Çocuk nasıl traduction Portugais
750 traduction parallèle
- Çocuk nasıl?
- Como é que ele está?
Senin çocuk nasıl gidiyor? Harika.
- Como vai o seu moço?
Her şey bir yana, bir çocuk nasıl olur... Artık kabul edelim, bu bizim hatamız.
Depois de tudo, no que uma criança se torna... sinceramente, é culpa nossa.
Çocuk nasıl?
Como está o miúdo?
Zavallı çocuk nasıl da sakat kaldı.
Pobre rapaz tão incapacitado que ele está.
Çocuk nasıl?
Como está ele?
Çocuk nasıl?
Como está o rapaz?
General, 303'lük bir Lee-Enfield'le vurulan bir çocuk nasıl yardım talep eder?
General, como pode uma criança pedir ajuda, se acaba... de ser atingida por uma 303?
- Çocuk nasıl? Uyudu mu?
- Como está o rapaz?
Çocuk nasıl oluyor da tek başına çıkıyor?
Por que saiu o miúdo sozinho?
Şimşek Çocuk nasıl ama?
Como estás, Lightning Boy?
Kahretsin! Bu çocuk nasıl dışarı çıktı.
Como o garoto saíu?
Çocuk taşıma sepetinin nasıl yapıldığını da öğrettiler mi?
E te ensinaram cómo fazer amuletos?
Nasıl gerçek bir çocuk olmayı bekliyorsun?
Como esperas alguma vez ser um rapaz de verdade?
"Nasıl gerçek bir çocuk olmayı bekliyorsun?"
"Como esperas alguma vez ser um rapaz de verdade?"
- Bu çocuk sana nasıl bakacak?
- Como irá o rapaz sustentá-la?
- Çocuk bu akşam nasıl? - İyi.
- Como está o miúdo?
Anne olmaktan nasıl korkup çocuk sahibi olmayı reddettiğini bilmesem onu anlayıp acısını paylaşırdım. "
Eu devia ter mais simpatia com a senhora... se não soubesse como era receosa... e como, por isso, se tinha recusado à maternidade.
Nasıl da cesur bir çocuk olmuş, değil mi?
Que brincalhão que este rapaz se tornou, eh?
Senin gibi iki çocuk sahibi ve akıllı bir kadın nasıl bu saçmalıklara bu aptallıklara, bu kandırmacaya inanır?
Será possível que o mulher como tu, mãe de 2 filhos, com a cabeça bem assente, acredite nestas parvoíces, nestas burrices?
Küçük Savaşçı'ya nasıl onurlu bir çocuk olacağını öğretebilirsin... Vittorio'nun manevi oğlu nasıl olursa öyle....
Sabes como o pequeno guerreiro deve ser ensinado... para ter a honra de ser um filho da tenda daquele chamado Vittorio.
Nasıl olduğunu hiç sorma. Sonra Charley ile beni... "çocuk yuvası" denen bir çöplüğe yerleştirdiler.
Depois puseram-me a mim e ao Charley... numa pocilga chamada "orfanato".
Böyle bir çocuk üniversiteye nasıl girebildi?
Como ele entrou na faculdade um cara assim?
Bir çocuk âni bir karar veriyor sonra da pişman oluyor, bundan nasıl kurtulacağını da bilemiyor.
Um rapaz casa-se num impulso, sente-se preso, e não sabe como sair da situação.
Pete, çocuk nasıl?
- Pete, como estás?
Peki ama sana katlanamayan bir adamdan nasıl çocuk sahibi olmayı planlıyorsun?
Mas como diabo planeias ter um filho de um homem que não te suporta?
Bu Walter Forst nasıl bir çocuk?
Qual é a claase dos meninos de Walter Forst?
Jim, çocuk Sand'in bar saldırısını nasıl önlediğini merak ediyordu.
Jim, o rapaz quer saber sobre o episódio no bar.
Bütün bu çocuk yapma olayını nasıl yaptılar?
E como procederão para procriar?
Küçükken nasıl da umut vaat eden bir çocuk olduğunu düşününce...
A primeira coisa que fazias era correr a casa toda, lembras-te?
Nasıl böyle çocuk gibi davranıyorsun?
