English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ S ] / Silahlarınızı alın

Silahlarınızı alın traduction Portugais

143 traduction parallèle
Kadınlarınız, çocuklarınızı.. ... atlarınızı ve silahlarınızı alın.
Levem as vossas mulheres, as vossas crianças os cavalos, as armas.
Gidelim, silahlarınızı alın!
Deixa-o, toma as tuas armas!
Zıpkıncılar, silahlarınızı alın.
Arpoeiros, tragam as vossas armas.
Adamlarınızı toparlayın ve silahlarınızı alın!
Formem os homens e recolham as munições!
Hadi silahlarınızı alın!
Vão Iá buscar o chumbo!
Silahlarınızı alın ve dünyayı onlardan temizleyin!
Arranjem armas e varram-nas da face da Terra!
Gelip silahlarınızı alın.
Aqui estão as armas. Há muitas munições.
Silahlarınızı alın. - Ama biz aşçıyız.
- Mas somos cozinheiros.
Silahlarınızı alın ve beni izleyin.
Peguem nas armas e sigam-me!
İkiniz de silahlarınızı alın.
Peguem nas armas, ambos.
Silahlarınızı alın!
Peguem em armas.
Silahlarınızı alın.
Vamos! Em frente!
Silahlarınızı alın!
Não atirem!
Silahlarınızı alın!
Peguem nas vossas armas.
Çocuktan silahlarınızı alın.
Recolham as vossas armas do rapaz.
Baylar, takımlarınızla silahlarınızı alın ve çıkmaya hazırlanın.
Cavalheiros. Preparem o equipamento e armas.
Arazi çantalarınızı ve silahlarınızı alın, savaş istasyonlarına adam yerleştirin.
Peguem nas armas e vão para os postos de combate!
Silahlarınızı alın!
Peguem nas vossas armas!
Silahlarınızı alın ve çadırıma gelin.
Traz as tuas armas e vem à minha tenda.
Çıkmadan önce silahlarınızı alın.
Recolherão as armas do depósito antes da sortida.
- Silahlarınızı alın!
- Tirem-lhe as armas!
Silahlarınızı alın ve yukarı gelin. Çabuk!
Tragam as vossas armas e venham cá acima!
Silahlarınızı alın.
Reúne-os todos aqui.
Tamam Fransız, silahlarını al.
Pronto, Frenchy, desarma-os.
Consuelo sarayda esir tutulmayacaktı ve Gruda'nın adamlarını bizi ezmekten alıkoyacak silahlarımız olacaktı.
Consuelo não estaria presa no palácio... e teríamos armas para enfrentar os homens de Gruda.
Silahlarınız alın.
Aqui estão as vossas armas.
Şimdi silahlarınızı çite asın, giderken alırsınız.
Deixem ali as armas e levem-nas quando se forem embora.
Altın falan yoksa bile silahlarımı ve kızı alırım.
E se não houver ouro, fico na mesma com as armas e a rapariga.
Onların silahlarını alırız. Onları yeneriz.
Vamos buscar as armas, e ficamos com elas.
Silahlarınızı alın ve gidin.
Silêncio.
Hedeflerinize nişan alın, silahlarınızı kontrol edin.
Preparem-se.
Hepiniz silahlarınızı otomatikten, tek atışa alın.
Mudem as armas de automático para tiro simples.
Silahlarınızı bırakın yoksa biz zorla alırız.
- Baixem as armas ou usaremos a força.
Başkan de Gaulle isterse şeytanın ta kendisi olsun kendimizi korumamız için gereken silahları yine de satın alırdık.
E se o Presidente De Gaulle fosse o próprio demónio... eu esperaria que o meu Governo lhe comprasse o que necessitamos para nos defendermos.
Silahları satın alırız, iş biter, ve sen buradan uzarsın.
Fazemos a compra e acabou-se, piras-te daqui.
Gardiyan birimleri 5, 6 ve 8 otomatik silahlarınızı ve yedek cephanenizi hazır tutun ve yerlerinizi alın.
Unidades da guarda cinco, seis e oito, usem armas automáticas, munições adicionais e tomem posições.
Silahlarınızı alın!
Vamos, depressa!
Yakalanıp silahlarımızın alındığını, sonra da kaçtığımızı söyleriz.
Vamos dizer que fomos capturados, tomaram nossas armas e conseguimos escapar.
Birkaç adam alın, silahlarınızı da mecbur kalmadıkça kılıflarından çıkarmayın.
Reúnam alguns homens e só toquem nas armas em último caso.
Silahlarınızı da alın. Savaş durumu.
E equipem-se com as armas de batalha.
- Silahları alın, ne istiyorsanız onu alın.
Levem as peles e o que quiserem.
Silahlarınızı alın!
Não torne isto pior! Já matou um homem!
Yarbay Anderson, adamlarınızın hayatına önem veriyorsanız, silahlarınızı emniyete alıp yere bırakmalarını söylersiniz.
Se se preocupa com os seus homens, Mande-os largar as armas.
Silahlarınızı emniyete alıp yere bırakma emri verin.
Pela última vez, diga aos seus homens para largarem as armas!
Dr Kelly, o kamyonda nükleer silahlar varsa ve Ruslar engel olamıyorsa kamyonu durdurmak için savaş riskini göze alır mısınız?
- Se há armas nucleares no camião e os russos não o podem interceptar está disposta a arriscar uma guerra para o deter?
Alın silahlarınızı.Beni takip edin.
Peguem numa arma e sigam-me!
Silahlarınızı alıp başınıza silahlı nöbetçi dikti mi? - Kendinizi bir savaş tutsağı olarak düşündünüz mü? - Evet.
Ele retirou-vos as armas e colocou-vos sob escolta armada?
Silahları alırız. Kadını bulup...
Vão arranjar armas...
Hazırlıklarınızı yapın, bulduğunuz bütün silahları alın ve bir araya toplayın.
Então, cavem buracos e apanhem qualquer arma que encontrarem... e estejam atentos.
Alınmayın ama, dostum, karşılaştırıldığında sizin silahlarınız ilkel kalıyor.
Não te ofendas, mas as vossas armas são primitivas.
Ufukta geliriz, şu ikisini halledip atlarını ve silahlarını alırız.
Voltamos de madrugada, agarramos estes dois e ficamos com armas e cavalos.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]