Billion dollars tradutor Turco
753 parallel translation
- On rivers, harbours and roadways. 150 billion dollars. Section 40 :
150 milyar dolar.
Over one billion dollars a year!
Yılda bir milyar dolardan fazla!
It'll cost you a billion dollars a year for the next 50 years.
Gelecek 50 yıl boyunca sana yılda bir milyar dolara mal olacak.
As a guide to those in the audience who may not have a billion dollars, let it be stated that the interest on the interest on a billion dollars is $ 70,000 a week.
İzleyiciler arasında milyar Dolar'ı olmayanlar için hemen belirtelim ki milyar Dolar'ın haftalık faiz getirisi 70 bin Dolar'dır.
And you, with a billion dollars, can go cock your doodle doo till you grow feathers.
Ya sen, milyar Dolar'ınla, "kukuriku" demeyi sürdür, ta ki tüylerin çıkana dek!
Five billion dollars.
Beş milyar dolar.
One billion dollars cash, from each country.
Her ülkeden bir milyar dolar nakit.
When they shoot a billion dollars'worth of hardware into space it's all on the Diners Club.
Uzayı bir milyar dolarlık hurdayla doldururken nakit ödediklerini mi sanıyorsun? Hepsi Diner's Club'dan.
My Brain. Cost me one billion dollars.
Bu beyin bana tam bir milyon dolara mal oldu.
... 20 billion dollars...
... 20 milyar dolar...
You're gonna sit there and watch me take a man for one billion dollars.
Sen sadece orada oturup adamdan bir milyar doları alışımı izle.
- One billion dollars, Jason.
- Bir milyar dolar, Jason.
But you'd be prepared to recommend that the United States should contribute one billion dollars to a manned flight conducted by EUROSEC?
Ama Birleşik Devletler'in EUROSEC'le birlikte yürüttüğü insanlı uçuşa bir milyar dolar vereceğini söylemeye hazır mısın?
Does it seem possible that the fate of millions of men could depend on 4 or 5 billion dollars?
Milyonlarca insanın kaderinin 4 ya da 5 milyar dolarda olması mümkün müdür?
Two tons of heroin with a street value well over a billion dollars nationally distributed free?
Sokak değeri iki milyarın çok üstünde olan iki ton eroini yurt çapında bedava dağıtmak?
The Russians want 20 billion dollars in reparations.
Ruslar zarara karşılık 20 milyar dolar talep ediyordu.
I don't believe that President Eisenhower would ever pull out of Cuba, as we have over one billion dollars invested in this country.
Başkan Eisenhower'ın Küba'dan çekileceğine inanmıyorum, bu ülkeye bir milyar dolarlık yatırım yaptık.
Fifty billion dollars, the estimated fortune of Mr. Aplanalp... uh, Mrs. Martha Aplanalp's boy, her pride and joy.
50 milyar dolar Bay Aplanalp'ın tahmini servetidir. Bayan Martha Aplanalp'ın oğlu, onun gurur ve mutluluk kaynağıdır.
Now, for the last two years, we have invested more than 1.5 billion dollars to rebuild our equipement.
Son iki yıIdır ekipmanlarımızı yeniden kurmak için 1,5 milyar dolardan fazla para harcadık.
Two billion dollars isn't pique!
İki milyar dolar sence aptallık mı?
Twenty-four billion dollars to put crazy people into space.
Delileri uzaya göndermek için mi 24 milyon dolar harcadık.
- A billion dollars.
- Bir milyar dolar.
Almost nine billion dollars.
Yaklaşık 9 milyar dolar.
It's almost a billion dollars.
Neredeyse bir milyar dolar.
Miss Bryant, can't you grasp that J.P. Morgan has loaned England and France a billion dollars? And if Germany wins, he won't get it back.
J.P. Morgan'ın İngiltere ve Fransa'ya bir milyar dolar borç verdiğini ve Almanya kazanırsa bu parayı geri alamayacağını anlayamadınız mı?
Maybe a billion dollars.
Peki ya bir milyon dolar değil de.
Do you know how much a billion dollars is?
Bir milyar dolar ne demek, biliyor musunuz?
The caves were never uncovered again and there musta been a billion dollars in diamonds and jewels down there.
