Yapman gereken tek şey traduction Français
491 traduction parallèle
- Yapman gereken tek şey var
Vous avez autre chose à faire.
Yapman gereken tek şey ateş etmek.
Vous n'avez plus qu'à appuyer.
Yapman gereken tek şey, şuradaki vidayı açman.
Il vous suffit de faire ça. Dévissez ce boulon, là.
Annemle, yapman gereken tek şey kendini aptal durumuna düşürmekten korkmamak.
Avec maman, il ne faut pas avoir peur de se ridiculiser.
Yapman gereken tek şey...
Maintenant, rendormez-vous.
Yapman gereken tek şey, etraftaki işlere yardımcı olmak.
Vous n'aurez qu'à me donner un coup de main.
Yapman gereken tek şey bunu başından böyle geçirmek ve iyice sıkmak, işte böyle.
On ne prend pas les poissons au lasso. Si, on peut. Il faut juste le mettre autour de la tête et tu le serres comme ça.
Yapman gereken tek şey bu.
Il suffit de faire ça.
Yapman gereken tek şey ona daha tehlikeli görevler vermek.
O'Mara n'a pas peur de prendre des risques. Tâchez de lui en faire courir suffisamment.
Bende tam bunu yapmak üzereydim. Yapman gereken tek şey düğmeyi...
Il suffisait d'appuyer sur le déclic.
Öldür! öldür! Yapman gereken tek şey.
tuer, tuer... t'as que ça?
İlerlemek için yapman gereken tek şey aklını kullanmak.
C'est facile de réussir, t'as vu? . Suffit de pas être bête!
Yapman gereken tek şey bir şişe açacağı gibi düşünmek.
Il a mordu à l'hameçon.
Yapman gereken tek şey ilan vermek mi dedin?
Tout ce que tu as eu à faire, c'est mettre une annonce?
Şimdi yapman gereken tek şey, adamı bulup öldürmek, sonra da İngilizlere onun Krasnevin olduğunu söylersin.
Tu dois juste trouver cet homme, le tuer, et dire aux Anglais que c'était Krasnevin.
Seni ABD'ye gönderme emri çıkaracağız ve karşılığında bizim için yapman gereken tek şey var.
Nous allons accomplir les formalités nécessaires, mais en échange, nous vous demanderons quelque chose.
Yapman gereken tek şey tövbe edip Tanrı'dan bağışlanma dilemek.
- Implore Son pardon. - Je me suis repenti.
Yapman gereken tek şey, komik bir espriyle başlamak.
Tous ce que tu as à faire, c'est de commencer par une blague.
Dinle! Düzenli bir yer bulacağım. Yapman gereken tek şey meyveleri alıp, onları tezgah'ta satmak olacak.
Je vais te chercher un étal permanent, tu n'auras qu'à acheter les fruits, je m'occuperai de la vente.
Yapman gereken tek şey istemekti.
Il suffisait de demander.
Çok basit. Yapman gereken tek şey itmek.
- Il n'y avait qu'à pousser.
Yapman gereken tek şey, J.B. Parker'ın şampiyon atını... J.B. Parker'ın şampiyon binicisini ve J.B. Parker'ın şampiyon mizacını yenmek.
Il te suffit de vaincre le grand cheval, le grand cavalier et la volonté de Parker.
Yapman gereken tek şey bir emir yazıp imzalamak.
Pourquoi? Vous n'avez qu'à donner l'ordre.
Yapman gereken tek şey sadece belinden itmek.
Tout ce que j'ai à faire... Fléchis-le comme ça. C'est un réflexe spontané.
Yapman gereken tek şey doğru olanı bulmak.
T'as qu'à trouver le bon.
Yapman gereken tek şey nehir boyunca 3 km yürümek ve sonra akıntıya karşı 15 km daha yüzmek.
Suffit de suivre la rivière sur cinq kilomètres, et nager sur vingt.
Yapman gereken tek şey görevini yerine getirip, yerini bilmekti.
Tout ce que tu avais à faire était de rendre un service et rester à ta place.
Yapman gereken tek şey o gücü bulmak.
Il suffit de te mettre en contact avec elle.
Yapman gereken tek şey şu
Le mieux c'est d'être toi
Yapman gereken tek şey onunla konuşmak. Kendin ol.
