Beni öldürmek istiyor traduction Portugais
188 traduction parallèle
Adam beni öldürmek istiyor. Ben de Bay Charles'tan engel olmasını istiyorum.
O homem quer matar-me e peço ao Sr. Charles para o impedir.
- Evet, beni öldürmek istiyor.
- Ele quer me matar.
Beni öldürmek istiyor!
Ele está atrás do assento e quer assassinar-me.
Beni öldürmek istiyor.
Vai matar-me!
Tek yapabildiğim bir çocuğu kurtarmaktı ve şimdi o çocuk beni öldürmek istiyor.
Tudo o que pude fazer foi salvar uma criança. E agora essa criança vai matar-me.
Sanırım biri beni öldürmek istiyor.
Creio que alguem que matar-me.
Bu yüzden beni öldürmek istiyor.
Por isso é que me tentou matar.
Birisi beni öldürmek istiyor.
Alguém me quer matar.
Beni öldürmek istiyor.
Disse que queria matar-me.
Birisi beni öldürmek istiyor.
Alguém quer matar-me.
- Beni öldürmek istiyor.
- O que quer ele? - Gostaria de me matar.
Beni öldürmek istiyor!
Tem mesmo vontade de me matar.
Kim beni öldürmek istiyor?
- Quem? Quem quer matar-me?
Orada, tam 15 yıldır görmediğim biri var ve beni öldürmek istiyor.
Lá fora está um homem que não vejo há 15 anos e que quer matar-me.
Beni öldürmek istiyor.
Ele quer matar-me.
Yukarıdakiler beni öldürmek istiyor.
Aquelas pessoas querem matar-me.
! - Güvendiğim bir adam beni öldürmek istiyor.
- Confiei anos num tipo e quer matar-me.
"Beni öldürmek istiyor."
Ele quer me matar. "
Sanırım biri beni öldürmek istiyor.
Acho que alguém está a tentar matar-me.
Chim Chiminey beni öldürmek istiyor!
A "Chim Chiminey" quer matar-me?
İşte bu yüzden beni öldürmek istiyor.
É por isso que ele quer matar-me.
O deli. Beni öldürmek istiyor sanırım.
Acho que ele me queria matar!
Buzadam neden beni öldürmek istiyor dersin?
Sabes porque o Gelo me quer matar?
Beni öldürmek istiyor çünkü onu gördüm. Örtüsünü kaldırabilirim.
Quer matar-me porque eu o vi. Posso desmascará-lo.
Müvekkilim şimdi de beni öldürmek istiyor.
E agora o meu cliente quer me matar.
Anlamıyor musun? Elinizdeki tek kişi benim ve o beni öldürmek istiyor!
Eu sou a única testemunha, e ele quer matar-me.
Kötü adam beni öldürmek istiyor.
Homem mau quer me matar.
- Beni öldürmek istiyor.
- Ele quer matar-me. - Quem?
Bu adam beni öldürmek istiyor. Ve onu durdurmanın tek yolu benim onu öldürmem.
Este tipo quer matar-me, tenho de matar primeiro.
Beni öldürmek istiyor.
Ele está ameaçando me matar.
Bütün hükümet beni öldürmek istiyor bayım.
Todo o governo quer ver-me morto, senhor.
Beni öldürmek istiyor musun dedektif?
Quer matar-me, lnspector?
Bu adamlar beni öldürmek istiyor.
Vê se acordas!
Beni öldürmek istiyor. O kızı da o yaraladı.
Quer matar-me e fez mal àquela rapariga.
Bütün kasaba beni öldürmek istiyor.
Toda a cidade quer ver-me morto.
Kardeşim yapmadığım birşey yüzünden beni öldürmek istiyor.
O meu irmão quer matar-me por uma coisa que não fiz.
Neden herkes beni öldürmek istiyor ki?
Porque é que toda a gente me quer matar?
Beni öldürmek istiyor.
Ele quer me matar-me.
