English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Russe / [ A ] / Acık

Acık traduction Russe

33,934 traduction parallèle
Ben çocuk olduğumdan karnım acıkırsa denizcilerden yemek dilenebilirim.
- Тогда буду работать за еду.
Ölüm meleğiyiz ama yaşayacak bir yere ihtiyacımız var ayakta kalınca uykumuz geliyor yemeyince de acıkıyoruz!
ну зачем ангелам смерти квартира? Разве они чувствуют голод или усталость?
Bir hayvan kızılötesi ışını tetiklediğinde kameralar otomatik olarak açılıp kaydetmeye başlayacak.
Когда животное проходит мимо инфракрасного луча, камеры автоматически включаются и начинают запись.
Güvercinler açık ara en başarılı şehir kuşlarıdır.
Голуби - определённо самые успешные городские птицы.
Işık açık.
Включаем свет. КРАНЦ Им хватит топлива сесть?
Size karşı tam olarak açık konuşmadım.
Я был с вами не вполне честен.
Bence... sen... biz... kim olursa... ihtimallere açık olmalıyız.
Мне кажется, ты, я, и все остальные, должны быть открыты для отношений.
Hayır, sorun falan yok. Burada önceliğimizin Melissa olduğu çok açık.
Да никакой проблемы, ясно же, кто важней.
Bu soruşturmanın birilerinin emri üzerine yapıldığı çok açık.
Расследование проводится по чьему-то приказу.
Artık tüm dünyaya açıklayacağım.
Пусть теперь весь мир узнает.
Restoranı geç saate dek açık bırakmanıza neden olduğum için özür dilerim.
что задерживаю в такой поздний час.
13 yıl birlikte yaşadık. Bana karşı nasıl bu kadar acımasız olabilirsin?
Мы жили вместе 13 лет.
Du Jour görevlerini ben teslim ediyorum Beş dakikalık gözlemsel komedi Açık Mic gece Joke Deli adlı bir yerde.
Их задание заключается в том, что я 5 минут должен рассказывать шутки на открытом стенд-ап вечере в месте "Дыра шуток".
Ben geçeceğim. Açık mikrofona gitmen lazım, Eminim öldüreceksin.
Займусь этим, а тебе нужно идти выступать, уверенна ты зажжёшь.
Bu mantıklı kılan tek açıklama.
Это единственная правдоподобная версия.
Bunu açıkladığımızda Kaptanımıza, Savcılık'yı aradı.
Когда мы объяснили это нашему капитану, он позвонил прокурору.
Açık açık söyle ona.
Скажи четко и ясно :
- Gözünü kaçırmadan açık açık konuş onunla.
- Выскажи ему все в глаза.
Kanunun öngördüğü en ağır cezayla cezalandırın onu lütfen. O adam, düşmanlarının kılıçlarını gayet açık görmüş olsa da genç Kral'ın ona karşı olan kıskançlığını ve korkusunu görememişti.
Вы должны строжайше судить его. но не разглядел
Tanrılar dinlemiyor çünkü. Açık, güneşli o öğleden sonrasında o adam, korumak için yemin ettiği efendisinin kılıcıyla can verdi.
Бог не слушает. он был убит своим же мечом.
Kılıç yüzünden acı çektiğinizi gördüğümde bir an önce gelin ortaya çıksa keşke diyorum.
чтобы вы поскорее нашли невесту.
Ama buzu açamıyoruz, kızı açıyoruz.
Но мы не вскрываем льдину.
Öyleyse, açık adayı tekrar göndermeme izin verin :
Что ж, позвольте снова предложить очевидного кандидата :
Şimdi onu daha iyi tanıdığım için şaşırdım. Açık bir ayı tuzağına adım atın ve daha sonra iyi kaybolun.
Теперь, когда я знаю его лучше, я удивлён, как он не наткнулся на медвежий капкан и не свалился в колодец.
