English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ I ] / If i was you

If i was you tradutor Turco

14,277 parallel translation
- That's why I was saying if you could just approve this loan..
Ben de bu yüzden kredi onaylarsanız belki...
Roger, if this is you, when I told you I was pregnant with Lina, where were you when I told you?
Roger, bu sen isen Lina'ya hamile olduğumu sana nerede söyledim?
If you tell Mom he was here, I promise you I'm going to melt each and every single one of your dolls until they're just a giant blob of hair and arms. Do you understand?
Anneme onun burada olduğunu söylersen yemin ederim tüm oyuncaklarını dev bir saç ve kol yığını olana dek tek tek eritirim, anlıyor musun?
Well, you know, if it was me who had all them jewels..... I think I'd just sit with them..... look at them..... touch'em.
Onca mücevher bende olsaydı karşılarına geçer onlara bakar... -... ve dokunurdum.
I was wondering if you'd heard from Kristen Kringle lately.
Son zamanlarda Kristen Kringle'dan haber aldın mı diye soracaktım.
But I was wondering if you knew that this is a women's only club.
Fakat buranın sadece kadınların girebildiği bir kulüp olduğunu biliyor musun acaba?
I was just wondering if you finished writing that recommendation letter.
Tavsiye mektubunu yazıp yazmadığını merak etmiştim.
Because Holt hasn't seen Kevin in, like, months, and I was just thinking if that was me and you, it would make me really sad.
Çünkü Holt, Kevin'i aylardır görmüyor ve bizim durumumuz böyle olsaydı çok üzülürdüm.
Oh, well, I don't know if you noticed, but there was an accident in the break room yesterday.
- Fark ettiniz mi bilmiyorum ama dün dinlenme odasında bir kaza oldu.
If I was gonna kill you, I'd do it already.
Seni öldürecek olsaydım çoktan öldürmüştüm.
If I was in a woman's group, you wouldn't be like, hey, that's something I'd like to know a little more about?
Eğer ben bir kadın grubunda olsaydım sen gelip "Bu konuda daha fazla şey bilmek isterdim." demezdin.
Listen, I was wondering if, I don't know, would you be interested in maybe getting a drink sometime?
Bak, acaba, bilmiyorum, benimle bir ara bir şeyler içmek ister miydin?
- I was wondering if I was gonna bump into you guys.
Acaba size rastlar mıyım diye merak ediyordum.
If I was sick, would you look after me?
Hasta olsam, bana bakar mıydın?
You told me, if I was sick you'd help me.
Bana hastalanırsam bakacağını söylemiştin.
I mean, what would you do if your big, muscular neighbor was harassing you?
Kaslı komşun sana posta koysa sen ne yapardın?
I was gonna go get some pizza if you want to come.
Pizza almaya gideceğim, eğer gelmek istersen.
We don't know how long it's going to be until she's well enough to talk, so I was hoping, in the meantime, maybe you might like to review original case files and see if there was a link between the two girls.
Kız ile konuşmak için iyileşmesini ne kadar bekleyeceğimizi bilemedik. Bende düşündüm ki, bu süre içerisinde iki kız arasında bir bağlantı var mı diye dava dosyalarına tekrar bir bakmak istersiniz.
I asked you months ago if you understood what escrow was, and you said yes.
Size aylar önce geçişin ne olduğunu anlattığımda anladığınızı söylediniz.
Well, if you must know, I was robbed.
İlla bilmen gerekiyorsa, soyuldum.
When I was seven years old, my very first bank account was at Mesa Verde, if you can believe it.
Kevin, bir şey söyleyeyim mi, ben 7 yaşındayken ilk banka hesabım Mesa Verde'deydi.
I was wondering if, maybe, you could help me?
- Merhaba bayım. - Sizden bir yardım ricam olacaktı.
I'm guessing he showed you my picture and asked if ‭ I was in here the other night.
Tahminimce sana bir fotoğrafımı gösterdi ve önceki gece burada olup olmadığımı sordu.
Tell me, if I was to grant your request to free your husband... would you be inclined to grant me a small favor in return?
Söylesenize, kocanızı özgür bırakma isteğinizi bahşetmiş olsaydım siz de karşılığında bana küçük bir iyilik bahşetmeyi ister miydiniz?
I was then asked if you had yet learned of this converted cache.
Sonra da sizin bu mallardan haberiniz olup olmadığını soruyorlar.
