All these years later tradutor Turco
56 parallel translation
all these years later, people still wonder about the way he died.
Bütün bu yıllar boyunca nasıl öldüğünü hala merak ediyorlar.
So, here we are, all these years later, talking about them.
İşte buradayız. Bunca yıl sonra onları konuşuyoruz.
Well, anyway, I suppose that one consolation is, you know, as disappointed as I was with you after the pizza incident, yet here we are, all these years later, out in a batting cage.
Tek tesellim şu : Pizza olayında uğradığım hayal kırıklığının üstünden yıllar geçti. Ve işte beyzbol antrenmanı yapıyoruz.
Is it fair, Arthur, that some act of youthful folly... should be brought up against me now all these years later? Is it fair?
Gençliğin verdiği budalalıkla yapılan bir hareketin..... bunca yıl sonra bana karşı kullanılması adil mi?
When I think about how I behaved - all these years later -
Nasıl davrandığımı düşününce - bunca yıl sonra -
And here I am, all these years later. I'm still not the kid who goes to the movies to make out.
Ve onca yıl sonra buradayım ve hala sinemaya bir kızla oynaşmak için giden çocuk değilim.
That's why it's still so hot with us, all these years later.
O yüzden yıllar sonra bile aramızda hala tutku var.
That must have been some fight you were in, hot stuff, if you're still feeling it all these years later.
İçinderki durumda biraz savaşmış olmalıydın, ateşli görev, Eğer yıllar sonra hala hissediyorsan.
And you remember that all these years later?
- Onca geçen yıldan sonra bunu hatırlayabiliyor musunuz.
.. a part of India, join Pakistan or then be independent. All these years later they are still to get that referendum.
Pakistan'a dâhil olmak istediklerinde buna halk oylaması ile karar vereceklerinden bahsetmişti.
And all these years later, I guess I still am.
Bunca yıl sonra bile sanırım hâlâ öyleyim.
And now, all these years later, after getting caught, they have the arrogance to sit here and look you in the eye and say, "No, no, no, the Ford, Ford Company didn't do anything wrong."
Ve şimdi, bunca yıl sonra, yakalandıktan sonra karşınıza geçip gözünüzün içine baka baka "Hayır, hayır. Ford... Ford Motor Şirketi yanlış hiç bir şey yapmadı." diyorlar.
All these years later you're still blaming me?
Bu kadar yıl sonra, hala beni mi suçluyorsun?
All these years later, I'm finally inside.
Onca yılın ardından, en sonunda içerideyim.
" All these years later, we still love each other, right?
Onca yıldan sonra, birbirimizi hâlâ seviyoruz, değil mi?
The message applies all these years later.
Onca sene sonra, mesaj hala geçerli.
I was wondering all these years later, now that you know how it turned out, what do you think about that pregnancy?
Bunca yıldan sonra merak ediyorum, işlerin nasıl ters döndüğünü biliyorsun o hamilelik hakkında ne düşünüyorsun?
Now all these years later, here we are.
Onca yıl sonra işte yine karşılaştık.
Who'd have thought, all these years later, You're still adorable?
Bunca yıl sonra kim derdi ki sevimli kalacaksın?
And now here you are all these years later... equally as obtuse and twice as stubborn.
Ve şimdi buradasın onca yıIdan sonra o kalın kafan ve inadın hiç değişmemiş.
And now all these years later... the winged creature suddenly returns.
Ve onca yıIdan sonra yaratık bir anda tekrar ortaya çıktı.
All these years later?
Bunca yıl sonra mı?
I can hear it still active all these years later.
Bunca yıl sonra hala aktif olduklarını duyabiliyorum.
After all these years later, why is this a police matter...
Bunca yıl sonra niye polise dert oldu?
If Sputnik was still in orbit all these years later, why not brag about it?
Eğer Sputnik bu kadar yıl sonra yörüngede kalsaydı Bununla böbürlenmezler miydi?
All these years later and my life hasn't changed.
Onca yıldan sonra hayatım hala değişmedi.
All these years later, nothing has changed.
O kadar yıl sonra hiçbir şey değişmedi.
She still loves me all these years later?
Tüm bu yıllardan sonra hâlâ bana mı aşıkmış?
And now in all these years later, I know why it is a great film.
Şimdiyse, bütün o yıllardan sonra artık neden harika bir film olduğunu biliyorum.
My whole family was taken to the camps and now, all these years later, I live here and I thrive here.
Benim bütün ailem kamplara götürüldü ve şimdi onca yıldan sonra, ben burada yaşıyorum ve işlerim de tıkırında.
