English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ O ] / Onu öldürecekler

Onu öldürecekler traduction Portugais

371 traduction parallèle
Onu öldürecekler.
Vão matá-lo.
- Onu öldürecekler!
- Eles vão matá-lo!
- Onu öldürecekler.
- Vão matá-lo.
Onu öldürecekler!
Porque eles vão matá-lo.
Er ya da geç onu öldürecekler, ya da hapse gönderecekler... sadece kendisi kaldı.
Antes ou depois acabam mortos ou presos... até que ele fica sozinho.
Yoksa onu öldürecekler!
- Vão te matar!
Onu öldürecekler çavuş.
Eles vão matá-lo, sargento.
Onu öldürecekler. Ama o, üçüncü gün dirilecek.
Matá-lo-ão, mas, ao terceiro dia, ressuscitará.
Onu öldürecekler!
O Leo, vão matá-lo!
- Onu öldürecekler.
- Eles vão matá-lo.
Eğer bulurlarsa, onu öldürecekler.
Se o encontrarem o matarão.
Diğer Mortonlar da gelip onu öldürecekler.
Outros Mortons chegarão e acabarão com ela.
Onu öldürecekler.
Vão matá-Io.
Bence, onu öldürecekler.
Acho que vão matá-lo.
- Nasıl? - Onu öldürecekler!
- Eles sempre fazem isso.
Diğer Mortonlar da gelip onu öldürecekler.
Outros Mortons acabam por aparecer e vão acabar com isto.
- Fakat onu öldürecekler!
- Mas eles vão matá-la!
- Onu öldürecekler değil mi?
Vão matá-lo, não é?
- Ama onu öldürecekler!
- Väo dar cabo dele.
Hayır, onu öldürecekler.
Eu sei que vão matá-lo.
Yardımcı olamazsanız onu öldürecekler.
E se não o ajudar, vão matá-lo.
Onu öldürecekler!
Eles vão matá-lo!
- Onu öldürecekler!
- Vão matá-lo!
Onu öldürecekler.
É suposto ela morrer.
Pazar gününe kadar Polaris Mayını'nı bitirmezsem onu öldürecekler.
Vão matá-la se eu não acabar a Mina Polaris até domingo.
Neden onu öldürecekler?
Por que vão matá-lo?
- Onu öldürecekler!
Vão matá-lo! Meu Deus!
Onu öldürecekler diyorum!
Eles matam-na.
Onu öldürecekler.
Ele vai matar-se.
Aman tanrım, onu öldürecekler.
Watson, já sei.
Ama anne, onu öldürecekler.
- Mas, mãe, eles vão matá-lo.
Onu öldürecekler.
Estão a matá-lo.
Bu adamlar sadece başsavcı gelene kadar burada oturacak sonra onu öldürecekler, burada benim mekanımda!
Estes homens vão ficar aqui sentados até o advogado entrar e então vão matá-lo aqui mesmo no meu lugar!
Onu öldürecekler!
Eles vão matá-lo.
Onu öldürecekler
- Vao mata-la.
Eğer Briar bu adamlardan birini vurursa, onu öldürecekler.
Se o Briar matar um destes homens, eles irão matá-lo.
- Onu öldürecekler, lanet olsun.
- Vão matá-lo, porra.
İstersen, varsay ki onu öldürecekler. O bir adam, o bir ölümlü. Ölüm de gelecek, gerisi fazlalık.
Ele é um homem, é mortal, todos nós morremos, etc... e ele morreria de qualquer forma, mais cedo ou mais tarde.
Söyle bana Pauley, onu öldürecekler mi?
Diz-me, Pauley, ele vai matá-la agora?
Başkan olmasına fırsat vermeden onu öldürecekler.
Matam-no antes de o deixarem ser Presidente.
Bir şey yapmazsak, onu öldürecekler.
Mesmo sem fazer nada, eles matam-na.
Yalnız gitmek zorundayım. Yoksa onu öldürecekler.
Tenho de ir sózinho ou eles matam-na.
Onu çarmıha gerdiler, seni de öldürecekler.
Crucificaram-no e a ti também te matam.
Onu öldürecekler.
E o Chico.
Onu öldürdüler, seni de öldürecekler.
Eles mataram-no e vão mata-lo também.
Onu öldürecekler!
Vão matá-lo!
Onu öldürecekler.
O Bootes contou-me acerca da tua arma.
Onu öldürecekler.
Eles vão matá-lo.
Eğer onu bizden önce mafya bulursa, öldürecekler.
Se a máfia o apanhar antes de nós, matam-no.
Eğer beni görürse, ya da onu kaybedersem kızımı öldürecekler.
Se ele me vê, ou se eu o perco, eles matam-na.
- Eğer onu alamazsam, öldürecekler.
- Se não a encontrar depressa, matam-na.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]