Are you coming in tradutor Turco
499 parallel translation
Are you coming in or going out?
Giriyor musun yoksa çıkıyor musun?
- Are you coming in now?
- Peki şimdi geliyor musun?
Well, are you coming in or aren't you?
Geliyor musun, gelmiyor musun?
Are you coming in or not? "
Oyuna giriyor musun? "
- What are you coming in so quietly for?
- Ne yapıyorsunuz böyle sessiz sedasız?
- Are you coming in?
- Gelecek misin?
Are you coming in or not?
Başka gelen var mı?
Are you coming in?
Merhaba, içeri gel.
Are you coming in the car, too?
Sende bizimle mi geliyorsun?
Are you coming in or am I going out?
Sen mi giriyorsun, ben mi çıkıyorum?
Are you coming in, or are you gonna piss about all day?
Geliyor musunuz, yoksa bütün gün orada dikilip duracak mısınız?
Are you coming in your brothers place?
Kardeşinin yerine mi geldin?
Are you coming in for a while?
Biraz içeri gelmek ister misiniz?
Are you coming in?
Geliyor musunuz?
Are you going to sit there, or are you coming in?
Geliyor musun yoksa öyle oturacak misin?
Are you coming in?
Geliyor musun artık?
Are you coming in?
İçeri geliyor musun?
- Aaah! - Are you coming in, Homer?
Benim için başka bir şeyiniz yoksa...
Are you coming outside your position in life, Mr. Gruffydd?
- Hayattaki konumunuzun dışına mı çıkıyorsunuz, Bay Gruffydd?
We got to know tonight whether you and Horace are coming in with us.
Bu gece Horace'ın ve senin bizimle birlikte olup olmayacağınızı bilmeliyiz.
Are you crazy coming in here in front of everybody?
Herkesin önünde buraya gelecek kadar deli misin?
Are you crazy, coming here like this In the middle of the night?
Gecenin bu vakti buraya bu şekilde gelerek kafayı mı yedin sen?
- Are you going over there is he coming over here, or are you going to meet in the middle?
- Sen mi oraya gideceksin o mu buraya gelecek yoksa ortada mı buluşacaksınız?
- Are you sure Ulysses is coming?
- Ulysses'in geldiginden emin misiniz?
You coming out or are we coming in after you?
Çıkıyor musun yoksa biz mi çıkaralım?
Are you still busy What about coming in to sit for a while
Hala işimiz var! Siz dinlenmeyecek misiniz?
Ah, here you are. They're coming for us in a minute.
İşte, geliyorlar.
Are you creating that message, or are you blocking one that's coming in?
O mesajı yaratıyor musun, yoksa gelmesini mi engelliyorsun?
You are putting us in a very difficult situation by coming here so often.
Buraya ikide bir gelerek bizi çok zor duruma sokuyorsun.
Just coming. There you are, see what you chaps can pick up... in a teaching hospital!
İşte burdasınız, Bakalım neler öğreneceğiz, bir stajyer hastanesinde!
Do you know what the odds are in coming back? I can't order a man to do that.
Kimseye bunu yapması için emir veremem.
Everyone in this city knows coming from a strange land, you are an expert in evil.
Herkes senin büyü yapmakta... uzman olduğunu biliyor, çünkü buraya barbar bir memleketten geldin.
If you don't mind my saying so, doctor, why are you so interested in coming back?
Söylememde sakınca yoksa doktor, niye ofise gelmeye bu kadar heveslisiniz?
Are you coming in then, love?
İçeri gel o zaman canım.
Hello, Doolittle, are you there? I'm coming in now.
Alo Doolittle hala orada mısın?
Are you guys aware that every week busloads of communists are coming in over the border?
Ülke sınırlarına içerisine her hafta otobüsler dolusu komünistin girdiğinden bir haber misiniz?
Constantin, if you are correct in your assumption that a war is coming, then I -
Constantin, varsayımların doğruysa savaş yaklaşıyor, bu durumda ben...
You are violating a city ordinance Coming in here.
Buraya gelerek, il yönetmeliğini çiğniyorsun.
Oh, I'm really beat today. - Liuda, are you coming? - In a second.
Bugün gerçekten tükendim.
You are only coming through in waves
Hayal meyal geliyor sesin!
[In Spanish accent] Now, I told you, Murdock... you are not coming to the club to meet Mr. Cesar Romero.
Dedim ya Murdock Bay Cesar Romero'yla tanışmak için kulübe gelmiyorsun.
Boy, you sure are back in here for somebody who said they were never coming back in here.
Bir daha asla buraya gelmeyeceğim diye söyleyen birine göre, kesinlikle buradasın.
Are you enticing those to be conquered in coming to the conqueror?
Yoksa birileri seni devirmek için bir şeyler mi planlıyor.
God in heaven, are you crazy coming here?
Tanrı aşkına, sen deli misin ki buraya geliyorsun?
An animal that's in shock can be completely unpredictable, and when you're out on a mountain ledge with a snowstorm coming up, surprises are the last thing you want.
Şok halindeki bir hayvanın davranışları asla kestirilemez. Ve kar fırtınası yaklaşırken bir dağın yamacındaysanız, en son isteyeceğiniz şey kötü sürprizlerdir.
ARE YOU COMING OUT, OR AM I COMING IN?
Çıkacak mısın?
Come on! You are coming in a snowman, but you are going out a star.
İçeri bir kardan adam olarak girdin ama bir yıldız olarak çıkacaksın.
Thanks for coming. But enough about me. What are you doing in town?
Sen burada ne arıyorsun?
She and her mother are coming back to Paris in two weeks... and she is longing to see you.
Annesiyle iki hafta içinde Paris'e dönüyorlar... ve sizi görmek için yanıp tutuşuyor.
Are you coming in or what?
İçeri geliyor musun, gelmiyor musun?
The drugs are coming in tonight. I give you Viktor, you let me walk. - I do not understand.
- Viktor'u yakalıyorsunuz ve beni bırakıyorsunuz.
are you okay 10556
are you all right 6257
are you 9496
are you done 359
are you sure 6189
are you cold 191
are you fucking serious 72
are you kidding me 3423
are you married 428
are you ok 2809
are you all right 6257
are you 9496
are you done 359
are you sure 6189
are you cold 191
are you fucking serious 72
are you kidding me 3423
are you married 428
are you ok 2809
are you there 1616
are you crazy 2783
are you serious 3114
are you free tonight 40
are you ready 1883
are you mad at me 175
are you listening 493
are you listening to me 401
are you nuts 615
are you mad 557
are you crazy 2783
are you serious 3114
are you free tonight 40
are you ready 1883
are you mad at me 175
are you listening 493
are you listening to me 401
are you nuts 615
are you mad 557