English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Russe / [ Y ] / Yolu biliyorum

Yolu biliyorum traduction Russe

227 traduction parallèle
Hiç zahmet etme, yolu biliyorum.
Не стоит провожать меня.
Kurtulacaksın. Yolu biliyorum.
Всё будет хорошо, я дорогу знаю.
Yolu biliyorum.
Не надо меня провожать.
Yolu biliyorum.
Как идти я знаю.
- Elbette ki yolu biliyorum.
- Конечно, знаю.
Yolu biliyorum.
Я сама пойду!
Yolu biliyorum!
Я знаю дорогу!
- Yolu biliyorum, bana takılın. - Ya, harika bir fikir.
Ладно, давай посмотрим, куда все подевались.
Yolu biliyorum.
Я знаю дорогу.
Yolu biliyorum.
- Я знаю дорогу.
Yolu biliyorum. "
Я знаю маршрут. "
Evet, yolu biliyorum.
Да, я знаю дорогу.
Biliyorsun, artık benimle okula kadar yürümek zorunda değilsin, anne. Artık yolu biliyorum.
тебе ведь не обязательно водить меня в школу, мам я знаю дорогу.
Bir çıkış yolu biliyorum.
Я знаю, как выйти.
Yolu biliyorum, teşekkürler.
Нет, не стоит. Я знаю, как пройти, но все равно, большое спасибо.
- Tabii ki. Ben yolu biliyorum.
Конечно, я знаю дорогу вокруг.
Ben yolu biliyorum.
я знаю дорогу.
Ben buradan gideceğim, yolu biliyorum.
Я еду с тобой и знаю дорогу.
Ama buradan yolu biliyorum.
Но я же знаю дорогу.
Ve biliyorum ki başka yolu yok.. birbirimize bağlanmaktan başka.
И я знаю что нет другого пути... кроме как быть сплоченными воедино.
Bir çıkış yolu biliyorum.
- Как?
- Yolu biliyorum.
- Я знаю дорогу.
Mağaranın içinden kaçabiliriz. Yolu biliyorum.
Мы можем убежать через пещеру.
Buna karşı ihtimalleri biliyorum ama bunu bulmamızın bir yolu var.
еммоы оти енажамистгйе. ас цуяисоуле писы ма доуле ти ециме. еисаи тяекос ;
Yolu ezbere biliyorum.
Я покажу вам дорогу.
Ama biliyorum ki başka bir çözüm yolu daha var. Kanser veya delilik gibi. Ama kötülük ve delilik gerçeği çarpıtır.
Но в то же время я знаю, что есть и третья возможность, понимаешь, как рак или безумие, но рак и безумие искажают реальность.
Kuvvetli para kazanma yolu olu bu adamı biliyorum.
Я знаю парня, у которого есть 100 % способ делать деньги.
Bu hayatta kalmanın en sağlam yolu. Hayatta kalmak için film yapmanın dışında bir yöntem olmadığını da biliyorum.
Это наиболее эффективный путь чтобы сохранить себя.
Onu özleyeceğim. Sizin de özleyeceğinizi biliyorum. Onu hatırlamanın kendi eşyalarından birini almaktan daha güzel bir yolu olabilir mi?
Я буду по нему скучать, уверен, что и вы будете, и что может лучше помочь вам его не забыть, чем покупка чего-нибудь из его личных вещей.
Biliyorum ama başka yolu yok.
Я знаю. Но у нас нет другого выхода.
Bunu yapmak benim için kolay değil. Başkalarını da üzeceğimi biliyorum ama galiba bunu söylemenin kolay bir yolu yok.
Мне это не легко и, думаю, другим это тоже не понравится, но...
Kötü olduğunu biliyorum ama tek yolu bu.
Я знаю, что это дурно пахнет но это так.
Üzgünüm, seni tersledim. Whipper'la daha önce de sorunların vardı ve benim tren yolu önerimi hiç düşünmemiştin. Biliyorum.
Прости за то, что был груб с тобой.