All these years later, I remember more about her crisp white blouses than a single one of her dreams.
Bunca yıldan sonra giydiği beyaz gömleği gördüğü rüyalarından daha iyi hatırlıyorum.
Must have been a shock- - all these years later, after you put all that behind you, to have someone walk into your life and stir it all back up again.
Bu kadar yıldan sonra, her şeyi arkanda bıraktıktan sonra birisinin hayatına girip hepsini yeniden uyandırması senin için bir şok olmalı.
Imagine... You look just as great all these years later.
Baksana, onca yıldan sonra hâlâ harika görünüyorsun.
There was a few tears from her, And then, lo and behold, all these years later, here you are.
Annem biraz ağladı ve bak sen şu işe ki yıllar sonra buradasın.
No, but it seems so unlikely - another murder all these years later, under the same roof.
Hayır, fakat pek olası görünmüyor - bu kadar yıl sonra yine aynı çatı altında bir başka cinayet.
Now all these years later, we gather once more to celebrate this good man,
Şimdi bunca yılın ardından, yine bu harika adamı anmak için toplandık.
And all these years later?
- Bunca yıl sonra bile mi?
All these years later, I still wonder if I had re-upped when the towers came down who would I be now?
Bunca yıl sonra hala merak ediyorum. Kuleler yıkıldığında tekrar askere yazılsaydım şimdi kim olurdum?
And yet here we are all these years later in a town that you've had to compel into liking you.
Ve yine de, bunca yıldan sonra burada, sevilmek için insanları etkin altına aldığın küçük bir kasabadayız.
Who'd have figured it would pay off all these years later?
Bunca yıl sonra meyvesini vereceğini nereden bilebilirdim ki?
N-nothing really much, but wouldn't you know it? All these years later, that same man is now minister of state.
Çok fazla bir sey degildi ama kim bilebilirdi aradan geçen yillardan sonra devlet bakani olacagini?
All these years later, hey, it's Connory Slaughter beaten, on his knees.
Bu kadar yıl sonra, hey, bu Connory Slaughter yenilmiş bir şekilde, dizlerinin üstüne.
But then, all these years later...
Ama sonra, onca yıl sonra...
So it's just a coincidence that I'm here, at your base, all these years later?
- Buraya tesadüfen mi geldim yani? - Senin üssüne.
Why you care about it all these years later...
Bunca yıl sonra neden önemsiyorsunuz ki...
I came back for you to take you with me, to marry you... and you'd gone. And now all these years later you choose to let me know you're alive.
Ve bunca yıldan sonra bana sağ olduğunu haber veriyorsun.
And he's telling his priest about it, describing how he wrote this book, and four years later, all these things happened to him.
Olanları bir rahibe anlatıyor kitabında anlattığı her şeyin... 4 yıl sonra kendisinin başına geldiğini söylüyor.
After all these years, he was still my best friend and a few months later, he was my best man.
Onca yıldan sonra hala en yakın arkadaşımdı. Ve birkaç ay sonra da, sağdıcımdı.
The moment I saw you, ten years later, it was just so obvious to me that it's like I'd been starving. All these years, I didn't even know it.
10 yıl sonra seni ilk gördüğümde, bunca yıldır senin açlığını çekip, bunu farketmediğimi anladım.
But 160 years later, all these new twists...
Ama 160 yıl sonra, tüm bu karmaşa...
All these long years later, she still ain't talking to me.
Bütün o uzun yıllar boyunca Connie benimle konuşmadı.
all these years 280
all these people 52
all these 25
years later 514
all the world's a stage 17
all this time 373
all the way up 39
all the time in the world 18
all the way home 19
all things are possible 16
all these people 52
all these 25
years later 514
all the world's a stage 17
all this time 373
all the way up 39
all the time in the world 18
all the way home 19
all things are possible 16
all the time 1146
all the way down 60
all the way back 32
all things considered 154
all the single ladies 21
all the while 44
all those years ago 44
all that matters 18
all the way 252
all the same 273
all the way down 60
all the way back 32
all things considered 154
all the single ladies 21
all the while 44
all those years ago 44
all that matters 18
all the way 252
all the same 273
all this stuff 25
all that 276
all that shit 30
all the better 80
all the things that make us 45
all the best 179
all the 77
all the more reason 40
all there 16
all this 330
all that 276
all that shit 30
all the better 80
all the things that make us 45
all the best 179
all the 77
all the more reason 40
all there 16
all this 330