Bir düşünelim traduction Portugais
539 traduction parallèle
- Şimdi şunu bir düşünelim bakalım.
- Vamos conversar.
Harekete geçmeden bir düşünelim.
- Temos de pensar primeiro.
Şimdi bir düşünelim.
Vejamos... Os elefantes não trepam às árvores, pois não?
Bir düşünelim.
É algo para se considerar.
Ama bu tartışmamızın hatırına evlendiğimizi bir düşünelim.
Mas para acabar com a discussão, vamos dizer que nos vamos casar.
- Bir düşünelim.
- Vamos ver agora. Uh, é uma gravata?
Bir düşünelim.
Deixa-me ver.
Bir düşünelim, bir düşünelim.
Mia... Mia...
Bir düşünelim.
Deixa ver.
Hmm. Şimdi bir düşünelim.
Agora, vejamos.
Şimdi bir düşünelim.
Agora vejamos.
Bir düşünelim.
Deixe-me ver...
Ama önce Danvers'ın neden öldürüldüğünü bir düşünelim.
Mas antes vamos considerar os motivos que levaram a matar o Danvers.
Bir düşünelim.
Bem, me deixe ver.
Bay Hathaway, biz bunu bir düşünelim.
Temos que pensar sobre isto.
Şimdi bir düşünelim.
Agora devemos pensar.
- Acelen nedir? Bunu bir düşünelim.
Vamos planear.
O zaman yanına eğitimli birini göndermeyi bir düşünelim.
Talvez lhe devêssemos enviar alguém experiente, então.
Bir düşünelim...
Deixe-me ver...
Ama onlar tarafından yönetilmemize izin vermeden evvel söylenmiş başka sözleri bir düşünelim.
Mas antes que nos deixemos ser liderados por eles, vamos ponderar sobre algumas coisas que se disseram aqui.
Pekala, bir düşünelim. Düz gidiyorsun,.. ... Augustinergasse'yi geçtikten sonra köşeyi döneceksin.
Vejamos, isso é aqui perto passada a Augustinergasse, vire a esquina, lá está a casa do Capitão.
* Bir düşünelim çocuklarımızın ne ile karşılaşacağını * * 2076'da *
Let's think of what our children face In 2-aught-7-6
Evet, bir düşünelim.
Sim, agora, deixe-me ver.
Pekala, bunu bir düşünelim.
Pensemos sobre isso.
Bir düşünelim, mesela yüzbinlerce yıl öncesinde ateşin bulunuşundan hemen sonra.
Imaginem o que seria, digamos, há centenas de milhares de anos atrás, pouco depois da descoberta do fogo.
Üzerinde bir düşünelim.
Vamos pensar melhor nisto.
Biraz başın dönse bile hata yapsan da kimse seni suçlayamaz canım. Lewton'ı düşünelim mesela. O çok çekici bir genç adam.
Ninguém te repreenderia... se a tua cabeça ficasse a andar à roda... o Lewton, por exemplo... é um jovem tão atraente.
Bir düşünelim.
Vejamos.
Biz de çıplak perişanlığımızı örtelim de, bir yerde başbaşa verip düşünelim : Nedir bu kanlı, bu korkunç oyun.
E quando tivermos encoberto nossos frágeis corpos, que expostos sofrem... encontremo-nos para examinar essa sangrenta obra e conhecê-la melhor.
Yemeğe gelince, bir düşünelim.
Agora... quanto à comida, vejamos.
Biraz düşünelim, bence daha iyi bir yol bulmak mümkün
É melhor verificar primeiro e descobrir se há algum trilho.
Planında zayıf bir taraf bulmamız gerek. Bir şeyler düşünelim.
Só uma coisa, descobrir uma falha no plano deles.
Neşeli bir şeyler düşünelim.
Vamos pensar em qualquer coisa alegre.
Bir an için kızın oğlana evlenme teklif ettiğini düşünelim.