- Il suffit que tu bavardes avec elle.
Yapman gereken tek şey, solucanların arkasından gitmen!
Il te suffit de suivre les vers
Yapman gereken tek şey bu.
C'est tout ce que tu as à faire.
Yapman gereken tek şey Kızıl Tozu yaymak.
Il fallait répandre la toxine rouge.
Yapman gereken tek şey seyretmek...
Tu t'assois près du lit et tu regardes.
Tek yapman gereken şey bir leydi gibi davranmak.
Tu dois juste te comporter comme une demoiselle.
Senin yapman gereken bir tek şey var, o da onu gözden düşürmek, onun bir yalancı olduğunu kanıtlamak.
Il y a qu'une chose à faire, discréditez-la, prouvez qu'elle ment.
Yaşamak istemiyorsan yapman gereken tek şey...
Si vous ne voulez pas vivre, tout ce que vous...
Onu öldüreyim mi yoksa bağışlayayım mı? Tek yapman gereken şey başını sallamak.
On la tue ou on l'épargne?
Geriye yapman gereken tek bir şey kaldı. Unutmak.
Il n'y a qu'à oublier.
Tek yapman gereken... şey...
Il suffit juste de...
Yapmanız gereken tek şey çenenizi tutmak.
Il suffit de vous taire.
Yapmanız gereken tek şey bu tarafa ilerlemek.
Il vous suffit de marcher dans notre direction.
Yapmanız gereken tek şey sizden istenilenleri yapamamaktır.
Il suffit de ne pas être à la hauteur.
Yapmanız gereken tek şey 15 cent veya daha fazla paralık cömert bağışınızı... buradaki bayana vermek.
Jetez une aumône de 15 cents ou plus... dans ce pot de chambre de dame.
Tek yapmanız gereken şey benimle işbirliği yapmak.
Soyez coopératifs.
Tek yapmanız gereken şey günde üç defa bir tepsi hazırlayıp onun odasındaki masanın üzerine bırakıvermek.
Vous auriez juste à préparer un plateau trois fois par jour et à le laisser sur la table de son salon.
Yapman gereken tek şey, soyluymuş gibi davranman.
Tu n'as qu'à te pencher.
Adi herif. Yapmanız gereken tek şey şuraya imza atmak. Oradaki ahlaksız insanları görüyorsunuz.
Salaud... tout ce que vous avez à faire c'est signerjuste ici... de l'autre côté, il y a un groupe de charlatans immoraux.
Tek yapman gereken şey, işbirliği.
Il suffit de coopérer.
Sizin yapmanız gereken tek şey muayene odanızdaki koltuğu aşındırmak.
Vous n'avez qu'à prendre votre place dans votre nouveau cabinet.
Tek yapman gereken şey gidip ona sorman olacak.
Tu n'as qu'à aller la voir et à l'inviter.
yapman gereken 22
yapman gerekeni biliyorsun 25
yapman gerekeni yap 39
yapman gerekeni yaptın 18
yapmayacağım 170
yapmalıyım 51
yapma 5445
yapmalısın 91
yapmadım 132
yapma ya 98
yapman gerekeni biliyorsun 25
yapman gerekeni yap 39
yapman gerekeni yaptın 18
yapmayacağım 170
yapmalıyım 51
yapma 5445
yapmalısın 91
yapmadım 132
yapma ya 98
yapmak istiyorum 29
yapmadın 55
yapmak istemiyorum 51
yapmayın 745
yapmalıyız 39
yapma ama 158
yapmaz 37
yapmazsan 25
yapmamalısın 52
yapmayacaksın 53
yapmadın 55
yapmak istemiyorum 51
yapmayın 745
yapmalıyız 39
yapma ama 158
yapmaz 37
yapmazsan 25
yapmamalısın 52
yapmayacaksın 53
yapma böyle 70
yapmak zorundayım 47
yapma be 35
yapmam 83
yapma bunu 151
yapmamalıydın 32
yapma lütfen 102
yapma yahu 40
yapma baba 50
yapma dostum 69
yapmak zorundayım 47
yapma be 35
yapmam 83
yapma bunu 151
yapmamalıydın 32
yapma lütfen 102
yapma yahu 40
yapma baba 50
yapma dostum 69