Beni öldürmek istiyor!
Ele quer matar-me.
Sizce kocanız beni öldürmek mi istiyor?
Acha que o seu marido me quer matar?
Pickles öylesine tehlikeli biri ki beni de öldürmek istiyor. O yüzden buraya geri dönüyor ve benim silahımla vuruluyor.
Pickles é um homem muito perigoso e também quer matar-me, volta aqui e é morto com a minha pistola.
Ben onu öldürmek istiyorum o ise beni yavaş yavaş öldürmek istiyor.
Quero matá-lo, mas ele quer matar-me devagar.
- Beni öldürmek istiyor.
Quer matar-me.
Emilio'nun beni ondan aldığını söylüyor ve onu öldürmek istiyor.
Ele diz que o Emilio roubou-me dele. Ele quer matar o Emilio.
Beni ameliyathaneye sokup öldürmek istiyor. Ama ben istemiyorum!
A tua irmã tem cá uma vontade de me meter numa sala de operações...
Şimdi George beni de öldürmek istiyor, Lance.
Agora o George também me quer matar, Lance. Não estou a brincar.
Yoksa sağ elin beni öldürmek mi istiyor Ashitaka?
A tua mão direita deseja matar-me, Ashitaka?
Kurtlar onun ruhunu çalmış ve o da benden intikam almak için beni öldürmek istiyor.
Agora vive para matar-me.
Rory Buck beni öldürmek istiyor ve babamın bir kardanadam olduğundan eminim.
E tenho a certeza que o meu pai é um boneco de neve.
" Hey, Andy, rahatsız ettiğim için üzgünüm, fakat 17. yüzyıla ait bir büyücü beni ve kardeşlerimi öldürmek istiyor.
" Olá, Andy. Desculpa incomodar, mas um demónio do séc. XVII...
Benim neden orada olmadığımı biliyorum. Crais beni kendisi öldürmek istiyor.
Não estou lá porque Crais quer me matar.
beni öldürmek zorundasın 17
beni öldürmek mi istiyorsun 49
istiyorum 518
istiyorsun 66
istiyor 63
istiyorum ki 20
istiyor musun 190
istiyoruz 36
istiyorsan 64
istiyor musunuz 17
beni öldürmek mi istiyorsun 49
istiyorum 518
istiyorsun 66
istiyor 63
istiyorum ki 20
istiyor musun 190
istiyoruz 36
istiyorsan 64
istiyor musunuz 17
istiyordum 17
beni affet 279
beni seviyor musun 329
beni ara 172
beni görüyor musun 19
beni bırakma 249
beni hatırladın mı 260
beni takip et 247
beni anlıyor musun 257
beni arama 21
beni affet 279
beni seviyor musun 329
beni ara 172
beni görüyor musun 19
beni bırakma 249
beni hatırladın mı 260
beni takip et 247
beni anlıyor musun 257
beni arama 21
beni sevmiyorsun 73
beni dinlemeni istiyorum 19
beni arar mısın 16
beni rahat bırak 762
beni bekle 346
beni duyuyor musun 999
beni seviyorsun 108
beni mi 242
beni yalnız bırak 473
beni dinler misin 72
beni dinlemeni istiyorum 19
beni arar mısın 16
beni rahat bırak 762
beni bekle 346
beni duyuyor musun 999
beni seviyorsun 108
beni mi 242
beni yalnız bırak 473
beni dinler misin 72
beni takip edin 363
beni dinle 1698
beni seviyorsan 33
beni ilgilendirmez 158
beni dinliyor musun 187
beni anlıyorsun 23
beni duydun mu 311
beni iyi dinle 148
beni rahat bırakın 167
beni korkutuyorsun 140
beni dinle 1698
beni seviyorsan 33
beni ilgilendirmez 158
beni dinliyor musun 187
beni anlıyorsun 23
beni duydun mu 311
beni iyi dinle 148
beni rahat bırakın 167
beni korkutuyorsun 140