Fakat eğer diğer tarafa katılmış olsaydı Dr. Krieg'in işi, Açık havada çıkarmak
Но если она была вовлечена в деятельность доктора Криг, то это может помочь нам выяснить, кто это сделал.
Sürücü kapısını açık tuttum,
Я открыл дверь со стороны водителя,
Daha önce bu derste belirttiğim gibi... sanat... Halka açık aşktır.
И как я говорил перед уроком, искусство это любовь, проявленная людям.
Bence açık bırak.
Не выключай.
Açıkçası böylesini sık görmüyorum.
Должен признать, такое нечасто встретишь.
Ne kadar acı olsa da, aslında korktuğum şeye kıyasla solda sıfır kalır.
Но как бы больно ни было, это ничто в сравнении с тем, чего я по-настоящему боюсь.
Umarım yolun açık olur, ve iyi biriyle tanışmanı da çok isterim.
Желаю вам хорошей поездки... и встретить там хорошую девушку.
Hayatım acı ve zorluklarla dolu olsa da yine de hayatımı seviyorum. Annemden bolca sevgi gördüm. Artık bir şemsiyem de var.
но моя жизнь мне нравится. что встретила вас.
Böyle arayarak. Telefon aç ona. Telefonu yok mu o kızın?
у нее же есть телефон?
Nomi, dünyanın en iyi kod kırıcı beyinlerinden biriyle şirketin açığını arıyor.
У Номи один из лучших кибер-умов в мире, и она ищет подходы к компании.
Açık konuşacağım, artık sana güvenmiyorum.
Давай начистоту. Я тебе больше не доверяю.
Ve onu hallettikleri zaman Dr. Williams şahit olarak bırakılmayacak açık ve net.
Когда они с ним разделаются, д-ра Уильямса как свидетеля в живых не оставят.
Yüce Majesteleri, Belçikalılar Kralı İkinci Leopold'a açık mektuptur.
Открытое письмо его величеству Леопольду II, королю бельгийцев.
Zihnini ona kim saldırdığına maruz bırakacaksın. Çok açık olacaksın.
Ты рискуешь открыть свой разум тому, кто взломал её.
Bu halka açık, üniteniz düşüyor.
Общественность потребует закрыть ваш отдел.
Anarşi 99'u yok etmedeki başarından sonra Gibbons'a açık çek verilmişti.
После уничтожения "Анархии 99", Гиббонсу выдали незаполненный чек.
Bu pislik herifi bulmak için açık çek aldık.
У нас карт-бланш на слежку за мерзавцем.
Bu arada açık bar hizmetinizde.
А пока для вас бесплатные напитки.
Bu kadar geç anlamam tuhaf çünkü açıkçası artık beni şaşırtabileceğini sanmazdım.
Забавно, что я только сейчас понял, ведь, честно говоря, я думал, ты уже неспособна меня удивить.
Bu plajın halka açık olduğunu biliyorum.
Я знаю, что пляж общий.
Bak Mitch, açık konuşalım.
Митч, давай начистоту.
Nasıl gidiyor? Hepinizi Huntley'e davet etmek istiyorum. Açık hava etkinliğimiz var.
Хочу пригласить вас всех на день открытых дверей в "Хантли".
Tamam, bak, açık konuşalım, tamam mı?
Слушай, давай начистоту.
Bekle, Leeds bu akşam açık hava etkinliğimiz var dememiş miydi?
Лидс сказала, сегодня день открытых дверей.
Kral George, Asabi George, Ejderha George, açık ve net konuş Arthur.
Король Джордж? Злой Джордж? Джордж с драконом?
Eğer ben halkı temsil ediyorsam cevap açık.
Я люблю вас. И если я представляю народ, то вот вам и ответ.
Açık konuşmak gerekirse, geri dönüp dönmeyeceğini bilmiyorum.
Честно говоря, я не знаю, вернешься ли ты после этого.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]