Look, if you planned this whole thing... Thinking I was gonna rat out my crew...
Bak, eğer bunca şeyi sen planladıysan ekibime tuzak kuracağımı filan düşündüysen...
I was thinking if you can get the controls in English and maybe lower the price point a little bit, we could have a potentially untapped market here in America.
Biz İngilizceye çevirip, fiyatını ucuzlatabilirsek.... Amerikada yeni bir piyasa... oluşturabileceğimizi düşünüyorum.
Would it make you feel better if I was in the night club business?
Gece kulübü işine girsem daha iyi hisseder misin?
Also I was wondering if you've had a chance yet to review the Colson affidavits.
Colson ifadelerini gözden geçirecek zamanın oldu mu diye merak ediyordum.
They'd fire me if they knew I was talking to you.
Seninle konuştuğumu öğrenirlerse beni kovarlar.
If I knew I'd tell you. Like I said, I was off that night.
Bilseydim, anlatırdım ama dediğim gibi izin günümdü.
You asked me if I'd go public if it was the difference between victory and defeat.
Herkese gidecek miyim diye sordun Zafer ve yenilgi arasındaki fark olsaydı.
What if I told you this whole strategy was a shell game?
Peki ya sana.... söyleseydim Bütün bu strateji kabuk oyunu muydu?
I was wondering if I could talk to you for a minute?
Acaba biraz konuşabilir miyiz?
I'm wondering if maybe it was subconscious, if you were having doubts about his guilt from the beginning.
Belki de bilinç altınızda, sanığın suçlu olduğu konusunda şüpheleriniz vardı.
What if I find out it was you?
Ya elime sen geçersen?
You know he'd kill me if he knew I was here.
Burada olduğumu bilse kafama sıkardı, bunu gayet iyi biliyorsun.
Well, if you won't let me look at the drive, then I have to talk to Goldman about what the deceased was trying to access before he died.
Hard diske bakmama izin vermiyorsanız merhumun ölmeden önce neye ulaşmaya çalıştığını öğrenmek için Goldman'la konuşmam gerek.
If you'd listen to me, you'd hear what I was saying.
İyi dinlesen ne dediğimi anlarsın.
Listen, if I was in a different place, you would be really the kind of person that I would be lucky to go out with.
Farklı bir yerde olsaydık birlikte olmak isteyeceğim mükemmel bir insan olurdun.
Dom, do you think things would have been different for me if I came out when I was 16?
Dom... Sence eğer 16'mda eşcinselliğimi açıklasam işler daha farklı olur muydu?
Because I guess I... Because I thought that if I was gonna have a baby in my life, I honestly thought I was gonna have one with you, and I'm not going to be having one with you.
Çünkü eğer bir bebeğim olacaksa, dürüstçe düşünmüştüm ki bebeğim senden olur ve bebek senden olmayacak.
I think the problem is with you, not with public transport and I wouldn't be making this point if your tardiness was not pathological.
Bence sıkıntı sende, toplu taşımada değil. Ve geç kalman marazi olmasaydı şu an bunu belirtiyor olmazdım.
Okay, Keith, well, I don't really know why my dad's wallet would've fallen out of the pants he says he was removing if you just kissed, so I'm starting to feel like I can't really trust any of you people.
Tamam, Keith, gerçekten bilmiyorum eğer onunla sadece öpüştüysen neden babamın cüzdanı pantolonundan düştü siz insanlara gerçekten güvenmemeye başladım.
I wondered if you could tell me if he was in Miami anytime, say, around September?
Eylül civarı Miami'de miymiş, söyleyebilir misiniz?
Would I be sittin'here staring'at you two chowderheads if I was suspended?
Eger açıga alınmış olsam, siz iki salagın başında ne işim vardı?
I feel like I'd be really lonely if I was here. - Like, you're alone, right?
Burada çok yalnız hissedıyorum Sen de öylesin, degil mı?
I was wondering if you could do me a favor though?
Bana bir iyilik yapabilir misin ama?
Damn, I was just, you know, seeing if you wanted to catch a movie or something.
Of ya, belki sinemaya gideriz falan diyecektim.
Uh, I was wondering if you might like to have lunch with me today.
Bugün beraber bir öğle yemeği yemeye ne dersin?
I was hoping I could have a quick word with you, if that's okay.
Sizinle hızlıca birşeyler konuşmak istiyorum, uygunsa tabi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]