English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ O ] / Onunla konuşabilir miyim

Onunla konuşabilir miyim traduction Portugais

325 traduction parallèle
Onunla konuşabilir miyim?
Mas posso falar com ele agora?
Onunla konuşabilir miyim, bayım? Onu on dokuz...
Posso falar com ele?
- Onunla konuşabilir miyim lütfen?
- Posso falar com ela, por favor?
Onunla konuşabilir miyim?
Posso falar com ele?
- Şimdi onunla konuşabilir miyim?
- Pode passar-lhe o telefone?
- Onunla konuşabilir miyim?
Posso falar com ele?
- Baksana, onunla konuşabilir miyim?
Posso falar com ela? - É toda tua.
Sayım Rahip, onunla konuşabilir miyim?
Sua Reverência? Posso falar com ele?
Patron, onunla konuşabilir miyim?
Chefe, eu poderia falar com ele?
Yukarı çıkıp onunla konuşabilir miyim?
Posso subir para falar com ele?
- Onunla konuşabilir miyim, doktor?
- Eu posso falar com ele?
- Onunla konuşabilir miyim?
- Posso falar com ela?
Onunla konuşabilir miyim?
Deixa-me falar com ele, ok?
- Bayan Plenderleith evdeyse onunla konuşabilir miyim?
- Posso falar com a Sra. Plenderleith?
Onunla konuşabilir miyim lütfen?
É possível falar com ele?
En azından özür dilemek için onunla konuşabilir miyim?
Posso, pelo menos, falar com ela? Para lhe pedir desculpas?
Uyuyormuş. - Onunla konuşabilir miyim?
- Mesmo assim, posso falar com ele?
Onunla konuşabilir miyim?
- Posso falar com ela? - Porquê?
Onunla konuşabilir miyim?
Diga-me, como posso falar com ela?
- Onunla konuşabilir miyim?
- Posso falar com ele?
Onunla konuşabilir miyim?
- Posso falar com ele?
— Onunla konuşabilir miyim?
Deixa-me falar com ela.
- Onunla konuşabilir miyim?
Posso falar com ele? Não.
Onunla konuşabilir miyim?
- Posso falar com ela?
Onunla konuşabilir miyim?
Eu não posso falar com ele?
- Sizce onunla konuşabilir miyim? - Evet, tabii.
- Posso falar com ele?
Evet. Onunla konuşabilir miyim?
Posso falar com ela?
Onunla konuşabilir miyim?
Não pode falar!
Peki o hâlde, şimdi onunla konuşabilir miyim? Hayır.
- Já posso falar com ele?
Dr. Kent, oraya gelip onunla konuşabilir miyim, lütfen?
Posso fala com você?
- Onunla yalnız konuşabilir miyim?
- Posso falar-lhe a sós?
- Onunla bir dakika konuşabilir miyim?
Importa-se que fale com ele um instante?
Mike, onunla ben konuşabilir miyim? Hayır.
Mike, posso falar com ela?
Onunla görüşüp, konuşabilir miyim?
Posso vê-lo, falar com ele?
Ama en azından onunla bir konuşabilir miyim?
Posso ao menos falar com ela?
Eğer sakıncası yoksa, onunla yalnız konuşabilir miyim?
Se não se importar, gostaria de entrar sozinho.
Orada Samantha Baker diye birisi var mı, var ise, onunla kısaca konuşabilir miyim?
Podia dizer-me se vive aí uma Samantha Baker e, se sim, posso conversar com ela?
- Onunla ben konuşabilir miyim?
Podes dar-nos um segundo, Charlie?
Bakın, onunla yalnız konuşabilir miyim, lütfen?
Posso falar a sós com ela?
- Onunla biraz konuşabilir miyim acaba?
Importa-se que eu fale com ele um pouco?
Onunla konuşabilir miyim?
Posso falar com ela?
Onunla biraz konuşabilir miyim?
- Deixa-me falar com ele por um minuto?
Onunla biraz konuşabilir miyim?
Deixa-me falar com ele?
- Onunla biraz konuşabilir miyim?
- Claro.
— Onunla konuşabilir miyim lütfen?
Estou ao telefone.
Müsaadenle onunla biraz konuşabilir miyim?
Dás-me licença que fale com ele um minuto?
Onunla konuşabilir miyim? Deneyebilirsiniz.
Algum sinal de vida?
Connie, onunla lütfen konuşabilir miyim?
Connie, posso falar com ele?
Onunla yalnız konuşabilir miyim?
- Posso falar com ela a sós?
Onunla ilk önce ben konuşabilir miyim? Sanmıyorum, Elise.
- Não poderei ter uma conversa com ele primeiro?
Evet. Onunla konuşabilir miyim?
Posso falar com ele?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]