English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ D ] / Devam edebilirsin

Devam edebilirsin traduction Portugais

521 traduction parallèle
Belki sen devam edebilirsin.
Talvez possas continuar a partir daí.
Burada kalmaya devam edebilirsin.
Podes ficar aqui, não me importo.
Devam edebilirsin.
Pode prosseguir.
Devam edebilirsin.
Podes.
sonra isterseniz devam edebilirsin.
Depois fale, se quiser.
Bütün hayatın boyunca küçük bir kız olarak, böyle devam edebilirsin.
Você continuaria uma garotinha para sempre.
Yemeğine devam edebilirsin, bayan.
Vou procurar não atrapalhar seu almoço, moça.
Denemeye devam edebilirsin.
Podes tentar à vontade.
Eğer o kadar seviyorsan, yeni aşığınla ilişkine devam edebilirsin.
Continue vendo o seu novo amor, se é que tanto te importa.
Devam edebilirsin...
- Louco! Podes continuar...
Sonsuza dek devam edebilirsin, her şey uygun.
Podes continuar eternamente, pode ser tudo resolvido.
- Devam edebilirsin
- Pode prosseguir.
Yani, şu konuşkan, samimi ve tatlı insan rolüne devam edebilirsin...
Por isso, podes continuar a ser o mesmo, trapaceiro doce, cândido, falador e...
Devam edebilirsin, evlat.
Deixe-se estar, rapaz.
- Hayır ama devam edebilirsin.
- Não, mas prossiga.
Şimdi iskelenin sonuna kadar devam edebilirsin ama 150'yi geçme. Hep 150.
Agora vá embora até o fim da doca... mas não ultrapasse 150km / h.
Kaçmaya devam edebilirsin, ama trenin sonuna geldin. Ve saklanacak bir yer yok.
Podes correr, rapaz, estás a correr para o fim do comboio... e não há sitio para te esconderes.
Bu sayede rahatlarsın, ve işine devam edebilirsin.
Assim descansas a cabeça e recuperas. Exactamente.
İnandığın bir şey için artık çok geç olduğunda nasıl devam edebilirsin?
Como podemos continuar sem acreditar no que fazemos?
- İşine devam edebilirsin.
- Podes ir à tua vida.
Archie'ye olanlar için üzgünüm, ama seninkiler beni kovduğu için kendi kavgana devam edebilirsin.
Lamento o que aconteceu com o Archie, mas... desde que me dispensaram, podem ter as vossas brigas à vontade.
Yayına devam edebilirsin.
Pode continuar.
İşine devam edebilirsin.
Podes continuar com a tua tarefa.
Tüm bu istediklerini yapmaya devam edebilirsin Elias.
Podes continuar a fazer tudo o que queres, Elias.
İstediğin delikte, istediğin kişiyle istediğini yapmaya devam edebilirsin.
Podes voltar a fazer o que queres com quem quiseres, em que orifício quiseres.
Uyumaya devam edebilirsin.
Vai dormir.
Bu yüzden insanları öldürmeye devam edebilirsin.
Pode continuar a matar gente e formar-se.
Sen yine sahada oynamaya devam edebilirsin. Bunu yapmak için para kazanmaya devam edebilirsin.
Você pode continuar jogando, e continuar sendo pago por isso.
Sears'da vurmaya devam edebilirsin.
É muito melhor que trabalhar na Sears.
Sen de burada kalıp casusluk yapmaya devam edebilirsin.
Então vou eu e o Dave e tu ficas por cá a espiar.
Üzerinde çalışmaya devam edebilirsin.
Mas podes continuar a tratar disso.
Elbette, sende kullanmaya devam edebilirsin.
Claro que podes ficar com ele.
Bu saçmalığa devam etmek istiyorsan, tek başına devam edebilirsin.
Q, se quer continuar com esta charada, faça-o sozinho.
Tamam. Tek oyunla devam edebilirsin.
Pronto, podes organizar um jogo no Lido.
Ama istersen hayatını ikili oynamaya da devam edebilirsin.
Ou talvez queiras continuar a fugir à realidade.
Angie, sabah devam edebilirsin. Yeterince çalıştın.
Angie, podes fazer isso amanhã de manhã.
- Ama daha ne kadar bakmaya devam edebilirsin ki?
- Vais procurar por quanto tempo?
Kariyerine on yıl boyunca devam edebilirsin on yıl boyunca mükemmel, değişmemiş bir güzellik. Ama bu sürenin sonunda, insanlar şüphelenmeden önce herkesin gözünün önünden sonsuza kadar kaybolmalısın.
Pode continuar a sua carreira por dez anos de beleza inalterável, mas ao fim desse tempo, antes de começarem a desconfiar deve desaparecer para sempre.
Devam edebilirsin.
É verdade.
Jürimiz kabul etti. Devam edebilirsin.
Os juízes aceitaram a resposta.
Oyuna devam edebilirsin.
Pode continuar o jogo.
Devam edebilirsin, ancak rotandan ayrılma.
Pode continuar mas sem se desviar da sua rota.
Sigara içmeye devam edebilirsin, Krüger.
Continua a fumar, Krüger.
Fikrini değiştirirsen istediğin zaman devam edebilirsin.
Podes sempre voltar a tentar um dia, se mudares de ideias.
İyileşirken de çalışmalarına devam edebilirsin.
E podes continuar com os estudos enquanto recuperas.
Tabii burada yaşamaya devam edebilirsin.
Claro podes continuar a morar aqui.
Devam edebilirsin, kızım.
Muito bem, miúda.
"E" harfini kullanmadan neden seni kovmamam gerektiğini açıklarsan, işine devam edebilirsin.
Se disseres porque não te devo despedir sem usar a letra "E"... podes continuar cá.
Lavinia, devam edebilirsin.
Lavinia, podes continuar.
Devam edebilirsin.
Procedamos!
- Dinlenmeye devam edebilirsin, eğlenmene bak!
Acorda, acorda.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]