English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Russe / [ D ] / Dert değil

Dert değil traduction Russe

535 traduction parallèle
- Hiç dert değil.
- Да все в порядке.
Hayır, hiç dert değil.
Нет, все в порядке.
Dert değil.
Прекрасно.
Dert değil.
Хорошо.
- Hiç dert değil.
- Ничего, денег хватит.
Bölüğüme gittiğimde onlar beni kollar. Döneyim de, gerisi dert değil.
Я вернусь в расположение батальона, а там обо мне позаботятся.
Paran olunca dert değil tabii.
Когда они у вас есть.
Benim için dert değil. Eminim ki her dilde bu kabalığını sürdürecektir.
С ним на любом языке неприятно иметь дело.
Onun için, her şeyi kitabına göre yaptığımız müddetçe... -... katillerin asılıp asılmaması dert değil.
Будет убийца наказан или нет, лишь бы по правилам.
Tuvalet ortak ama dert değil.
Правда, туалет будет общий. Но меня это не беспокоит.
- Dert değil.
- Хорошо.
Dert değil benim için. Sahi söylüyorum.
Правда.
Para... dert değil.
- Этого добра у меня хватает!
- Saçmalıkla canımı sıkıyor, dert değil.
Пристаёт со всякими глупостями.
- İtaatle sunmak dert değil.
Нет, сэр. Проблем с исполнительностью нет.
Şu yangın sigortası işi artık dert değil.
Страховка за пожар покроет весь ущерб.
- Dert değil.
- Шикарно.
Dert değil.
Слазь с этой хреновины!
- O zaman dert değil.
- Он будет использовать тебя в видеоиграх.
Hiç dert değil.
Никаких проблем.
Dursunlar bakalım. Senin için dert değil.
- Не переведено -
- Dert değil cicim.
- Ничего, утенок.
Dert değil.
Без проблем.
- Dert değil.
- Нет проблем.
İki milyon kişi öldüyse dert değil mi?
- А разве есть разница? Разве не проблема, что погибли два миллиона невинных людей?
Bunu yapacaksın. Dert değil.
Ты быстро выучишься.
Dert değil Bay Banks. Sarılmamıza gerek yok.
Ќе волнуйтесь мистер Ѕэнкс мы обойдемс € без обь € тий.
- Merhaba. - Dert değil.
- ѕривет.
Ara verdiler. Dert değil. George, Franck'ın ofisinden arıyorlar.
- ¬ се нормально - ƒжорж, звон € т из офиса'ранка, втора € лини €.
- Dert değil.
- ƒа ладно.
- Dert değil.
ƒа ладно, ничего.
Sadece bir kazaydı. Dert değil..
Это был несчастный случай.
Oh, dert değil. Cleveland Browns`u satın alacak kadar para getirmişiz.
Не волнуйся, у нас останется и на покупку "Кливленд Браунс".
O da "sigaradan uzak dur, dert değil" demişti.
Она сказала : "Отлично, также давно, как ты не куришь."
Dert değil.
Не имеет значения.
Hiç dert değil.
Ничего.
Yine de bunu çok fazla dert etmiyorsun, değil mi?
Тем не менее, ты не так уж против этого.
Kötürüm olman dert edilecek bir şey değil.
Не важно, что ты парализована.
Oraya varmadan önce bunu dert etmesi onun için iyi değil ama, oraya vardığında bunu hatırlamalı.
Сейчас перед стартом ему не надо думать об этом, но там пусть вспомнит.
O dert değil. Sorun şurada...
Собственно, дело вот в чём.
"nihai dert" dedigimiz sey, sondan baska bir sey, dogumuzdan bu yana katlandigimiz derdin daha yogun bir saldirisi degil mi?
Что мы называем прошлым? Нечто нами понятое, но заболтанное? Последний припадок?
Şimdi tek tedavi etmemiz gereken ufak bir kanama. Ciddi bir şey değil, ama ileride dert çıkarabilir.
Теперь можно сказать, что имеется только небольшое кровотечение, не серьезное, но способное впоследствии вызвать осложнения.
Dert değil.
Ладно.
- Sorun değil, dert etme.
Ничего, не стоит вам беспокоиться.
Dert etme, sorun değil.
Все впорядке?
- Sorun değil dert etme.
- Нет никаких проблем.
- Kız kardeşinle biraz konuşmamın sakıncası yoktur değil mi? - O bunu dert etmez.
- Не возражаешь, если я минутку поболтаю с твоей сестрой
Bunu dert ettin kendine, değil mi?
Господи, у тебя проблема что ли какая-то?
Dert etme, aptal değil o.
Не волнуйся. Она не глупа.
Ben her zaman gerçekliği dert ederim. Kurguyu değil.
Меня больше волнует... реальность... а не выдумки.
Niyetim, John Bubber'un başına dert açmak değil.
— лушайте, € не пытаюсь создать проблемы ƒжону Ѕабберу.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]