Como é que consegues ser tão infantil?
Mecusiler O'nu bulduğunuzda, O'nun aradığınız çocuk olduğundan nasıl emin olacaksınız?
Magos... ao encontrardes essa criança, como sabereis que é o rei?
Çocuk nasıl doldurmuş olabilir?
- Como é que ele a carregou?
Zenci bir postacı, nasıl bu niteliklere sahip bir çocuk yetiştirebilmiş?
Como acha que um carteiro de cor... criou um filho com tantas qualidades?
Neden, her çocuk bunlardan birini nasıl... Uçuracağını öğrenebilir.
Qualquer criança pode aprender a voar numa coisa dessas.
Baba olmadan, nasıl çocuk olsun?
Sem pai, como é que pode haver criança?
Eğer yapamıyor olsalar, 10 bin, 20 bin kadın, erkek, çoluk-çocuk... boş yere suçlanıp itiraflarda bulunana dek ölümcül işkencelere nasıl maruz kalabilir ki? Her yıl katlediliyorlar ve Almanya yalnızlığa itiliyor.
e elas não conseguirem, então dez a vinte mil pessoas foram falsamente acusadas, brutalmente torturadas até confessarem e finalmente assassinados.
Çocuk nasıl, Michael?
- Como é o garoto, Michael?
Zavallı çocuk, nasıl da dövmüş seni! Gel, Karl Oskar.
Pobre pequeno, que surra te deu!
Bana göre, çocuk bunu nasıl olsa yapacaktı.
Para mim, o miúdo provavelmente tê-lo-ia feito de qualquer maneira.
Nasıl oldu da normal bir çocuk büyütebildim?
Como consegui educar uma criança normal?
Nasıl hissetmen gerektiğini biliyorum, ama onlar çocuk yahu.
Sei como se deve sentir, mas eles são miúdos.
Bir çocuk bu kadar uzağa nasıl yüzebilir ki? Bu mümkün değil.
Esteban pode ter chegado até aqui.
Her nasıl olduysa, o çocuk benim olur.
Seja como for que tenha acontecido, o filho é meu.
Gördüğünüz gibi herkesin...'bu çocuktan nasıl faydalanabilirim'diye düşündüğü bir çocuk.
Veja, ele era o tipo de crianca... que todo mundo acha que teria sucesso na vida.
O adamdan çocuk yapmaya devam edersen hayatın nasıl düzelecek?
Como a sua via pode melhorar se você continua tendo filhos desse homem?
Nasıl olsa dünyada bir sürü çocuk var.
Há demasiadas crianças no mundo.
Bir çocuk mu? Oraya nasıl gelmiş?
Como é que ele chegou aí?
- Erkek çocuk, bu şeyi nasıl kullanacığını bilirdi.
Ele saberia pilotar esta coisa.
Çocuk kalacak, ben de ona nasıl bağlandığını göstereceğim.
O miúdo vai ficar e mostro-lhe tudo.
Nasıl istersen öyle yaşa, umurumda değil. Ama o çabuk etkilenen bir çocuk.
Podes viver como quiseres, mas ele é um rapaz muito influenciável.
nasılsın 5362
nasilsin 47
nasıl 3954
nasil 16
nasıl gidiyor 2080
nasil gidiyor 23
nasılsınız 3074
nasıl oldu 268
nasıl öldü 77
nasıl yani 1497
nasilsin 47
nasıl 3954
nasil 16
nasıl gidiyor 2080
nasil gidiyor 23
nasılsınız 3074
nasıl oldu 268
nasıl öldü 77
nasıl yani 1497
nasıl olmuş 116
nasıl ölmüş 19
nasılsın canım 26
nasılsın tatlım 38
nasılsın bebeğim 20
nasıl oldun 41
nasılsınız hanımefendi 16
nasıl yardımcı olabilirim 221
nasılsın hayatım 22
nasıl istersen 701
nasıl ölmüş 19
nasılsın canım 26
nasılsın tatlım 38
nasılsın bebeğim 20
nasıl oldun 41
nasılsınız hanımefendi 16
nasıl yardımcı olabilirim 221
nasılsın hayatım 22
nasıl istersen 701