English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ A ] / Alarm sounding

Alarm sounding tradutor Turco

51 parallel translation
Help! ( ALARM SOUNDING ) ( PEOPLE SCREAMING )
O şeyi sallamaya devam edersen, birini vurabilirsin.
Pretty? - ( Alarm sounding ) -'Unauthorised transmission!
- Değil mi
[alarm sounding] radio giovanni's helicopter!
Radio Giovanni'nin helikopteri. Ona neler olduğunu söyle. Sessiz olun!
[Alarm sounding] And it's firing.
Ateş ediyor.
at the Doheny. There'll be a room key for you at the front desk. ( alarm sounding )
Resepsiyona bir anahtar bırakacağım.
[alarm sounding]
[alarm calisir]
Todd Margaret : I'm not so sure this is a good idea, guys. [alarm sounding]
Bunun iyi bir fikir olduğuna emin değilim beyler 2 gün önce
( Alarm sounding ) Doombot : Warning!
Uyarı!
[Alarm sounding] Ambulance 61, person down from unknown cause. - That's ambo.
- 61 nolu ambulans, bilinmeyen bir nedenden dolayı düşen şahıs.
[alarm sounding ] [ TWO] What is that?
Bu da ne?
[alarm sounding]
Fakat ondan sonrası, tamamen sana kalmış.
[doors slam ] [ alarm sounding] - You have three hours to find the four keys that will prevent the apocalypse and release you from this room.
4 anahtarı bulup kıyameti önlemek için ve odadan kurtulmak için 3 saatiniz var.
You keep sounding the alarm, Gershom.
Alarm çalmaya devam et.
You wanna take a chance on him sounding the alarm?
Ona alarmı çalma şansını vermek ister misin?
( alarm sounding )
Başka bir Ranger.
I don't mean to keep sounding off alarm bells, but we're out of time.
Sürekli velveleye getirmek istemiyorum ama zamanımız tükeniyor.
[alarm sounding] what's happening?
Neler oluyor?
[alarm sounding louder and faster] i wonder if they feel... clonesome.
Acaba klon gibi mi hissediyorlar?
I understand... ( knocks on car, alarm sounding ) Ma'am, miss, I thought I...
Bayan, bayan...
[alarm sounding] no good, it's still gaining.
İyi görünmüyor. Hala yaklaşıyor.
[Alarm Sounding ] [ Computer] Red alert.!
- Kırmızı alarm.
Sounding general alarm.
Genel uyarı sireni.
Can I convince you... to delay sounding the alarm until then?
Seni o zamana dek alarmı çalmaya ikna edebilir miyim?
I'm sounding out a hot new couple alert.
Ben "yeni seksi çift" alarmımı çalıştırdım.
He's sounding alarms about the dangers of one particular asteroid, named Apophis, which got too close for comfort in 2004.
Özellikle "Apophis" adı verilen ve 2004'te bize huzur bozacak kadar yaklaşan bir asteroidin tehlikeleriyle ilgili alarm zillerini çalıyor.
They're sounding an alarm?
Alarm mı çalıyorlar?
I was... you know, sounding the alarm.
Bilirsiniz alarm veriyordum.
Fire alarms sounding outside and you didn't leave?
Dışarıda alarm çalıyordu ve sen odandan çıkmadın mı?
I don't like rats at the best of times, but this one was sounding an alarm.
Farelerle hayatta işim olmaz ama bu alarm veriyordu.
I lose my job if I am sounding the alarm without having the facts.
Kanıtlanmamış öngörülere göre alarm verirsem, işimi kaybederim.
We're sounding the alarm.
Alarm veriyoruz.
I'm going to require a lot more than a hunch before sounding the alarm on a global invasion.
Küresel bir istila alarmı vermeden önce bana iç güdülerden çok daha fazlası gerekmekte.
♪ Without sounding the alarm... ♪
♪ alarm çalmadan... ♪
And I think you bought us a few hours to figure out what happened here before we go sounding off any alarms.
Sanırım alarmı çaldırmadan önce neler olduğunu anlamak için bize bir kaç saat kazandırdın.
And this is your idea of, uh, sounding the alarm, is it?
Ve sizin alarm çalmaktan anladığınız bu, öyle mi?
When did we start sounding the alarm? Today.
- Alarmı kurmaya ne zaman başladın?
We need to get as far in as we can without sounding the alarm.
Olabildiğince de alarmı çalıştırmamalıyız..
- Why is that which is called alarm Sounding that which is called the alarm?
Neden alarm diye adlandırılan şey alarm gibi çalıyor?
Whoa. I'm sounding the boring alarm.
Can sıkıntısı alarmı.
Car alarms sounding.
Arabaların alarmı çaldı.
[Alarm sounding]
81 nolu müdahale aracı, 3.
And I know you're just doing your job, and I think it's great that you're being so thorough. But if you come up with anything more concrete, would you call me before sounding the alarm?
ve sadece işini yapıyorsun ve bence bu kadar sağlam çalışman çok güzel ama daha somut bir şey bulursan alarm seslerinden önce bana da haber verir misin?
- ( alarm sounding ) - helen :
- ( alarm çalıyor )
( Alarm sounding ) Hey, stop right there.
Kal orada!
Twenty men rode into our camp without a single guard sounding the alarm?
Yirmi adam at sırtında kampımıza girdi ve tek bir nöbetçi bile alarm vermedi.
[MAN 1 grunts ] [ blows landing, grunts ] [ alarm sounding ] [ COMPUTER SYSTEM] Life support at twelve percent.
Yaşam desteği % 12.
Don't want him sounding an alarm, now, do we?
Herkesi velveleye vermesini istemeyiz, değil mi?
Alarms have been sounding in heaven, Castiel - - alarms that haven't gone off in... ever.
Cennette alarm verildi Castiel. Hiçbir susmayan bir alarm.
I'm sounding the alarm.
Alarmı çalın.
Sounding the alarm? Initiating a lock-down?
Tecrit altına alınmak.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]