılmışsın, değil mi?
Tu te trompais.
Yanılmışsın!
Tu as mal cru!
- Yanılmışsın.
- Tu te trompais.
Biliyor musun, yanılmışsın.
Et tu sais? Tu avais tort.
Bu konuda yanılmışsın dostum.
T'as tout faux.
Güney Amerika konusunda yanılmışsın.
Je pense que vous vous êtes trompé à propos de l'Amérique du Sud.
Yanılmışsın.
Tu t'es trompée.
Sanırım yanılmışsın.
Eh bien, tu avais tort.
Kesinlikle yanılmışsın. ( Uh huh. )
Ouais, vieux, complètement.
Yanılmışsın.
Tu t'es trompé.
Yanılmışsın.
- Hé, Joe?
- Yanılmışsın, Butch.
- Tu t'es trompé.
Yanılmışsın...
Tu te trompes.
- Ama yanılmışsın.
- Et bien tu t'es gourée!
- Anlaşılan yanılmışsın.
- Il faut croire que non.
Kral olmayı düşündüysen yanılmışsın.
Si vous pensez régner, vous vous trompez.
Bu mülakattan evvel, sen çoktan onda karar kılmışsın bile, yanılıyor muyum?
En fait, tu l'avais choisie depuis le début, non?
Kuzey Amerikada'ymışsınız, tabi yanılmıyorsam, ki biliyorsunuz, yanılmıyorum.
Vous étiez en Amérique du Sud, à moins que je me trompe... ce qui, vous savez, n'est pas le cas.
- Yanılmışsın. - Nerede o?
- Où est-elle?
yanılmışım 190
yanılıyorsun 708
yanıldım 24
yanılmıyorsam 96
yanılıyorsunuz 182
yanılıyor 29
yanıldın 34
yanılmıyorum 35
yanılıyorlar 22
yanılıyor muyum 134
yanılıyorsun 708
yanıldım 24
yanılmıyorsam 96
yanılıyorsunuz 182
yanılıyor 29
yanıldın 34
yanılmıyorum 35
yanılıyorlar 22
yanılıyor muyum 134