Genç bir adam traduction Russe
971 traduction parallèle
"Çok parası olan genç bir adamın şehirde yalnız yaşamasının tehlikeli olduğunu düşünmüyor musun?"
"Тебе не кажется, что молодому человеку жить в городе с такой кучей денег - опасно?"
Yanında genç bir adam vardı.
С ней был молодой человек.
"Baharda, genç bir adamın ilgisi" bütün kış düşündüğü şeye yönelir.
А весной обычно реализуется то, о чём мужчина думает всю зиму.
Genç bir adam pek de iyi bir karakteri olmayan arkadaşının suçunu üstleniyordu.
Молодой человек взял на себя деяния друга, тот оказался не силен характером.
Lucy, şimdi genç bir adam olsam ne yapardım merak ediyorum bazen.
Знаешь, Люси, я часто думаю, что бы я сделал, будь сейчас молодым парнем.
Burada Bayan Matuschek'i genç bir adam karşıladı. "
"Там миссис Матучек ждал молодой человек".
William Smith adında genç bir adam.
Человек по имени Уильям Смит.
Bu sabah genç bir adam aradı.
Сегодня утром звонил молодой человек.
Daha genç bir adam olduğuna eminim.
Ну, я практически уверен,..
Genç bir adam mı?
Он молод?
Zeki, akıllı, hırslı ve genç bir adam. İşinden nefret ediyor.
Но Джордж Бейли не какой-нибудь мужлан.
İnşaat ve Kredi Birliği'nden en az benim kadar nefret ediyor. Doğduğu günden beri buradan gitmeye çalışan genç bir adam.
Он умный и честолюбивый молодой человек, который ненавидит свою работу и "Дома в кредит" почти так же, как и я.
Sen nesin, ters ve sinirli genç bir adam mı?
А теперь ты сам жалкий сопливый юнец.
Size genç bir adamı........ hizmetinize almanız için emir ve yetki verildi, siz onun karısını da almakla suçlanıyorsunuz.
Вы обвиняетесь в том, что имея приказ... или, по крайней мере, разрешение... взять себе в услужение юношу... вы так же забрали женщину.
Meydan...? Bir meydan okuyan görüyorum. Nişancılığına güvenen genç bir adam.
Кто-нибудь... желает бросить вызов?
Evinin havuzunda genç bir adamın cesedi bulundu.
Тело молодого человека было найдено в бассейне особняка этой звезды. Две пули в спину и одна в живот.
Lautrec henüz çok genç bir adam.
Лотрек еще слишком молод.
Rüyamda bir sokakta uyuyakalmışım, genç bir adam geliyor, uzun boylu ve güçlü.
Мне снилось, будто я спала на улице и ко мне подошел молодой мужчина, он был... высок ростом и силён.
Genç bir adamın hikâyesi :
История молодого человека :
Bahsettiğim açık, çünkü bu geceki film genç bir adam hakkında. Adı Kim Stanger.
Я говорю об этом потому, что сегодняшний фильм рассказывает о молодом человеке... по-имени Ким Стэнгер.
Asil düşüncelerle ve başarılarla... dolu sevimli genç bir adam.
Малый я добрый и поговорить не дурак, все помышления мои чисты, поступки благородны.
Ama senin gibi genç bir adam kendini bırakmamalı.
То такой славный молодой человек, как ты, не должен опускать руки
Dinleyin hele! Biz iki genç kadınız ve genç bir adam bazı günlerde bizi takip ediyor.
" Мы - две молодые девушки, на которых несколько дней назад обратил внимание молодой человек.
İçki içme yarışı sürüyor. Genç bir adam.
Там один парень уже восемь пинт пива принял.
Genç bir adam gördün mü? Benden biraz daha uzun siyah dalgalı saçlı, mavi gözlü.
Ты не видел тут парня : выше меня ростом, курчавые темные волосы и синие глаза?
"Bakire, eğer adamı aşka dair sağlam fikirlerinden ayırmak istiyorsa Mayıs ayında, genç ve oyuncu bir erkek serçeden yapılmış bir iksirim var."
"Если девица жаждет свести с ума от любви к ней..." "... есть у меня настой Майский на мягоньких бойких воробушках ".
"Genç adam, düşüp bir yerini incitebileceğinden haberin yok mu?"
"Молодой человек, разве Вам не известно, что так Вы можете упасть и ушибиться?"
Bir keresinde, grandük hayattayken... odamda saklanan bir adam bulmuştum, genç bir subaydı.
Однажды, когда великий князь был ещё жив, в моей комнате спрятался мужчина, молодой офицер.
Bu genç adam için yemekte sohbet bir parça güç olabilir bu yüzden onu konuşturmanı istiyorum.
