Damn them tradutor Turco
778 parallel translation
Damn them horses.
Lanet olası atlar.
Because in the last analysis I knew it would damn them as utterly in your eyes as it did in mine.
Çünkü son tahlilde sizin de onları benim gözlerimle görüp lanetleyeceğinizi biliyordum.
- Damn them.
- Şeytan alsın o herifi.
Damn them.
Kahrolasıcalar.
Damn them!
Canları cehenneme!
Damn them!
Kahretsin!
Damn them all!
Kısmetimize bak!
It was three against one, damn them!
3'e 1'lerdi, beter olsun hepsi!
Damn them!
Sikeyim onları!
Damn them all.
Hepsinin canı cehenneme.
Damn them!
Lanet olsun!
Damn them all!
Hepsinin canı cehenneme!
Damn, I've lost them!
Kaybettim!
We can't stop them with our fists! Enough, damn it!
Onları yumruklarımızla durduramayız!
I had them! Damn it!
Onları geri vermem lazım..
Damn him, he's joking... C'mon, take them out!
Bırak dalga geçmeyi de, ver şunları.
- She doesn ´ t give a damn, keep them.
- Onun umurunda olmaz, sakla onları.
Painted the fireplace, planted them damn heliotropes...
Şömineyi boyamaz, şu lanet bambulotuyla ilgilenmezdim.
- Keep them moving, damn your eyes!
- Çalıştır şunları lanet olsun!
None of them seem to give a damn.
Kimsenin şeyinde olacağını pek sanmam.
One of them damn shows where everybody in the family is smarter than the father.
Ailedeki herkesin babadan daha akıllı olduğu yeri gösteren lanet bir program olsun.
And when you rise out of the waves to greet them may all their damn ships crash on these round, hard rocks.
Ve sen onları karşılamak için dalgaların içinden çıktığında bütün kahrolası gemileri sert kayalara çarpıp parçalanır.
Them damn fools.
Bu ne salaklık.
You gotta get them damn foreigners outta here.
Bu lanet yabancıları derhal buradan kovmalısınız. - Bay Wallingham...
Somebody got to have the guts to cancel some of them damn wrong orders.
Birinin bu yanlış emirlere karşı gelecek cesareti olmalı.
If you're easy on them, we won't be able to do a damn thing with them, will we, sir?
Rahat bırakırsanız onlarla hiçbir şey yapamayız, öyle değil mi, komutanım?
One of them damn mules kicked me.
Kahrolasι katιrlardan biri çifte attι.
There's only one way to deal with men. That's treat them as though you don't give a damn about them.
Erkeklerle baş etmenin tek bir yolu var, onlara hiçbir şeylerini umursamıyormuş gibi davranırsın.
I never damn well cared. By that time I hated the lot of them...
O vakte kadar hepsinden nefret eder olmuştum.
Come on, grill them some more, those damn cards!
Hadi, biraz daha onları sorgula, lanet kartlar!
Don't matter to them if you're waiting tables or picking cotton but it does make a damn to me!
Ha garson ol, ha pamuk topla, umursamazlar. Ama ben umursarım!
Alright, but somebody must tell them, damn it.
Ama birisinin onlara bunu anlatması gerekir.
Think most guys give a damn who gets bumped off long as it ain't them?
Çoğu adam birisini geberten kişiye lanet okumaz mı?
But if you don ´ t solve them, they ´ ll break you, and damn quickly.
Ama sen onları çözmezsen, onlar seni çok hızlı mahveder.
- We leave them the damn elk!
- Kahrolası geyiği onlara verelim!
Them rawhiders damn near killed me.
O dericiler beni neredeyse öldürüyordu.
Damn the whole bloody lot of them.
Allah cezalarını versin.
Damn your eyes, I spent all winter getting them furs.
Gördüğünü unut. Bütün bir kışı bu postları almak için geçirdim.
Yeah, training them to be fighter pilots... is a damn sight more dodgy than fighting Germans.
Onları avcı pilotu olarak yetiştirmek Almanlarla savaşmaktan daha tehlikeli görünüyor.
Look at them acting so damn polite.
Baksana nasıI da kibar numarası yapıyorlar.
Move them back, damn it.
Geri çekilin, lanet olsun.
And I figure a share to that old goat for watching them horses... is damn sure a share too much.
Bence atlara baktı diye bu yaşlı keçiye eşit pay verilmesi çok fazla.
That damn river sucked them right off.
Nehre gömüldüler.
Then why doesn't the government give them the whole damn territory... And be over with it?
O zaman Hükümet neden bütün arazileri onlara vermiyor... ve konuyu böyle halletmiyor?
I hate them damn Juaristas.
Bu lânet Juaristalılar'dan nefret ediyorum.
I'd damn sure watch them, they're getting hungry.
Kesinlikle izlicem onları, acıkıyorlar.
Don't you give a damn what you mean to them?
Onlara ne ifade ettiğinin bir önemi yok mu?
You're damn right we're gonna fight them.
Lanet olsun haklısın, onlarla mücadele edeceğiz.
- Damn it, unconfuse them.
- Lanet olsun, karışmasına izin verme o halde.
This vicinity's gonna be left unprotected. Our boys gotta pull out for Champion's Hill... before them damn Yankees, beg your pardon... and secure the road to Vicksburg.
Bu bölge korumasız kaldığı için bizim çocuklar kahrolası Kuzeylilerden önce Champion Tepesini kontrol altına almak istediler.
Since the damn politicians chalked them up on our side, the wars ever since have been a national disgrace.
Çünkü kahrolası politikacılar onları yandaşımız yaptı, o zamandan beri savaşlar ulusal bir utanç oldu.
theme 39
them 588
themselves 24
theme song 16
themed 19
theme music playing 79
theme music 17
them's the rules 20
them too 26
theme song playing 16
them 588
themselves 24
theme song 16
themed 19
theme music playing 79
theme music 17
them's the rules 20
them too 26
theme song playing 16
damn it 10724
damn you 880
damn good 34
damn right 461
damn straight 253
damn it to hell 27
damn me 28
damn right i am 26
damn you all 24
damn her 23
damn you 880
damn good 34
damn right 461
damn straight 253
damn it to hell 27
damn me 28
damn right i am 26
damn you all 24
damn her 23