English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ B ] / Ben gittim

Ben gittim traduction Portugais

1,675 traduction parallèle
Ben gittim.
Eu vou sair.
Ben gittim. Dayın orada çalışıyordu.
Eu entrei, o teu tio trabalhava lá.
Ben gittim.
Estive lá agora mesmo.
Bugün ben gittim.. Bir gün hepimiz gideceğiz...
hoje sou eu... todos iremos cair. "
Ben gittim ama hiç bir şey görmedim.
não vi nada. - Que horas aconteceu?
Ben gittim.
Eu já.
Ben de o yüzden ofisinize gittim ama yoktunuz.
Foi por isso que a levei ao teu escritório, mas tu não estavas lá.
Sonunda müzik durdu... kalabalık sessiz... bunun ardından ne gelecek diye afallamış durumda... ve, ee, perde öylece ağır ağır önüme kapandı ve... ben de sahne arkasına gittim.
Finalmente, a música pára e o público está em silêncio, atordoados pelo que acabaram de ver. A cortina fecha-se lentamente à minha frente e fui para os bastidores, para uma casa de banho, e chorei durante três horas.
Ben Cumberland'e gittim.
Eu andei em Cumberland.
Ben komiserin ofisindeydim, kendisi çok nazik ve misafirperverdi. Ve çişim geldiğinde tuvalete gittim.
Estava no gabinete do comissário, um homem muito simpático, quando tive vontade de ir à casa-de-banho.
Evet, biliyorsun birkaç gün önce bende yapmıştım. Ama bilirsin, ciddi birşey değildi. ve bilirsin işte, üstüne gittim... bilirsin, ben iyiyim.
Sim, eu acho que o fiz há alguns dias atrás mas não foi nada de sério e sabe... eu tenho aguentado isto...
Haberlerde adı geçince ben de evine gittim.
Fui lá porque os ouvi falarem dela no noticiário.
Ben Adelhaid's Best'e gittim. Sen de gelmeliydin.
Bom, fui à festa devias ter ido.
Ben de eczaneye gittim ve şişeleri değiştirdim.
Por isso, fui à farmácia e troquei os frascos.
Kafa doktoruma gittim ve ve ben bu boktan sorunumu çözmeye çalışıyorum ve doğru bir şey yapmak istiyorum artık.
Fui à psiquiatra e... só estou a tentar lidar com as minhas merdas e a tentar fazer bem as coisas, para variar.
Sonunda ben yardım bulmak için gittim.
Na verdade, eu... fui à procura de ajuda.
Tatlım ben... Bu gün Edie'ye gittim...
Querida, hoje fui a casa da Edie...
Ben de ehliyetini kontrol ettim, adresini buldum, ve evine gittim.
Por isso olhei para a carta de motorista, tirei a morada e... fui a casa dela.
Kendini daha iyi hissettirecekse geçen gece ben de baleye gittim.
No outro dia, levaram-me a ver um ballet.
Çünkü ben oraya, gözlerimin içine bakıp "Artık kızımla çıkmanı istemiyorum." demesi için gittim.
Fui lá para ele me olhar nos olhos e dizer que não queria que namorasse mais com a filha.
Ölü bir adamı listemden nasıl çıkaracağımı bilmiyordum, ben de cenazesinin ne zaman olacağını öğrenmek için Hamerick Cenaze Evi'ne gittim.
Eu não tinha a certeza de como riscar um tipo morto da minha lista, então eu fui à Funerária Hamerick para saber quando ia ser o seu funeral.
- Ben Princeton'a gittim...
- Eu andei em Princeton...
Babası bağırıp çağırdı, ben de gittim.
Eu confrontei-o e fui embora.
Editörüm bana bir bakış açısı verdi, ben de onun üzerine gittim.
O meu editor deu-me uma abordagem e eu usei-a.
Ben bekarlığa veda partisine gittim. İşler biraz çığırından çıktı.
Eu... fui para uma festa de despedida de solteiro, e as coisas saíram do controlo.
Ben gittim.
Eu já!
Ve bu ufaklığın arka bahçeme gizlice girdiğini gördüm. Ben de peşinden gittim.
Sim, não conseguia dormir, e vi este pequeno a esgueirar-se pelo meu quintal, e então persegui-o.
Ben de iki gün önce bakmaya gittim.
Então, há dois dias atrás, eu fui ver.
Ben de tıp fakültesine gittim.
Também tirei Medicina.
Öyleyse arkadaşlar, haberleri izlediniz, ve Ben... artık... gittim!
Bem, pessoal, foram as noticias, e... eu... vou-me... embora daqui!
Bu yüzden ben de Alex'in yanına gittim.
Por isso fui ter com o Alex.
Tavsiyeye ihtiyacım vardı, ben de tanıdığım en zeki adamı görmeye gittim.
Eu precisava de um conselho, então fui ver a pessoa mais esperta que conheço.
Ben de en uzun süredir evliliğini sürdüren insanla konuşmaya gittim.
Então eu decidi falar com a pessoa que tinha feito o casamento durar mais tempo.
Hayır dedin, ben de yoluma gittim.
Dizes não, por isso sigo em frente.
Ben bir sürü diploma aldım ve birkaç çok pahalı okula gittim neyse ikinizin sattığı bu saçmalıkların hiçbirini yemiyorum.
Eu tenho algumas graduações e eu frequentei escolas realmente muito caras e não acredito em nada que estão me dizendo.
- Asla. Ben Brown Üniversitesi'ne gittim.
- Eu andei na Brown.
Diğerleri bayılıyordu, ama ben çıkıp gittim.
Os outros adoraram, mas eu vim-me embora.
Sen cici bir kız olarak kaldın ben liseye gittim.
Reprovei a secundária enquanto tu te convertías na querida.
Ben de Libbis'e gittim ama seni orada göremedim.
Também passei por casa da Libby e não te vi lá.
Üçüncüsü, ben aya gittim. Tamam mı?
Terceiro, eu fui à lua, OK?
Ben buraya gittim.
Eu fui lá!
Bi bok yok orada. Ama yinede aya gittim ben!
É um buraco de merda, lá, mas eu fui, á lua!
Ben aya gittim, tamam?
Eu fui à Lua, ok?
Lanet olasıca aya gittim ben!
Eu fui ao raio da Lua!
Evet, ben de oraya gittim.
Sim, eu fui lá.
Ben iyiyim, daha geçenlerde gittim.
Estive lá recentemente.
Gittim ben. Ben söylenenleri umursarım.
l se preocupam com o que é dito.
- Ben plaja gittim.
- Eu fui à praia.
Bu yüzden ben de okuldaki şapele gittim ve dua ettim.
Então... Fui há capela da escola. Todos os dias e rezei.
Onunla işi bitmişti! İlişkisi düzeltilemez durumdaydı ben de oraya gittim ve düzelttim.
Não queria mais nada com ele, o fim da relação era irreversível e eu fui lá e consertei-a!
Ben eve gittim.
Fui directa para casa.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]