English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ Y ] / Yemekleri

Yemekleri traduction Portugais

1,787 traduction parallèle
Yemekleri yerken parmaklarınızı yiyeceksiniz.
O campo abre-nos tanto o apetite.
Bunlarla yüzümüzdeki yemekleri temizliyoruz yani.
Quero dizer, esses são artigos utilizados para limpar comida da cara..
Kavurmalı yemekleri pek yapamam.
Não me imagino a fazer fritos.
Akşam yemekleri.
Jantares.
Akşam yemekleri, taksiler ve bale derken, flört etmek de aynı fiyata denk geliyor.
Descobri que com os jantares, e os táxis e o ballet... namorar custava-me o mesmo.
( Meksika yemekleri yapan fastfood )
- Taco Bell!
Akşam yemekleri bu günlerde karmakarışık oluyor.
Os jantares estão muito informais hoje em dia.
Şu Çin yemekleri getiren çocuğu biliyor musun?
Sabes quem é aquele rapaz de entregas de comida chinesa?
Baryum yemekleri.
- Soluções de bário.
Baryum yemekleri?
- Soluções de bário?
Ve annenin yemekleri.
A comida da tua mãe...
Dünyanın en iyi yemekleri Fransa'da yapılır.
A melhor comida do mundo é feita em França.
Fransa'nın en iyi yemekleri ise Paris'te.
A melhor comida de França é feita em Paris.
Kimilerine göre, Paris'in en iyi yemekleri, Şef Auguste Gusteau tarafından yapılıyor.
E a melhor comida de Paris, segundo alguns, é a do Chef Auguste Gusteau.
Aşçılar, aşçılar, yemekleri hazırlar.
Commis, commis, são cozinheiros.
Linguini'nin yaptığı yemekleri mi istiyorlar?
Eles estão a pedir comida preparada pelo Linguini?
- Peki, yemekleri hep böyle güzel midir?
- A comida é sempre assim tão boa?
Tanrım, burada 5 ay geçirince, insan ev yemekleri için can atıyor.
Cinco meses nisto... Estou ansioso por voltar para casa.
Öyle, okul yemekleri beş para etmez, sanırım.
É, comida de liceu não é das melhores, eu acho.
Farzana da yemekleri yapıyordu.
E a Farzana fazia as refeições.
Her şey için savaşırdım. annemin yemekleri için bile.
Tive de lutar por tudo o que tenho. Até pelo guisado de atum da mãe.
Biz de köpekleri ve yemekleri alalım.
Nós vamos com os cães a pé.
Sıkıcı pazar yemekleri. Yeni arkadaşlarımdan birini...
Um dos meus amigos pode cá vir jantar?
Dünya başkentleri, hükümet yemekleri, birinci sınıf uçuşlar.
Capitais mundiais, jantares de estado, voos em primeira classe.
Joe'nun yemekleri için gelmedin ya.
Então? Não foi a comida do Joe que te trouxe aqui... Que se passa?
Ayrıca, yemekleri eski karısı pişiriyor.
Além do mais, é a ex-mulher que vai cozinhar.
Baş yemekleri dağıtmalıyız.
Nós estamos quase a servir as entradas.
Kahveler kokteyl oldu kokteyller akşam yemekleri, yemekler de...
O café transformou-se em cocktails, que se transformaram em jantar e o jantar transformou-se em...
Bu yeri, New York'ta keyifli akşam yemekleri rehberinde mi buldun?
Encontraste este sítio no "Guia dos restaurantes luxuosos de Nova Iorque"?
Vali ile öğle yemekleri yiyeceksin, burs kazanacaksın, mankenlik kontratı imzalayacaksın.
Estamos falando de almoços com o governador e bolsas de estudo e contractos. Trabalhos.
Yunan yemekleri bağırsaklarımda durmuyor.
Não consigo digerir a comida grega.
Yemekleri hazırlamalıyım. Yemekleri hazırlamalıyım. - Hayır anne!
Oh, eu tenho que cozinhar, eu tenho que cozinhar!
- Yemekleri hazırlamalıyım. Çalışamazsın, anne. Uyuman gerek.
Mãe, não podes trabalhar, precisas de dormir.
Kasabanın en iyi yöresel yemekleri. "
A melhor comida da cidade. "
Artan yemekleri sana vereceğim.
Tens aqui uns restos.
Hong Kong'da Şangay yemekleri yapan bir lokanta biliyorum.
Conheço um restaurante em Hong Kong, que serve pratos de Xangai.
Buranın yemekleri kötü olduğu için.
É porque a comida não presta.
Peki Lava Springs'in yemekleri nasıl?
Então, que tal é a comida em Lava Springs?
Artık gene ev yemekleri yiyeceksin.
Agora, vai ter comida caseira de novo.
Belki Patti Smith'in yemekleri için buradadır.
Talvez a Patti Smith tenha vindo pela comida grátis.
Tüm yemekleri odasında yemek istediğinden anlaşılıyordu.
Era óbvio, quando queria comer todas as nossas refeições no quarto.
Artık yemekleri seviyorum.
Eu gosto de sobras.
Akşam yemekleri, malzemeler ve dışarıdaki arkadaşınızın defnedilmesi dahil.
Incluindo o jantar, os mantimentos e o funeral do vosso amigo.
Eee, evde yemekleri kim pişirirdi, Jay?
Então, quem cozinhava na tua casa, Jay?
Yemekleri.
A comida.
Zaten yemekleri pişiyor.
Eles estão a pensar
Çin yemekleri...
Comida chinesa...
Yemekleri için.
Pela comida.
Şimdi akşam yemekleri hayal.
Nada mais de jantares chiques.
Demek istediğim, emniyet kemerlerimizi takıyoruz,... vejeteryan yemekleri yiyoruz,... güneş kremleri sürüyoruz. Ama mesele gönül işlerine gelince,... hepimiz buzlu bir yolda araba kullanan dikkatsiz birer şoförüz.
Podemos usar cinto de segurança, comer legumes, e usar protector solar... mas quanto ao coração, estamos todos a conduzir uma estrada perigosa.
- Hint yemekleri.
- A mulher do Epps.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]