Halime bak traduction Portugais
350 traduction parallèle
Şimdi şu halime bak.
Agora olhe para mim.
Halime bak, korkunç!
Esta é uma visão lamentável.
Phil, halime bak.
Phil, olha para mim.
Gençken bayağı ilgi çekerdim, ama şimdi halime bak.
Quando era jovem, causava admiração, mas olha agora para mim.
Halime bak!
Olhe para mim!
Şu halime bak.
Bem, olha para mim.
Ama şimdi halime bak.
Mas olhe agora para mim.
Halime bak.
Olha para mim.
Bir de şimdiki halime bak!
Olha para mim agora!
Tanrı âşkına halime bak.
Por Deus, que faço aqui?
Şimdi de beni öldürmeye çalışıyorlar. Şu halime bakın!
E agora querem matar-me.
Şu halime bakın!
Olhem para mim!
Halime bak Vic.
Olha para mim, Vic.
Şimdi de beni öldürmek istiyorlar. Halime bakın!
E agora querem matar-me.
Şu halime bak, aşağılık herif.
Olha para isto, seu sacana.
Halime bak, kağıt mendil ver.
Dê-me um lenço.
- Şimdi şu halime bak.
E agora olha para mim.
Burada, dış dünyada halime bak.
Aqui no mundo, olha para mim.
Halime bak, yıllığı 25.000 dolardan bir dergiyle sözleşme yapmışım.
Cá estou, com 25.000 dólares por ano de um contrato com uma revista.
Halime bak.
Olhe para mim.
Halime bak Efendimiz.
Olha para mim, Senhor.
Yani, şu halime bakın.
Quero dizer, olhem para mim.
Şimdiyse şu halime bak.
Não sei o que correu mal.
Halime bak!
Olha para mim!
Şu halime bakın ; heyecandan yemek bile yiyemiyorum.
Vejam. Nem consigo comer. Estou tão ansiosa.
Şu halime bak.
Olhe para mim.
Şu halime bak.
Olha para mim.
Tamam, halime bak.
olha para mim.
Bunu yapmayacağıma dair kendime söz vermiştim ama şu halime bak.
Prometi a mim mesma que não faria isto e olha para mim.
Halime bak.
Ouça-me.
Bir de şu anki halime bak, fenadan daha iyi değilim.
E agora, olha para mim. Estou à beira da loucura.
Şu halime bak!
- Olhe para cima. - Eu sei.
Şu halime bak Ernest.
Vê só isto, Ernest.
Şu halime bak, sırılsıklamım.
Olha para mim! Estou toda encharcada!
- Şu halime bak.
Vê como estou.
Senin için gerçekten tutuşuyordum şimdiki halime bak.
Porque estava como uma moto, e, agora, nada.
Halime bak.
Olhem para mim.
Halime bak.
olha para mim
Tanrım şu halime bak.
Meu Deus! Olha só para mim.
Neyse görüşürüz. Şu halime bak.
A chuva constante?
Tanrım, halime bak.
Caramba, olhem para mim.
Beni mahvettin. Halime bak.
Vai-te embora!
Bir de şu halime bak.
Olhe para mim agora.
Fakat şimdi şu halime bir bak.
Mas olha para mim agora.
- Şu halime bir bak, Adrienne.
Isto parece uma pintura flamenga.
- Şu halime bir bakın... ülser ve hep daha fazla kar isteyen bir ortaklık türünün kuruluşu.
- E veja o que eu ganhei. Uma úlcera e um conjunto de sócios que exigem mais lucros.
Halime bir bak.
Estás-me deixando mal.
Şimdi bak şu halime. Hadi yürü.
Agora vá lá.
Bak halime...
Olhe para mim.
- Şu anki halime bak.
- Olhem para mim agora.
Şu halime bak.
Estou uma pilha de nervos.
bakın 5588
bakin 38
baker 135
bakalım 1238
bakersfield 28
bakar mısınız 174
bakıyorum 163
bakire 33
bakarım 81
bakma 203
bakin 38
baker 135
bakalım 1238
bakersfield 28
bakar mısınız 174
bakıyorum 163
bakire 33
bakarım 81
bakma 203
baktım 85
bakire misin 19
bak sen 266
baksana 1623
bakarız 131
bakan 73
bakacağım 88
bak ne diyeceğim 537
bakar mısın 103
bakmadım 27
bakire misin 19
bak sen 266
baksana 1623
bakarız 131
bakan 73
bakacağım 88
bak ne diyeceğim 537
bakar mısın 103
bakmadım 27