Söylüyorum. Bir daha asla soygun yapmam. Tabii işin ucunda milyonlarca dolarlık elmas ve mücevherler yoksa.
Worth half a billion dollars on the streets of New York.
New York sokaklarında yarım milyon eder.
- Menu, sir. - Five years, 2 billion dollars. Gulf maritime can't even get the prototype to float.
Beş yıl, iki milyar dolar ve Gulf Maritime daha prototipi bile yüzdüremedi.
The underdeveloped resources of Minnesota, Wisconsin and Michigan, a consortium exploiting over a billion dollars in forest products.
Minnesota, Wisconsin ve Michigan " ın az gelişmiş kaynaklarını. Milyar dolarlık orman ürünlerini işleten bir ticaret birliği bir kağıt fabrikası ve bir maden işletmesi görüyorum.
Banked almost a billion dollars on you guys.
Sizin için milyar dolar harcadım.
You tell me how I'm gonna face a senate inquiry and say we spent two billion dollars on a show that's never gonna open.
Senato soruşturmasına hangi yüzle çıkacağımı, 2 milyar doları hiç sahne almayacak olan bir şov için harcadığımızı nasıl anlatacağımı söyle.
Put more simply, it's a bill for two billion dollars.
2 milyar dolar değerinde.
The quartet is reported to have made in excess of a half billion dollars... during their short musical career.
Dörtlü, bu kısa kariyerlerinde yarım milyar dolar para kazandıklarını belirtti.
All I did was launder a half a billion dollars in drug money.
Tüm yaptığım, yarım milyar dolarlık uyuşturucu parasını aklamaktı.
Half a billion dollars? !
Yarım milyar dolar mı?
Next, tell the union you're broke... and they happily give back a couple of billion dollars in wage cuts.
Sonra, sendikaya zor durumda olduğunu söyle onlar da maaş kesintilerini razı olarak bir kaç milyon dolar daha kazandırsınlar.
- A billion dollars?
Bir milyar dolar mı?
So, you don't actually have a billion dollars?
Yani aslında bir milyar doların yok mu?
People who make a billion dollars a day and get laid in Trump Tower.
Günde 1 milyar dolar kazanıp Trump Kulesi'nde seks yapanlar.
Real estate worth six billion dollars.
Toplam mallarının değeri 6 milyar dolar.
We're talking about several billion dollars worth of Soviet property.
Sovyetlere ait milyarlarca dolarlık bir denizaltıdan sahsediyoruz.
This country spends... a hundred billion dollars a year on getting high... and it's not because of me.
Bu ülke uçmak için... yılda yüz milyar dolar harcıyor... ve benim yüzümden değil.
Two and a half billion dollars?
Iki buçuk milyar dolar mı?
So instead of spending 2.5 billion dollars on research into nuclear waste disposal, the Federal Government, for only 500 million dollars, or the cost of one B-1 bomber, could reduce the price of solar panels by 90 %.
... nükleer atık saklama araştırmalarına 2.5 milyar dolar ayırmak yerine federal hükümet sadece 500 milyon dolar karşılığında güneş panolarını % % % 90 artırabilir.
- Tolerate! Could you tolerate the one billion dollars of free press... we're gonna get because of what happened down there today?
Bugün olanlardan dolayı kazandığımız 1 milyar dolar değerindeki bedava reklamı hoş görebilir misin?
Half a billion classified federal dollars can't be wrong.
- Ümidiniz kırılmasın. Biz İngilizlerin katkısını söylemedim o da £ 2.10 milyon vardır. Yarım milyar dolar boşa gitmemiştir.
Not for a hundred, billion, million, trillion dollars.
Yüz, milyon, milyar, trilyon dolara bile.
But it's all right for our tax dollars, four billion of them, to go into a system that's a complete joke.
Problem değil, çünkü zaten dört trilyon dolar vergi, bir işe faydası olmayan bir sistemle ziyan oluyor.
I suppose a million dollars isn't too much to insure against losing'five billion.
Bir milyon dolar, beş milyar doları garantiye almak için çok değil.
dollars 691
dollars and 18
billion 510
billions 66
billie 181
billings 38
billionaire 19
billion years 39
billion won 34
billion people 29
dollars and 18
billion 510
billions 66
billie 181
billings 38
billionaire 19
billion years 39
billion won 34
billion people 29