Change your clothes tradutor Turco
297 parallel translation
Sir, do change your clothes, or you'll catch cold.
Efendim, hasta olmadan önce lütfen kıyafetlerinizi değiştirin.
Get out there and change your clothes immediately!
İn ve hemen üzerini değiştir!
Change your clothes.
Üstünü değiştir.
By the time you change your clothes, we'll have everything under control.
Üstünü değiştirdiğinde, her şey kontrolümüzde olacak.
Well, aren't you gonna change your clothes?
Giysilerini değiştirmeyecek misin?
Run along now and change your clothes.
Şimdi doğru üzerinizi değiştirmeye gidiyorsunuz.
Now listen, I want you to go back to that motel... change your clothes and meet me at the Inglewood Station.
Dinle şimdi, otele geri dönmeni istiyorum üzerini değiştir ve Inglewood İstasyonu'nda buluşalım.
Go change your clothes, Big Sister
Gidip kıyafetlerini değiştir abla.
No matter how many times you change your clothes
Kaç tane kıyafetin olduğu önemli değil.
You should change your clothes!
Üstünüzü değiştirmelisiniz!
Want to change your clothes, Mama?
Üzerini değiştirmek ister misin anne?
Go change your clothes.
Git de elbiselerini değiştir.
You need to change your clothes.
Bebek bezine ihtiyacın var.
Go and change your clothes!
Git kıyafetlerini değiştir!
You better go change your clothes.
Kıyafetlerini değiştirsen iyi edersin.
You are to change your clothes and then leave the house by the kitchen.
Giysilerini değiştirecek ve sonra da mutfak tarafından evi terkedeceksin.
You must change your clothes.
Giysilerini değiştirmelisin.
Would you like to change your clothes or will you eat first?
Evine hoşgeldin. Kıyafetini değiştirmek mi istersin yoksa, önce yemek mi yiyeceksin?
- You can change your clothes.
- Giysilerinizi değiştirebilirsiniz.
While I'm calling, you can change your clothes.
Ben telefon ederken sen de üstünü değişirsin.
Funeral's over Evvie, go on home and change your clothes.
Cenaze sona erdi, Evie. Eve git, üstünü değiştir.
And then change your clothes.
Ve sonrada gidip giysilerini değiştir.
And you hurry up and change your clothes and get back here.
Acele et ve üzerindeki elbiseyi değiştir. ve tekrar buraya dön.
Change your clothes and come back here.
Giysilerini değiştir ve buraya gel.
All right, girls, change your clothes.
Tamam kızlar, elbiselerinizi değiştirin.
Immediately go change your clothes!
Böyle oynaşmana. Git giyin!
Go inside, dry off, clean up, change your clothes and report back here!
İçeri girin, kurulanın, yıkanın, üstünüzü değişin ve tekrar geri gelin! Derhal!
Change your clothes.
Elbiselerini değiştir.
Change your clothes.
Giysilerini değiştir.
You must change your clothes, Ivan Vassilyevich!
Kıyafetlerini değiştirmelisin, Ivan Vassilyevich!
The window's been fixed so you can climb right in and change your clothes.
Pencereler zaten ayarlanmış olacak, içeri girip, üstünü değiştireceksin.
And change your clothes, was is over!
elbiselerini değiştir, savaş bitti!
First change your clothes.
Önce üzerini değiştir.
Lana, change your clothes.
Lana, elbiseni değiştir.
Change your clothes at once
Hemen kıyafetlerini değiştir.
You're saying... Quickly, change your clothes
demiştin ki... hadi, üzerini değiş çabuk
Go change your clothes.
Git kıyafetini değiştir.
Would you like to change your clothes?
Üzerinizi değiştirmek ister misiniz?
WHY DID YOU CHANGE YOUR CLOTHES?
Kıyafetini neden değiştirdin?
Do you ever change your clothes?
Giysilerini hiç değiştirir misin?
And keep your clothes clean for a change.
Ve elbiselerinizi temiz tutun.
Once he had gone- - this man who may be your husband... whom you perhaps love... who doesn't know you're leaving him- - you packed and prepared a quick change of clothes.
Gider gitmez- - belki de kocan olan bu adam... belki de kendisini sevdiğin... terk edildiğinden haberi olmayan- - çantanı hazırlayıp rahat elbiseler koydun içine.
If the spirits in your heavens can change me into a god, they can change my clothes as well.
Cennetinizdeki ruhlar beni tanrı yapabiliyorlarsa, elbiselerimi de değiştirebilirler elbet.
She forgot your change of clothes.
Sana temiz elbise getirmeyi bile unuttu.
Right, change clothes and lay out your kit, and be smart about it.
Pekâlâ, elbiselerinizi değiştirip, yerleşin. Elinizi çabuk tutun.
But before you go, if I were you I'd change my clothes your pants are wet.
Ama gitmeden, yerinde olsam elbiselerimi değiştirirdim, pantolonun ıslanmış.
So I thought if you wanted to change... here are all your father's clothes.
İsterseniz babanızın bütün elbiseleri burada.
You'd better change into your tsar's clothes.
Çar kıyafetlerini giysen iyi edersin.
Didn't have time to change out of your polo clothes?
Polo kıyafetini değiştirmeye zaman bulamadın mı?
Go change your clothes.
İpodroma gitme zamanı geldi. Çabuk üstünü değiştir, seni aşağıda bekliyorum.
If you get the chance to go to Harbin, weather you leave or your day off, you must change into civilian clothes before leaving, when you return, put your uniforms back on at Bai Hua Liao.
Harbin'e gitme şansını yakalayacak olursanız bu ister buradan ayrılırken, isterse izin gününüzde olsun,.. ... mutlaka ve mutlaka üniformalarınızı, sivil kıyafetlerle değiştireceksiniz. Ve geri döndüğünüzde Bai Hua Liao'de tekrar üniformalarınızı giyeceksiniz.
change your mind 62
your clothes 73
clothes 278
change 372
chang 361
changes 45
changing 129
changed 111
changer 75
change the channel 26
your clothes 73
clothes 278
change 372
chang 361
changes 45
changing 129
changed 111
changer 75
change the channel 26