Iyi değilim traduction Russe
2,271 traduction parallèle
I-ıh, hayır, iyi değilim.
Нет, не нормально.
- Hayır, iyi değilim.
Нет, я не в порядке.
Hayır, iyi değilim.
Не очень.
Üzgünüm, bu konuda hiç iyi değilim...
Прости. Мне это непривычно. Я...
- Ben sadece- - Ben bunun için iyi değilim.
Просто... я не подхожу для этой работы.
Hayır, iyi değilim.
Нет, я не в порядке.
Hiç iyi değilim.
Нет никакого порядка.
Ben bu tarz şeylerde pek iyi değilim.
Не умею я этого.
Ben senin için yeteri kadar iyi değilim.
Я недостаточно хороша для тебя.
Tabii ki iyi değilim!
Конечно, нет.
Bak, ben bu konularda iyi değilim, tamam mı?
Смотри, я не хороша в этих делах, понимаешь?
Ben bile o kadar iyi değilim.
Я не настолько хороша.
iyi değilim.
Я не в порядке.
Kızlar konusunda iyi değilim.
Мне не комфортно с девушками.
Tüfekler konusunda iyi değilim.
Только не дробовики. У меня от них муражки.
Max, iyi değilim.
Макс, я не в порядке.
Var ama dediğim gibi, işimde pek iyi değilim ben.
Да, но я же говорила, что я официантка не ахти. Бернадетт, послушай.
Ben hiç iyi değilim!
Ничего не нормально!
Böylelikle benim gibi adamlar "Senin için yeterince iyi değilim,... ben şekerleme satıyorum" demek zorunda kalmazlar.
Так что парни как я не должны говорить, "Я недостаточно хорош. Я продаю жвачки."
Yani, çok da iyi değilim, ama...
Я имею в виду, я не делаю это хорошо, но....
Bunda pek iyi değilim.
Я в этом не сильна.
Olumlu düşünmemi söylemene ihtiyacım yok ya da... her şeyin yoluna gireceğine. Çünkü şu an iyi olacağından emin değilim.
Мне не нужно, чтобы ты твердил про оптимизм или... что всё будет замечательно, потому что сейчас у меня нет уверенности, что так будет.
Aa, şey, değilim, ama ben... bilirsin, hastalık izni aldım. - Sorun yok. İyi.
Ну да, не болею, просто... взяла больничный.
Ama iyi bir kız arkadaş olacağından emin değilim.
Не думаю, что ей подходит быть "девушкой".
Bu iyi bir fikir mi emin değilim.
Я не уверен, что это хорошая идея.
Ouli sürekli yanımızda ve biz bu konuda konuşmuyoruz emin değilim ama... düşününce, bizim için iyi olur gibi geldi.
Дело в том, что присутствие Ули как бы постоянно ощущается, но мы об этом не говорим, и, я не знаю, я подумала, что это будет неплохо для нас.
- Claudia iyi mi emin değilim ama. - Bence artık ona söylemeliyiz.
- Не уверен, что Клаудия в порядке.
İyi bir yalancı değilim.
Я не умею врать.
- O senin kızın ve ben en iyi arkadaşı değilim.
Мы с ней не совсем закадычные подруги, Уолт.
# Ama istiyorsan Tekrar edeyim sana # Benim adım Keri, hiç değilim iyi # Biraz korktun tabii
Ты в порядке?
İyi bir içici değilim.
Не умею пить.
İyi değilim!
Да!
İyi bir basın olmanın yolu bu mu emin değilim.
Не думаю, что так мы склоним его к написанию хорошей статьи.
Sende iyi duracağından emin değilim.
Я не уверена, что они бы тебе подошли.
Ve en iyi yanı ne biliyor musun? Kendime yeni bir çift Christy LaButtons ayakkabı almak istediğimde, kimseden 17 dolar istemek zorunda değilim.
И что лучше всего, если я захочу побаловать себя новой парой туфель от Кристи ЛаБаттонс, мне не нужно выправшивать у мужчины 17 баксов.
Onun iyi bir örnek olduğundan emin değilim.
Я не уверена, что это удачный пример.
- Ben değilim, iyisin iyi.
Я нет. Ты справишься.
Adam yanıma taşınmak istiyor ama ben iyi bir şey olduğundan bile emin değilim.
Вот Адам хочет жить со мной, а я даже не знаю, плохо это или хорошо.
Tamam, peki. İyi değilim.
Ладно, я не в порядке
Yaş olarak sizden farklı değilim. İyi bir eğitimim yok.
Я не намного младше вас, не заканчивал престижных университетов.
Pek iyi bir modda değilim. Hiç kaçıran kişinin kaçırdığının modunun iyi olup olmadığına baktığını gördün mü sen?
Я сейчас правда не в настроении... чтобы похититель спрашивал разрешения у жертвы?
Eğer parti vermenin, sorunlarımızı çözecek en iyi yol olduğunu düşünüyorsan, ben kim oluyorum da aynı fikirde değilim?
Ты права, я и не подумал. Если ты думаешь, что устроить вечеринку это лучший путь решить наши проблемы, то кто я такой чтобы возражать?
İyi değilim, bırakın da gidelim.
Мне плохо. Отпустите нас.
İyi değilim!
Я не в порядке!
Hiç iyi değilim.
Не совсем.
İyi değilim.
не в порядке.
Benden sıkıldığın için ayrıldık sanmıştım. İyi bir adam değilim. Ama terbiyesi olmayan yalancı biri olduğumu da sanmıyorum.
потому что я тебе надоела. чтобы врать в отношениях.
Peki, ama orasının yeni şarkını tanıtmak için iyi bir zaman ya da yer olduğundan emin değilim.
Чтож, хорошо, но я не знаю подходящее ли это время.
Gece karanlığında gitmemizin iyi olacağını düşünüyorum. Bir yolunu bulacağımı düşünüyorsanız gelmek zorunda da değilim.
Я могу посидеть в фургоне через дорогу, и разговаривать с вами через наушники.
Diğer bir deyişle ben kesinlikle iyi bir aday değilim. Garcia, dışardan gelenlere izni veriyorlar mıymış?
Иными словами, я бы им вряд ли подошла.
Ben iyi adam değilim, unuttun mu?
Не я же "хороший парень", помнишь?
değilim 815
iyi de 203
iyi deneme 76
iyi dinle 123
iyi dileklerimle 16
iyi dedin 60
iyi düşün 86
iyi davran 17
iyi de neden 21
iyi değil 246
iyi de 203
iyi deneme 76
iyi dinle 123
iyi dileklerimle 16
iyi dedin 60
iyi düşün 86
iyi davran 17
iyi de neden 21
iyi değil 246