Çok korktum traduction Français
1,018 traduction parallèle
Sevgilim, çok korktum.
Oh, chéri. J'ai eu si peur!
Çok korktum, nedenini anlayamadım.
Ça m'a fait peur. Je ne sais pas pourquoi.
Hiç böyle bir rüya görmemiştim. Çok korktum.
Je n'avais jamais rêvé comme ça, j'ai eu peur.
Öleceksin diye çok korktum, Baba.
C'est pas passé loin, papa.
Çok korktum ama karanlıkta kaybolana kadar caddede koştuğunu gördüm.
J'étais terrifiée. Je l'ai juste vu dévaler la rue et disparaître.
Ben de dün gece çok korktum.
J'ai eu peur moi aussi cette nuit.
Seni bulamayacağım diye çok korktum.
J'ai eu peur de ne pas te trouver.
Ben çok korktum efendim. Onlarla kendiniz konuşmalısınız.
Je crains que vous ne deviez leur parler vous-même.
Ben çok korktum ve at ayaklarından birini kırdı.
J'étais sous le choc et le cheval se brisa une jambe.
Çok korktum. Kötü bir şey mi oldu?
Je ne suis pas tranquille.
İtiraf etmeliyim ki çok korktum. Silahımı ateşleyemedim. Hareket dahi edemedim.
Je fus saisi de frayeur, ne pouvant ni tirer ni bouger.
Aman, çok korktum!
Je n'ai pas peur.
Dün gece ortadan kaybolunca çok korktum.
J'ai eu si peur. Quand il a disparu!
Çok korktum. Hem artık bir silahın da var.
Je n'ose plus, vous êtes armé.
Sunağa çıktığımda çok korktum.
En allant vers l'autel, j'ai eu un vrai trac.
Çok korktum.
La musique me détend.
Çok korktum.
C'était horrible.
Biliyor musun, çok korktum.
J'ai eu très peur.
Döndüğünde çok güzel görünmek istiyordum. Geçmeyecek diye çok korktum.
J'avais peur qu'elle soit pas guérie pour ton retour.
Ben senin yaşındayken, çok korktum.
À ton âge, j'avais peur, moi aussi.
Becky fark etmesin diye dikkatli davrandım ama gerçekten çok korktum.
Je prenais soin de ne pas le montrer à Becky, mais pour la première fois, j'avais vraiment peur.
Etrafta rüzgârdan başka hiçbir şey yok. Adada yalnızca ikimiz varız. Çok korktum.
Le vent qui souffle, rien tout autour, rien que nous deux sur cette île, j'en menais pas large.
O kadar çok korktum ki!
J'ai eu si peur!
- Aslında ben çok korktum.
- Oui, avec grand plaisir.
- Bu bir soygundur! - Çok korktum.
Oh, que j'ai eu peur!
Seni duyunca çok korktum.
J'ai eu peur en vous entendant.
- 5300 mü? - Çok korktum. Telefonu kapattın sandım.
- J'ai cru que tu avais raccroché.
- Çok korktum.
- Là, ça m'inquiète.
Çok korktum.
J'avais si peur.
Çok korktum.
J'en doute.
Ve çok korktum.
Et j'ai eu peur.
- Cesurum ama, ben de çok korktum efendim.
Je suis courageux, mais j'ai peur aussi.
Bir an için çok korktum, çok yalnız hissettim.
J'ai eu si peur! Je me sentais si seule!
Bir an için çok korktum- -
Pour une minute, je craignais que...
Özür dilerim, çok korktum da.
Excusez-moi... J'avais très peur.
Gecenin bir yarısı uyandığımda çok korktum. Yargıç yatağın kenarına oturmuş. Kocam uyanmasın diye mumu eliyle siperliyordu.
Au milieu de la nuit, je me réveille et je le vois près du lit... cachant la bougie pour que la lumière ne frappe pas mon mari.
- Çok korktum.
- J'ai eu peur.
Burada tek başımayken çok korktum.
J'avais peur tant que j'étais seule.
Birden uyandım, çok korktum.
La peur m'a réveillée...
Bir an için gerçekten çok korktum.
- Bien. Un instant, j'ai eu peur... Ça n'a pas d'importance.
Ben de çok korktum.
J'ai eu peur aussi, vous savez.
Seni öldürdüler diye çok korktum.
- Ils auraient pu vous tuer.
Oh, Bugün çok korktum Easy Neredeyse boğulacaktı..
J'ai eu peur aujourd'hui, Easy. J'ai failli le laisser se noyer.
Kasılmalar geçirdi ve çok korktum.
J'ai dit à mon mari :
Seni bulamazsam diye çok korktum.
- J'avais tellement peur de ne pas te trouver.
Çok kötü olursun diye korktum.
Vous auriez pu vous effondrer.
- Beklemen çok nazik. - Kaçarsın diye korktum.
C'est gentil à vous de m'avoir attendu.
Neden ateş etmedin, Clay? Çünkü senden çok korktum.
Vous n'avez pas tiré!
Hayatımda çok kez korktum ama Becky'i öpene kadar, gerçek korkuyla yüzleşmemiştim.
J'avais eu peur maintes fois dans ma vie, mais je n'en connaissais pas le sens véritable... jusqu'à... Jusqu'à ce que j'embrasse Becky.
Çok rahatladım. Şu inmelerinden birini daha geçirdiğinden korktum. Şu histeri nöbetlerinden.
Je craignais que vous n'ayez eu une nouvelle attaque... ou une crise de nerfs...
Aklımın içinde hep bunu yaşamaktan korktum sanırım, ama Mel evliliğimizde o kadar çok mutlu ve memnun görünüyordu.
Au fond de moi-même, je redoutais cela mais... Mel semblait heureux et satisfait de notre union.
korktum 162
çok kötüyüm 33
çok komiksin 151
çok komik 891
çok kibarsın 55
çok kötüsün 99
çok kötü 847
çok kötü bir şey 17
çok korkuyorum 271
çok kibar 31
çok kötüyüm 33
çok komiksin 151
çok komik 891
çok kibarsın 55
çok kötüsün 99
çok kötü 847
çok kötü bir şey 17
çok korkuyorum 271
çok kibar 31
çok küçük 77
çok karışık 33
çok kibarsınız 94
çok karanlık 65
çok kötü hissediyorum 33
çok kötü kokuyor 16
çok kötü görünüyor 21
çok kötü bir şey oldu 27
çok kısa 47
çok komiksiniz 18
çok karışık 33
çok kibarsınız 94
çok karanlık 65
çok kötü hissediyorum 33
çok kötü kokuyor 16
çok kötü görünüyor 21
çok kötü bir şey oldu 27
çok kısa 47
çok komiksiniz 18