Bunu duymak istemediğini biliyorum ama tedaviyi bulmamızın tek yolu bunu yaratanların kim olduğunu tespit etmek.
Ты должен понять, единственный способ найти лекарство это отыскать того, кто создал болезнь. Майлз...
Biliyorum, çok kızgınsın ve gördüğün her şeyi yok etmek istiyorsun, ama anlamalarını sağlamanın başka bir yolu daha var.
Я знаю. Я знаю, что ты настолько зол, что хочешь уничтожить всё в пределах видимости, но есть и другой способ заставить их понять.
Bir erkeği susturmanın, iki kesin yolu olduğunu biliyorum.
Я знаю только 2 способа заткнуть мужчине рот.
Fikrimi soran olursa ki olmadığını biliyorum yolu boşuna uzatıyoruz.
Если бы кто-то спросил меня, а этого не случилось я бы сказал, что мы выбрали самый длинный путь.
Bak, Onca yolu sadece bana hakaret etmek için gelmediğini biliyorum.
Слушай, ты проехал весь путь сюда явно не для того, чтобы просто оскорбить меня,
Bak seni hiç bir zaman sevmediğini düşündüğünü biliyorum. Ama belki de bu sorunu çözmenin yolu olabilir.
Милый, слушай, я знаю, ты думаешь, что он никогда не любил тебя, но, может, вы наконец сможете разобраться.
Dışarıda, senin bildiğinden daha fazlasını biliyorum, ve bir şeyler ters gidecek olursa iletişim kurabilmenin hiçbir yolu yok.
Я знаю гораздо больше вас о том, что там происходит, и у нас никаких средств связи, если что-то пойдет не так.
- Muad'dib- - Yolu herkesten daha iyi biliyorum, Stil...
Я знаю дорогу лучше любого, Стил.
Biliyorum, fakat tek kişilik uygun hücremiz yok. Onu birisiyle beraber tıktığımız her seferinde... Belki de bunu çözmenin bir yolu vardır.
Одиночной камеры у меня нет, а когда я подсаживаю его к заключенному... давайте отправим в психушку.
Takip ettiğim yolun beni de yanında götürecek bir yıkım yolu olduğunu biliyorum!
всё забирая с собой!
Biliyorum fakat, Gizli Ses Köyü'nü bulmanın tek yolu bu.
Я понимаю, но ведь это единственный способ найти Скрытую Деревню Звука.
Bütün bu işlere burnunu sokmanın üzüntünle başa çıkmanın yolu olduğunu biliyorum.
Я понимаю, что вся эта жуткая занятость заменяет тебе невероятную потерю.
Delil istiyorsanız, nerde sakladıklarını biliyorum.Abimin dediğine göre Doğal Manzara Yolu'nda bir evde kutular dolusu varmış.
Если вам нужны улики, я знаю, где они хранятся. Если верить моему брату, их целая куча в доме на Смотровом Шоссе.
Delil istiyorsanız, nerde sakladıklarını biliyorum.Abimin dediğine göre Doğal Manzara Yolu'nda bir evde kutular dolusu varmış.
Джордж Майкл? Я думал ты... Когда ж у тебя голос сломается.
Bakın, Rachel'ın sizi geri çevirdiğini biliyorum... ... ama sanırım onu geri getirebilmenizin bir yolu var.
Послушайте, я знаю, что Рэйчел вам отказала но, кажется, есть способ уговорить её вернуться.
Cana yolu olmadığını biliyorum.
Я знаю, что Ибелин не по пути в Кану.
Beş milyar dil biliyorum ve beni durdurabilmenizin hiçbir yolu yok.
Я владею пятью миллиардами языков, и вам меня не остановить.
- Şimdi bak bilirsin, bu herifleri ipe dizmekten daha iyi bir şey yapılmayacağını biliyorum ama bunun yolu kendi başımıza yapmamız değil.
- Слушай, ты сам знаешь, что я бы тоже хотел повесить тех, кто это сделал, но так дела не делаются.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]