Разговор за ужином может быть немного натянутым из-за этого юноши. Поэтому я хочу, чтобы ты его расшевелил.
Eşsiz bir ayrıcalığın tadını çıkardınız, genç adam.
Это редкая привилегия.
Genç adam, tiyatro ile ilgisi olmayan bir dolu insan var.
Но в мире много людей, которым не интересен театр.
İngiltere'den genç ve yakışıklı bir adam sizin için bu mesajı bana verdi. Oldukça garip bir mesaj. "Olmak ya da olmamak."
Просто один юноша в Англии просил меня передать вам довольно странное послание : "Быть или не быть?"
O genç adam sana bir şeyler anlattı. Jack?
Молодой человек что-то тебе рассказал.
Diyebileceğim tek şey, genç adam, iyi bir başlangıç yapmaktan uzaksın.
Ну что ж, молодой человек, начали вы плохо.
Genç adam, korkarım ki iyi bir başlangıçtan uzaksın.
Молодой человек, боюсь, вы плохо начали.
Sonra bana senin ne kadar iyi bir genç adam olduğunu anlatmaya başladı. Yetenekli, ilerici, kendine güvenen biri olduğundan bahsetti.
И он принялся говорить, какой вы хороший человек, о ваших успехах и о том, что он полностью в вас уверен.
Yaşlı bir adamın genç, cezbedici bir karısı olmasını uygun bulmazsınız belki.
Вы можете полагать, не нужно старику иметь молодую и желанную жену.
Sonuçta genç, bekar bir adam.
Он молод, неженат. Понятно.
27, 28 yaşında genç bir adam, evli ve haftada 40 dolar kazanıyor.
- Сорок пять. - Сорок пять, сорок пять.
Ne hoş bir genç adam.
Какой привлекательный молодой человек.
Ne kadar kibar bir genç adam.
Какой приятный молодой человек.
Sadece hafta sonu için kentte ve burada oldukça popüler bir genç adam.
Он проводит выходные в городе, а учитывая известность Девида.
Pekala genç adam, demirden bir yumruğun- -
Молодой человек, у вас очень крепкий кулак.
Aniden kalabalığın içinden bir adam çıktı. Zayıf ve genç bir hanım evladı gibi giyinmiş.
Среди них выделялся один человек, щуплый, фатовато одетый.
Siz de sağlıklı ve genç bir adam sayılırsınız. - Ona evlenme teklif etmemi bekliyor.
- Она хочет выйти за меня замуж.
Sizce de, bir adamın genç bir kızı korkutmasını göstermek daha etkileyici olmaz mı, satış için?
Видите ли, доктор, с точки зрения продаж значительно эффективнее показать, что мужчина настигает молодую девушку.
Genç bir adam.
Молодой человек.
Ama bir ay sonra, aynı genç adam Longchamp'da, hipodromda yakalanıyordu.
А спустя месяц того же юношу взяли на скачках.
Üzgünüm çocuğum, fakat o genç adamı bir daha asla görmemelisin.
- Мне очень жаль, дитя моё. Но ты никогда больше не увидишь этого юношу.
Adam, genç kadını durdurmak istiyor demiştim. Bir şeyi, bir tehlikeyi farketmiş... ve kadını durdurmak için kolunu kaldırmış.
Он заметил что-то, наверняка опасность - и останавливает жестом свою спутницу.
"Taşralı yakışıklı genç adam bir ağaç gövdesine 2 kalp şekli oydu..."
Лилит, Лилит... послушай! " В лесу их ждало мучительное расставание.
genç bir kız 20
genç bir kadın 21
genç biri 17
bir adam var 42
bir adam 202
bir adam vardı 32
bir adamın 26
bir adam öldü 19
bir adam öldürdüm 17
adam 944
genç bir kadın 21
genç biri 17
bir adam var 42
bir adam 202
bir adam vardı 32
bir adamın 26
bir adam öldü 19
bir adam öldürdüm 17
adam 944
adamı 23
adams 109
adama 80
adamım 2484
adamim 23
adamın 29
adam ol 18
adamlar 55
adamım benim 32
adamlarım 38
adams 109
adama 80
adamım 2484
adamim 23
adamın 29
adam ol 18
adamlar 55
adamım benim 32
adamlarım 38
adamın biri 39
adam haklı 53
adamımsın 21
adam deli 37
adam kim 19
adam öldü 39
adam nerede 23
adama bak 17
adamımız o 17
adam kaçırma 35
adam haklı 53
adamımsın 21
adam deli 37
adam kim 19
adam öldü 39
adam nerede 23
adama bak 17
adamımız o 17
adam kaçırma 35