English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Russe / [ Y ] / Yemekleri

Yemekleri traduction Russe

1,309 traduction parallèle
Tüm bu sıkıcı, gösterişçi akşam yemekleri seni de gerçekten azdırmıyor mu?
Тебя не утомил этот скучный, претенциозный ужин?
Çok güzel yemekleri var -
Там замечательно...
Yemekleri menuye koy ve sat, tamam mı?
Просто включите это в меню и продайте, хорошо?
Sen çıkınca ısıtırız yemekleri.
Мы можем подогреть еду, когда ты закончишь.
Seth'i yemekleri alması için yolladım.
- Да. Я послала Сета за Тайской едой.
Artık biz de Yahudi yemekleri yemeye başlarız heralde.
Такие уж традиции
Amerikalıların nefret ettiği Fransız yemekleri...
Французы ненавидят американцев –
Uzun yürüyüşler, yağmurlu geceler ve mum ışığında akşam yemekleri.
Долгие прогулки, дождливые ночи и ужины при свечах.
akıtmalar, et yemekleri, kenevir yağı...
Есть настойки, отвары, конопляное масло, гашишное масло, всё что угодно.
Şahane Çin yemekleri.
И шикарная китайская еда!
! Sana tek bir şey söyleyeyim : Yemekleri midemde yıllardır uyum sağlayamadı.
А я вот что скажу : уже многие годы мой желудок невладах с их национальной едой.
Yemekleri bize bedava veriyorlar.
- Нам это досталось бесплатно.
- Ben yemekleri kastetmiştim.
Я о еде говорил.
Yemekleri çok iyidir.
Здесь хорошо кормят.
Japon yemekleri.... benzer.
Японская еда такая же как и в армии.
Annemi ara, Yemekleri sevdiğini söyle.
Позвони моей маме и скажи, что еда вкусная.
Dinleyin, buradan fazla uzakta olmayan güzel yemekleri olan bir restoranım var.
Слушай, у меня тут свой ресторан, неплохой такой и неподалеку отсюда.
Mutfağın bir köşesinde oturuyoruz, yemekleri önümüze getiriyorlar.
туда и приносят блюда.
İtalyan yemekleri.
Итальянская кухня?
Fairview'un kaymak tabakası, yarı resmi öğlen yemekleri için ayda bir kez Maxine Bennett'in evinde bir araya gelirdi.
Раз в месяц сливки общества Фэйрвью встречались неофициально за обедом в доме Беннетт.
Bu günün özel yemekleri ;
Позвольте рассказать вам о сегодняшних блюдах дня.
- Bütün yemekleri ve şarabı. - Hı, hı.
- Про еду, про вина.
Ben yemekleri bitireyim.
- Ну а где их тогда черти носят? - Я не знаю!
Gördün mü? Yemekleri kontrol etmedim, fakat listeriyoz olabilir.
Я не проверял всё еду, возможно, это листериоз.
Bu yemekleri sen mi yaptın Fuji-nee?
Фуджи?
Bu yüzden ortalık duruluncaya kadar örnek bir çalışan olmak zorundasın. İşe zamanında gel. Uzun, içkili öğlen yemekleri yok.
Приходи вовремя, не пей мартини за ланчем и, самое главное, подготовь все свои презентации.
Onların daha iyi yemekleri vardır.
Надеюсь, у них найдётся что-нибудь перекусить.
Yemekleri beğendiniz mi, patron?
босс?
Düğün yemekleri hep aynıdır.
Свадебная еда везде одинаковая.
Ben Peter Griffin, hayali yemekleri severim
С вами Питер Гриффин, Я люблю пожрать...
Yemeye de bayiliyor, besbelli. Neredeyse her aksam dort kap gurme yemekleri.
Или ты ошиблась, и давление на его систему недостаточное, для того чтобы что-нибудь выделить.
Sevdiği yemekleri yedik ve sevdiği filmleri izledik. Piñata yumrukladık.
Ели его любимую еду, смотрели любимые фильмы и выбивали дерьмо из пиньяды.
Neredeyse her gece 4 kap gurme yemekleri.
Трапеза из четырёх блюд каждый вечер.
Bir de, seni evde biraz daha fazla görmek istiyoruz. Bazen beraber aile yemekleri yeriz.
Нам бы хотелось чаще видеть тебя дома чаще проводить семейные ужины вместе.
Nanasenin hazırladığın yemekleri gelip de yememiz için rica etti. Gerçekten çok lezzetli. Çok iyi!
Нана попросила нас прийти и съесть еду, что ты приготовила.
Sorun değil! İtalyan yemekleri öğretilen bir okula gitmiştim.
- Без проблем, у меня был подобный случай в итальянской поварской школе.
Hep Rory Finch diye bir takma isimle kayıt yaptırmış. Odayı peşin ödemiş. Bardaki içkileri ve restoranttaki yemekleri odaya yazdırıp sonra ödemiş.
Он каждый раз регистрировался под именем Рори Финч и платил за номер наличными, но... напитки в баре и ужин в ресторане оплачивал кредиткой.
Shirou'nun yemekleri harika.
Широ прекрасно готовит!
Ve, yemek tabirlerine alışmaya bakın çünkü, yemekleri severim.
Да, и привыкайте к гастрономическим метафорам. Потому что... я люблю поесть.
Sen vardın. Lynette sadece 13 yaşındaydı ve yine de kardeşlerine göz kulak olmuştu Evi temizleyip Yemekleri pişiriyordu
Линетт было всего 13, и она присматривала за сестрами, убирала в доме, готовила, пока выворачивало, мои кишки.
Mochi'nin yemekleri güzel, herşeyi yapabilir ve Misa rahat bir yaşam sürüyor. Ama 5 gün oldu bile!
но ты тут уже пять дней живёшь!
Jim İtalyan yemekleri konusunda çok tutkulu.
Джим просто обожает итальянскую кухню.
İtalyan yemekleri konusunda çok tutkuluyum.
Я просто обожаю итальянскую кухню.
Ve o benim bütün sevdiğim yemekleri yapar.
Я знаю это.
Eğer vaktini telefon numarası toplamak yerine ürün satmaya ayırsaydın şu an ne meteliksiz olurdun ne annenin yanında yaşardın ne de çöpten artan yemekleri toplayıp yemek zorunda kalırdın.
Может быть, если бы ты занимался продажами вместо выманивания телефонных номеров ты не был бы гол как сокол, и не жил со своей матерью и тебе не пришлось бы... ковыряться в мусорных баках в поисках еды.
Konuklar gelir gelmez, yemekleri yerleştirmeye başlayabiliriz.
Как только прибудут гости, мы начнем подавать еду.
- Yemekleri nasıl dağıtacaksın Sammy?
- Как же ты планируешь "перераспределить еду", Сэмми?
Bize verecek yemekleri olduğundan eminim.
Нас ждет горячий обед.
Ailem gurme yemekleri beklemeyecektir.
Мои родители не ждут никаких изысков.
Onlara ev yemekleri hazırlamam gerçekten önemli mi?
Ну неужели мне необходимо готовить?
İyi çin yemekleri de yapılır.
Китайская еда весьма не плоха. Ты пробовала "обжигающую креветку"?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]