English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ I ] / I need you here

I need you here tradutor Turco

4,316 parallel translation
You're his godmother, I need you here.
Sen vaftiz annesisin. Burada olman lazım.
I need you here with me, safe by my side, while France is in peril, and whilst we're trying to have a child.
Fransa tehdit altındayken, Ve biz de çocuk yapmak için uğraşırken.
Not that I need you here every night or anything.
Her gece burada kalmanı istediğimden falan değil.
I'm here to help. Whatever you need.
Neye ihtiyacın varsa, ben yardım için buradayım.
I'm here if you need me.
İhtiyaç duyarsan buradayım.
If you need a lift here after college, then I can take you.
Eğer okula bırakmamı istersen, götürebilirim.
I just need to make sure that the future is secure around here when I leave. You know?
Buranın geleceğinin emin ellerde olduğundan emin olmak istedim sadece.
I need you to come here now.
Hemen buraya gelmelisin.
Oh, as long as you're here, I need you to sign his goodbye card.
- Buradayken, onun hoşça kal kartını imzalaman gerek.
Donna, I need you to stop looking at me and thinking, " Here we go again.
Donna, bana bakıp " İşte yine Symphonic.
Look, if you need some time, I can manage things here.
Bak, eğer zamana ihtiyacın varsa buradaki işleri ben halledebilirim.
You need not be scared of me nor anyone else here as long as I'm with ye.
Burada seninle olduğum sürece ne benden ne de başka birinden korkmana gerek yok.
Yeah, apparently, um, I'm here whenever... when-whenever you need me.
Evet, anladığıma göre sen ne zaman bana ihtiyaç duyarsan geliyorum.
I need you to move that car out of here.
O arabayı buradan çıkarman lazım.
I need you in here.
Sana ihtiyacım var.
I invited my new boss over for dinner tonight, so I need to pretend that Burt and I live here... and you guys are the maid and butler.
Yeni patronumu akşam yemeğine davet ettim. O yüzden biz buraya yaşıyormuşuz gibi ve siz de bizim hizmetçilerimiz gibi davranacaksınız.
Stop. The reason I, uh, called you in here is I need to... I need to get some tickets.
Seni buraya çağırmamın nedeni, birkaç bilete ihtiyacımın olması.
I need you to breathe through here.
Şuradan nefes al.
I told you I need to be here.
- Burada olmam gerektiğini söyledim.
- Jeez. Okay, here's what's happening--I want to auction off a personalized Johnny Karate song tomorrow, so I need you to come to the auction.
Özel yazılmış bir Johnny Karate şarkısını açık arttırmaya çıkarmak istiyorum, o yüzden yarın müzayedeye gelmen gerekiyor.
Well, if you ever need to talk to anyone, I'm here for you.
Dertleşmek istersen ben buradayım.
No, Deputy, I need you to stay here, be my right hand. Help me get the lay of the land.
Hayır, Şerif, burada kalıp sağ kolum olarak olayı anlamama yardımcı olmanı istiyorum.
I'm also here because I need you as bait to nick Jordania.
Ayrıca seni Jordania'ya yem olarak kullanmak istiyorum.
But when I come back, I want you two to be out of here because I need that swing for my exercises.
Ama geri geldiğimde, ikiniz de toz olmuş olun çünkü o salıncağa egzersizlerim için ihtiyacım var.
When Chad love gets here and the four-d guys, I need you to try to be polite, okay?
Chad Love ve Four-D buraya geldiğinde...,... biraz nazik olmaya çalışman lazım, tamam mı?
Okay, Hanigan is out sick today, so what I need you to do is work with Walters, go in here, take all these barrels of waste, and load them into the back of that rig.
Hanigan bugün hasta. O yüzden Walters ile çalışmanı istiyorum. Oraya gidip bütün çöp bidonlarını alın ve şunun arkasına yükleyin.
YEAH, YEAH, I NEED YOU TO WORK WITH ME HERE. OKAY? OKAY.
Evet, evet bu noktada sana ihtiyacım var tamam mı?
All right, Mr. Donovan, I just need your signature here, and this'll lock you into the lease for another four years.
Bay Donavan şuraya bir imza atmanız gerekiyor. Ve bu imza kontratınızı dört yıl daha uzatacak.
Ye need not be scared of me, nor anyone else here, so long as I'm with you.
Burada seninle olduğum sürece ne benden ne de başka birinden korkmana gerek yok.
But here's what I need you to do for me.
Yapmanı istediğim şey şu :
I could generate some real income around here for you. You need me.
Hadi ama gerçekçi ol senle ben iyi bir ortak oluruz.
Falcon, I need you in here.
Falcon, sana burada ihtiyacım var.
There's no pressure here, but I need you to do this, because if I can teach you how to hammer in a nail, then maybe in some crazy way, it means I really can do the whole father thing.
Baskı uygulamıyorum, ama bunu yapmana ihtiyacım var. Çünkü eğer sana çivi çakmayı öğretebilirsem belki de biraz çılgınca da gelse bütün babalık görevlerini yapabileceğim anlamına gelir.
I have evidence up here that I'll show you, Things that you need to know,
Elimde kanıtlar var ve sana bilmen gereken bazı şeyler göstereceğim.
I really appreciate it, you guys, but I'm here for whatever you need.
Gerçekten müteşekirim çocuklar. - İstediğiniz bir şey varsa yanınızdayım.
I need you to initial here, here and sign here.
Buraya parafınızı atın, buraya da imzanızı.
I need you right down here.
Sana hemen burada ihtiyacım var.
- Here's what I need you to do. - T.C., I need... open the G.P.S. Now give me your exact location.
- T.C. sana ihtiyacım G.P.S'i aç ve bana tam yerinizi söyle.
Oh, am I? You need to get out of here, both of you, now.
Burdan gitmenizi istiyorum, ikinizin de, şimdi.
I seriously need you to think, about what you're doing here.
Burada yaptığını adamakıllı düşünmeni istiyorum.
I'll be right out here If you need another size or anything.
Başka beden filan isterseniz söyleyin, kapının önünde bekliyorum.
I told you you need to keep your head down in here.
Sana burada göze batmamanı söylemiştim.
I came here to tell you something that I should have told you before. Aria, you don't need to tell me anything.
- Aria, bana bir şey anlatmana gerek yok.
- Here's what I need you to do.
- Senden bir şey yapmanı istiyorum.
I need to know that you're still here.
Hâlâ yanımda olduğunu bilmek istiyorum.
But if you need further proof, I'm sure I could find a photograph over here.
Ama başka bir kanıt istiyorsan şuradan bir fotoğraf bulabilirim sana.
Cat, you are here because I am the man that you run to when you need help.
Cat, buradasın çünkü yardıma ihtiyacın olduğunda yanına koştuğun adam benim.
Look, I'm not a cop, and I don't care about whatever scam you're running here, but I need to find Jack Fuller now.
Bak, ben bir polis değilim, ve burada kimin için çalıştığın... umurumda bile değil. Ama Jack Fuller'i bulmak zorundayım.
You know how in "Room and Bored" you'd always say, "Paulie, I need a better joke here,"
Hani "Room and Bored" da hep "Paulie daha iyi bir espri lazım." ya da...
I'll be right here if you need me.
Eğer bana ihtiyacın olursa buradayım.
Here's all I need to know about you, Darrin- - you're 19 and a male.
Şunu bilmen gerekiyor Darrin 19 yaşında bir erkeksin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]