Suponha que ela lhe propõe casamento.
"Sanırım," diyor, "öyle ya da böyle, ne düşünürsek düşünelim,... bir şey değişmeyecek, belki de gösterişsiz bir mutluluk içinde oturuyoruzdur."
Eu acho. Em todo caso, nós não estamos preocupados de um jeito ou de outro com o que estamos pensando... sobre qualquer coisa em particular. Mas talvez nós nos sentamos em algum tipo de felicidade tranquila.
Bir düşünelim.
Certo.
Dur bir daha düşünelim.
Vamos falar.
Bir de şöyle düşünelim...
Digamos assim.
Pekala, bir an için Bayan McGinty'nin aktörlerden birine şantaj yaptığını düşünelim, sadece düşünelim.
Muito bem, Miss Marple, vamos supor, e supor apenas, que a Sra. McGinty chantageava um dos actores.
Bir an için namussuz bir adam olduğunuzu düşünelim.
Vamos supor, apenas para exemplo, que você é um homem desonesto.
bunu bir düsünelim.
Teremos de ver isso.
- Kaç tuvalet var? - Bir düşünelim...
- Quantos banheiros?
- Ölene kadar birlikte olalım - Suçun para getirdiğini gösterelim... En iyisi bu konuyu bir daha düşünelim!
- juntos até morrermos - prova de que o crime compensa o melhor é pensarmos nisto outra vez!
Bir anlaşma düşünelim mi?
Consideramos o acordo feito?
Bir geceliğine sizde saklanmasına izin verin biz de ne yapacağımızı düşünelim.
Por favor, escondam-no só esta noite. Até decidirmos o que fazer.
Bir dakika düşünelim.
Um momento médico.
Ne yapmayı düşünürsek düşünelim oraya girmeli ve bir kamyon bulmalıyız.
Seja lá que decidirmos fazer, temos de entrar ali e arranjar um caminhão.
Gel bunu düşünelim, Seninle biraz vakit geçirmek için bir bahanem var.
Isso faz-me pensar, que tenho uma desculpa para passar algum tempo consigo.
O halde içinde bulunduğumuz anı düşünelim, çünkü daha önce hiçbir yazı tek bir mekanda geçirmemiştim. Bu benim için çok önemli, özellikle senin gibi...
Pensemos só no presente, porque nunca estive um Verão inteiro só num sítio e isto significa muito para mim, especialmente estar aqui com...
Daha mantıklı bir açıklama düşünelim, Olur mu?
Devemos pensar numa explicação mais lógica, não acha?
Bir kişinin her sabah aynı saatte..... kalktığını düşünelim. Mesela saat tam 7 : 00'da. Banyoya giriyor..... musluktan bir bardak su dolduruyor...
Podíamos acordar de manhã, digamos às sete horas em ponto, entrávamos na casa de banho, enchíamos um copo de água da torneira
düşünelim 27
bir dakika 5689
bir defa 29
bir dakikaya geliyorum 18
bir dilek tut 57
bir dakika sonra 23
bir dakika bekleyin 225
bir dakika lütfen 248
bir daha asla 148
bir dakika bekle 619
bir dakika 5689
bir defa 29
bir dakikaya geliyorum 18
bir dilek tut 57
bir dakika sonra 23
bir dakika bekleyin 225
bir dakika lütfen 248
bir daha asla 148
bir dakika bekle 619
bir daha yapma 24
bir dolar 65
bir dakika bekler misiniz 17
bir dakika daha 36
bir dakika sürmez 36
bir dakika bekler misin 40
bir dakika önce 23
bir dahaki sefere 163
bir de bana sor 80
bir daha olmaz 55
bir dolar 65
bir dakika bekler misiniz 17
bir dakika daha 36
bir dakika sürmez 36
bir dakika bekler misin 40
bir dakika önce 23
bir dahaki sefere 163
bir de bana sor 80
bir daha olmaz 55